3

420 50 24
                                    

Pov Minho

Kahretsin. Sokakta ki insanlara çarpmamaya çalışarak hızlıca koşuyordum. İlk günden okula geç kalmıştım.

En büyük sorun sınıf hocamızın okuldaki en nefret edilen hoca olmasıyla ün salmış olup derslere geç kalanlara en saçma sapan cezaları vermesiydi. Sabah sabah kimse tribini dinlemek istemezdi.

Okula vardığımda bahçe bomboştu. Şansıma sınıfımız en üst kattaydı. Sınıf kapısına vardığımda kanter içinde kalmıştım.

Saate baktım. Dersin bitmesine 10 dakika kalmıştı. 10 dakika için girmeye değmezdi. Sınıfa girmek yerine lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım.

Teneffüs zili çaldığında öğretmenin gittiğinden emin olup sınıfa girdim. İçeri girmemle kafama şişenin fırlatılması bir oldu.
- KIM ATTI SUNU

Sınıftakiler benden korktuğundan hemen susup kenara çekildiler. Birkaç kişi Hyunjin i işaret etti.
-Ben attım lan nolmuş?

Hyunjin oturduğu yerden kalkıp bana doğru ilerledi. Eğilip yerden şişeyi alıp çöpe attı.
-Okulu bırakacağını sanıyordum Lee. Niye geldin?
- Sabah sabah sana hesap vermiyeceğim.

Onu kenarı itip sırama ilerledim.
Hyunjin ve ben okulun en korkulan zorbalarındandık. Birsüre öncesine kadar yakın arkadaştık ki Hyunjin içine etti. Şimdide birbirimizi görmeye tahammül bile edemiyoruz.

Sırama geldiğimde şaşırdım. Herzaman boş olan yan sıramda biri oturuyordu. Daha önce onu görmemiştim. Kahretmesin koca bir sene bununla mı oturacaktım.

Çantamı yere atıp oturdum ve kafamı sıraya koydum. Şuan birileriyle uğraşmak için fazla yorgundum.

Öğle arasına kadar hiç kalkmadan uyudum. Öğle zili çaldığında acıktığımı hissedip yanımda ne olduğuna baktım.

Yetimhanede kaldığımdan bize haftalık verdikleri çok az harçlıkla öğle yemeğimizi ve diğer kırtasiye elbise gibi ihtiyaçlarımızı karşılıyorduk. Yetimhanenin bize uyumak için yer vermekten başka bir faydası olmuyordu.

Yanımda çok az para vardı. Haftalık harçlığımın büyük kısmını bu sabah oda arkadaşım joohon a vermiştim. Dün gece yurda geç geldiği için ceza olarak ona harçlık vermemişlerdi.

Paramı ilk günden harcamamaya karar verip tekrar sıranın üstüne kafamı koydum. Tam o sırada birisi sınıfın kapısını sertçe açıp bağırmays başladı.
-LEE MİNHO BURDAMI?
Anlaşılan bugün bana rahat yoktu.
Kafamı kaldırıp kim olduğuna baktım. Gelen kişi 12. sıflardan Taehon du. Gözleri öfkeyle dolmuştu. Esneyerek cevapladım
-He buradayım nolmuş.

Taehon hızlı adımlarla üstüme gelip bana tam yumruk atacakken ani refleksle oturduğum yerden kalkıp yumruğunu havada yakaladım ve bileğini iyice kavrayıp ters döndürerek geri ittim. Taehon hemen kendini toparlayıp yine bağırmaya başladı.
-SEN KİM OLUYORSUNDA MİJİN E YÜRÜYORSUN LAN.

Gömleğimi düzeltirken alaycı bir ses tonuyla cevapladım.
-Ha şu mesele. Üzgünüm ama bana ilk yürüyen oydu. Sevgilin seni aldatıyor dostum. Bu konuyu benle değil onunla görüşmelisin.

Sakince sırama geri oturdum ki Taehon yine yerinde durmadı. Yakamdan tutup duvara yasladı
-Ne dedin sen?
- Ne demişim
-Dalga geçme benimle
-O pis ellerini çek üzerimden
-Tam bir oros..
Sözlerini bitiremeden suratına bir yumruk geçirmemle Taehon kendini 2 metre ötede buldu. Yavaşça yanına gidip eğildim.
Yere düşen kalemimi alıp sırama geri döndüm.
Tam o sırada nöbetçi öğretmen geldi ve Taehonu sınıftan aldı.

Ondan sonra yine uyudum. Uyandığımda herkes gitmişti. Allahın cezaları beni uyandırmadan gitmişlerdi. Çantamı alıp okuldan çıktım.



Bu bölüm çok saçma oldu🤦‍♀️
4. Bölüm gün içerisinde gelicek
Kendinize iyi bakın😘😘😘

Özür DilerimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin