İlk görüş

518 63 22
                                    

Hoseok

Hiçbir şey olmamış gibi zorlukla gülümseyerek çocuklarla kahvaltı yaptım.Yoongi'nin işe gittiğini söyleyip onları okula bıraktıktan sonra soluğu karakolda aldım.

Aradığım ilk kişi Seokjin olmuştu.Avukatı ve Jungkook'la beraber geldiğinde beklemeye başladık.Sabah onun kelepçeli götürülüşü ve ekip aracına binmeden son bakışı aklımdan çıkmıyordu.

Ellerimi saçımdan geçirip bacağımı sallamaya başladım.Korkudan ve panikten ne yapacağımı bilemez haldeydim.

"Söz vermişti."

Seokjin elini omzuna koyduğunda ona döndüm.

"Bana söz vermişti."

"Hoseok-"

"Çocuklarımızı kaybetmeyi benim gibi o da göze alamazdı,yapmayacaktı."

Gözyaşlarım aktığında kollarımı ona sardım.Karşılık verip ellerini sırtımda birleştirdi.

"Sakin ol tamam mı?Önce ne olduğunu öğrenelim."

Kafamı omzuna yasladım.Birkaç dakika sonra rahatladığımda ondan ayrılıp gözlerimi sildim.Avukatın odadan çıktığını gördüğümde ayağa kalkıp ona yöneldim.

"Ne oldu?"

"Bay Min ifade verdi.Kanıtlar,cinayeti onun işlediğini gösteriyor."

"N-nasıl?" dedim zorlukla.

"Gece Jeong Yunho'nun evine gitmiş.Karşı komşusu Bay Min'i kapıda görmüş.Diğer komşuları da evinden çok gürültü geldiğini söylemiş.Ev dağılmış,arbede de yaşanmış.Apartmandan apar topar çıkarken karşı sokakta bulunan bir dükkanın kamerasına takılmış."

Öylece dinlediğimde devam etti.

"En önemlisi ise Jeong Yunho'nun ölümüne sebep olan bıçakta Bay Min'in parmak izleri var."

Başım döndüğünde elimi duvara yasladım.

"Hoseok."

Bir kolumu Seokjin,diğerini de Jungkook tutup beni koltuğa oturttu.Gözlerimi birkaç defa kapatıp açarak avukata baktım.

"Onu görebilir miyim?"

Bakışları kapıdan bana döndüğünde zorlukla yutkundum.

"5 dakika,lütfen."

Kafasını sallayıp ayağa kalkarak kapıda duran komiserle konuşmaya başladı.Seokjin su uzattı,alıp birkaç yudum içerek kendime gelmeye çalıştım.Kısa bir süre sonra avukat odanın kapısını açıp içeriyi işaret etti.

"Buyurun."

Kalkıp titreyen bacaklarımla kapıya yürüdüm.İçeri girdiğimde avukat çıkar çıkmaz kapıyı kapattım.Oturduğu masaya adımlarken bileklerindeki kelepçe kötü hissetmeme sebep oldu.

Karşısındaki sandalyeye oturduğumda bakışları beni buldu.

"Bebeğim-"

"Söz vermiştin."

"Sözümü tuttum."

"Onu öldürerek mi?"

"Ben öldürmedim."

"Bütün deliller seni gösteriyor."

"Biliyorum ama bir yanlışlık var."

"Neden benden özür diledin?"

"Onun evine gittiğim için.Sadece konuşup korkutacaktım ama olmadı.Bana öyle şeyler söyledi ki çocuklarımızı alacağına emin oldum.Mutfağa gidip bıçak aldım ama yapmadım."

Dear past | SopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin