€~ konu : Bakugo nun kucağına oturmak
$~ kelime sayısı :1165
~Erkek arkadaşın Bakugo şehirde devriye gezmekten eve erken döneli en az bir saat oldu , belki daha da uzun. Bilmiyorsun, bu kadar azgın olmak zamanı takip etmeyi biraz zorlaştırıyor.
Şu anda gömleksiz kahramanınızın kalçasında zıplıyorsunuz, o ise birkaç parça evrak dolduruyor, ağırlığınızın altında kaslar esniyor. Kanepede hareket ederken sizi sabit tutmak için çıplak bir kolunu belinize dolamış ve önündeki sehpadan başka bir kağıt almak için öne doğru eğildiği her seferinde sırtınızda sert bir şekilde kendini gösterdiğini hissedebiliyorsunuz. Sen.
Adamınızın yorucu işinden birkaç saat önce dönmesini dört gözle bekliyordunuz, çünkü bu temizlik, yemek pişirme ve diğer şeyleri tek başına yapmaktan çok daha kolay hale getiriyor. Yine de, bugün o eve gelmeden önce günlük işlerinizi halletmiş olmanıza rağmen, sırf o bu sabah gittiğinden beri dayanılmaz bir şekilde uyarılmış olmanızdan dolayı. Zaten onun düşüncesine iki kez boşalmıştın ama açıkça, yapabileceğin hiçbir şey yeterince iyi değil.
Şu anda nasıl hissettiğini söyleyebileceğinden eminsin! Eve sadece bir gömlek ve külotla geldiğinde sırıtışını saklamaya çalıştığını kesinlikle gördün!
Yüzüne bakmadan çalışmaktan yorulduğunu görebiliyorsunuz, ara sıra dudaklarından çıkan iç çekişler onu ele veriyor. Ayrıca iş kıyafetlerini çıkarmayı da asla bitirmedi.
"Bitti mi?" Yavaşça dışarı çıkıyorsun, kendini yeniden konumlandırmak için kahraman kostümünün alt kısmında kıpırdanıyorsun ve istemeden klitorisini bacağına dürtüyorsun, ani zevk ürpertisi seni aceleyle iniltilerini zorla koklamayla örtmene neden oluyor.
Bakugo içini çekerek senin çocukça sızlanmana cevap verir, "Sadece bu sonuncuyu doldurmalıyım... ve sonra şuna benim imzamı atmalıyım, sanırım."
"Bu bekleyemez mi?"
Evet, bunun oldukça bencilce olduğunu biliyorsun. Konsantre olmasına izin vermelisin, ama...!
Sıcak omzuna yaslanırsın, başın boyun girintisine mükemmel bir şekilde oturur. Yukarı baktığınızda, yan profiline ve okuma gözlüğünün burnunun üzerinde durmasına hayran kalırsınız. Her zaman onlar üzerindeyken seksi göründüğünü düşünürdün. Belki sana doğru gelirken dağınık saçlarını geriye itmesi için onları kafasına koyardı... Ya da belki lenslerin her tarafına fışkıran suların çok fazla oluncaya ve yapamamasına kadar onları takmaya devam ederdi. açıkça görüyor musun?
Vay canına, kendine iyilik yapmıyorsun.
Buharlı düşünceler vücut ısınızın yükselmesine, sesinizin titremesine neden oluyor, "Hadi ama, eve neredeyse hiç bu kadar erken gelmiyorsunuz. Burada benimle olmadığınızda, ev işi yaptıktan sonra burada tek başıma oturmadığınızda hep yalnız kalıyorum. falan filan..."
Evde yapayalnız, saatlerce ne yapacağını bilemez halde olduğun canlı düşüncesi, erkek arkadaşının kalbini çalıyor ve neredeyse ona acı veriyor. Bakugo yavaşça gevşer ve etrafınızdaki kolun gevşek bir şekilde kalçalarınızın üzerine inmesine izin verir. Hâlâ yan profiline bakarken, dinlediğini göstermek için başını size doğru çevirdiğinde, sevimli gülümsemeniz çevresel görüşünü süslüyor.
Tükenmez kalem hâlâ elinde ama kağıt üzerinde değil, gözlerini kapatıyor ve çirkin kokunu içine çekebilmek için alnını saçlarına bastırıyor. Düşünüyor. Davranışıyla üzerinize bir gurur dalgası yayılır, onu kahramanlık işinden vazgeçirmeyi yalnızca siz başarabilirsiniz .
