0.8

53 6 51
                                    

Hayatımın aşkı:
Pişt!

Hain:
Hoşt

Hayatımın aşkı:
Pardon?

Hain:
Öyle girişe böyle cevap yavrum.

Hayatımın aşkı:
<(  ̄^ ̄)

Hain:
Tamam tamam küsme hemen
:)

Hayatımın aşkı:
Naber

Hain:
Harrika
senden gelen bildirimi gördüm
daha bir harrika oldum
Sen nasılsın gün ışığım

Hayatımın aşkı:
İyi iyi..
Şey soracaktım ben sana ya

(Hayatımın aşkı Yazıyor...)

Hain:
EVET EVET EVET

Hayatımın aşkı:
Ne evet?
Ne geçiyor yine aklından acaba?
Buldun mu model diye soracaktım.

Hain:
Aman ya
şansımı denemek istemiştim
belki kafana bir şey düşmüştür ve
bana olan aşkını fark etmişsindir diye

Hayatımın aşkı:
Min Seo'nun da sana selamı var Hana

Hain:
Üf
Aman
Her neyse...

Hayatımın Aşkı:
Eee
Ne yaptın?
Halledebildin mi?

Hain:
Hee
hallettim
Önümüzdeki haftasonu gidip göreceğim binayı

Hayatımın aşkı:
Tek başına mı?

Hain:
Evet
Kyungsoo yine nefret ediyor benden bu aralar
Annem şu ceza meselesi yüzünden ona da patladı büyük ihtimalle
Diğerlerinin de vize dönemi zaten
tıpış tıpış kendi başımın çaresine bakacağım

Hayatımın aşkı:
E bana niye sormadın?
Ben dış kapının dış mandalı mıyım Hana?

Hain:
Yavrum senin planların var ya

Hayatımın aşkı:
Planlarım mı varmış benim?

Hain:
Baekhyun...
Cidden ilişki insanı değilsin bunu biliyor muydun?

Hayatımın aşkı:
눈_눈

Hain:
Geçen gün oturuken konuştunuz ya Min Seo ile
şenlik mi ne varmış

Hayatımın aşkı:
Has siktir!

Hain:
Yine unuttun değil mi?
Aferin gerizekalı.

Hayatımın aşkı:
Bilet almadım
ne bok yiyeceğim

Hain:
Biletle mi giriliyor ki?

Hayatımın aşkı:
Evet
Bu sefer kesin benden ayrılacak

Hain:
Saçmalama
Senden bu yüzden ayrılacak olsa
3668686 defa ayrılmıştı
Sabırlı kız vallahi helal olsun

Hayatımın aşkı:
Sağol ya

Hain:
Yani şimdi mükemmel bir erkek arkadaş olduğun söylenemez

Hayatımın aşkı:
Yardımcı olmuyorsun Hana!

Hain:
Bağırma be bana
Sen yedin bokları
sinirini niye benden çıkarıyorsun

Hayatımın aşkı:
Sinirimi çıkartmıyordum...

Hain:
Her neyse
Özel bir şey miydi bu festival mi her ne haltsa sizin için

Hayatımın aşkı:
Görmek istediği bir grup vardı
onlar geliyormuş.
Bir de geçen sefer ekmek zorunda kalmıştım
Onun telafisiydi...

Hain:
Bilet bulamazsan sıçtın yani

Hayatımın aşkı:
:((((

Hain:
Kız nasıl da heyecanlıydı
yazık oldu

Hayatımın aşkı:
İmdat
:((((((((((((((((((

Hain:
Kolay gelsin canım sana
ben gideyim de
terk edilişinin keyfini çıkartmak için mısır patlatayım
Çünkü bu sefer seni kimse kurtaramaz
(Görüldü)

"Haneul kalk."

"Noluyor be!"

Çok uzun zamandır yatar pozisyonda kaldığımdan dengemi toparlayamayıp kıçımın üzerine yapıştım ama şu an çektiğim acıdan daha önemli problemlerimiz vardı.

"Bilet bulmamız lazım."

"Ne bileti?"

"Hani sana bahsetmiştim ya Baekhyun manitasını şenliğe mi ne götürecekmiş diye. Ona bilet bulmamız lazım."

Yattığı yerden kalkmadan gözlerini devirdi. Ne düşündüğünü bildiğimden benimle birlikte yere düşen yastıklardan birini ona fırlattım.
"Sapık mıyım ben Hanuel onları takip edeyim? O yüzden değil herhalde."

"Yani senden tam da beklenecek bir şey bu. Şu haline baksana."

"Ne varmış benim halimde?"

Belime yerleştirdiğim ellerime sonra da çikolatalı süt bulaştırdığım büyük beyaz tişörtüne baktı. Tamam, bu biraz utanç vericiydi. Az önceki özgüvenim hafiften beni terk edip yerlere damlarken ayağımla tekrar dürttüm sevgili en yakın arkadaşımı. "Ya hadi yaa! İşe koyulmamız gerekiyor."

"Sen koyulabilirsin vallahi. Ben kıçımı kaldırıp şuradan şuraya gitmem."

Bıkkınlıkla yanına çöktüm. Şüpheli gözleri ne yapmaya çalıştığıma şöyle bir baksa da aksiyonda bulunmadım. Sadece alt dudağımı sarkıtıp içimdeki endişeleri dile getirdim: "Eğer bilet bulamazsa ayrılacaklarını söyledi."

"E yani? Bu senin için iyi bir şey değil mi?"

"Pek öyle sayılmaz."

"O ne demek ya? Amacın ne senin bakayım?"

Nihayet dikkatini çekebilmiş olmalıyım ki doğruldu. Yüzündeki ifade şüpheden kafa karışıklığına dönerken gülümsedim. "Yani şimdi ikisi ayrılsalar bu Baekhyun'un sorumsuzluğu yüzünden olacak. Sevgisi bittiği için değil. Bu da demek oluyor ki çok üzülecek. Bir sürü bir sürü aşk acısı çekecek. Ne gerek var şimdi bunlara?"

"Sen katıksız salaksın biliyorsun değil mi?"

"Aşk olsun insan biricik arkadaşına öyle şeyler söyler mi?"

"Yani sadece o üzülmesin diye mi bu tantana?"

"Tabi ki hayır. Hepsi senin için."
Ben daha fazla sırıtırken onun kaşları çatıldı.

"Ne?"

"Şimdi benim pofidiğim üzülürse ben de üzülürüm biliyorsun ki. Peki ben üzülürsem ne olur? Kimin başına bela olurum?"

"Kalk kalk kalk!"

Apar topar banyoya giren arkadaşımın arkasından kıkırdadım.
Beni tanıyor oluşu ne tatlıydı değil mi?

A Funny Story |Byun BaekhyunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin