Uchiha Naruto: Bilge

Bölüm 15

Sandaime Tsuchikage masasının arkasında oturmuş bazı köy meseleleriyle ilgileniyordu. Gece yatmadan önce halletmesi gereken önemli meseleler vardı. Zaten geceydi ama işi bitirmesi gerekiyordu.

Öyle olsaydı, onu bekleyen işi bulurdu t-.

Bir haberci ofise daldığında, "Tsuchikage-sama!" haberci elinde bir rapor tutarak bağırdı. Sanki saatlerdir dinlenmeden koşmuş gibi nefes nefese kalmıştı.

"Bu nedir?" Ohnoki sabırsızlıkla sordu.

"Dünya ülke sınırlarındaki devriye muhafızlarından bir rapor aldım. Uchiha Naruto bir hafta önce ülkeye girerken görüldü, aynı gün ayrıldı."

Bu, Ohnoki'nin tüm dikkatini çekti, "O raporu bana ver" dedi. Haberci aceleyle ona raporu verdi. Baştan sona okudu ve kendine tek bir soru sordu; Burada ne yapıyordu?

"Bu olay olduğunda neden bana haber verilmedi?" Ohnoki yaşlı yüzünde sert bir ifadeyle sordu.

"Bilmiyorum Tsuchikage-sama, raporu daha bugün aldım."

"ANBU!" dört maskeli adam Tsuchikage'nin önüne çıktı. Ohnoki raporu lidere verdi.

"Bu raporu okuyun ve adamın genel olarak görüldüğü yere gidin. Ne yaptığını öğrenin!"

"Hai, Tsuchikage-sama."

Konoha

Yapraklarda Saklı Köy'ün ahşap duvarlarında bolca huzur ve sükunet vardı. Köyün içinde zaman zaman çöken onca bela ve kaosa rağmen, yine de bir şekilde iki ayağıyla ayakta kalmayı başardı. Bazen kafasını kaybedebilir, ancak her zaman köyü doğru yola sokacak yeni bir tane bulurlar.

Fırtınanın sakinlikten önce geldiğini söylerler. Bununla birlikte, insanlar genellikle her şeyin normal düzeninin değişmesini isterler. Eğer öyleyse, o zaman sakinlik bir fırtınaya değil, hayatın her zaman geniş tabaklarda sunduğu kayıp ve acı çekmeden uzun bir saf mutluluğa yol açardı.

Belki de insanlar farklı şeyler dileselerdi, o zaman işler farklı olurdu. Ancak çoğu zaman dilekler ve bu tür düşünceler anlamsız çıkıyor.

Bu huzur nedeniyle kapıdaki nöbetçiler rahatlıyordu. Huzurlu zamanlarda insan daima barışçıl düşünceler düşünür. Davetsiz misafirlerin düşünceleri düşüktür.

"Köye daha önce geldin mi?" diye sordu Naruto, Konoha'nın büyük kapıları görüş alanına girince. Yanında yürüyen kızıl saçlı kadına soruyordu.

"Hayır," diye kısa bir cevap verdi. "Orochimaru ile yaptığım tek şey, üslerinde dolaşmak, bazı deneyler yapmak ve başka şeyler yapmaktı," dedi sessizce.

"Demek Orochimaru seni özel çakranın ve bir çeşit bilim adamı olduğun gerçeği için işe aldı," bu bir soru değil, bir ifadeydi. "Annem buraya geldiğinde bazıları kızıl saçlarıyla dalga geçmişti... Ama senin için de böyle olacağından şüpheliyim. Ayrıca seni takip eden birkaç ANBU bulabilirsin. Bunun dışında seni endişelendirecek bir şey yok."

Karin, Naruto'ya baktı. Köye gelmekten rahatsız olduğunu bildiği için mi onu rahatlatmaya çalışıyordu? Endişelerini hafifletmek için mi söylüyordu?

Naruto, kız hala düşüncelerindeyken tekrar konuştu. "Tıbbi ninjutsuya aşina mısın?"

"Evet, ama bunda o kadar iyi değilim. İyileşmem için birinin beni ısırmasına izin verdim," diye yanıtladı Karin. Vücudunun çoğu ısırık izleriyle kaplıydı. Özel çakrası neredeyse her yarayı iyileştirebiliyordu. Tek yapması gereken onu ısırmaktı.

"Bunu bana zaten söyledin," dedi Naruto. "Madem burada yaşayacaksın, yapacak bir iş bulsan iyi olur diye düşündüm. Artık deney ve araştırma yapmayacaksın. Bununla birlikte, burası sıkıcı olabilir."