JK uyandığında etrafında kimseyi göremedi, saate baktı 12'ye geliyordu, normalde asla bu kadar geç uyanmazdı, daha doğrusu hiç uyuyamazdı, 2 yıllık düzenli ilişkiden çıkınca sürekli yalnızlık hissetmeye başlamış, geceleri ağlamaktan uyuyamıştı, sürekli pratik yapıyor, yorgunluktan bayılıyordu yoksa insomnia'ya yakalanacaktı. Sessizce ayağa kalktı mis gibi kokular burnuna geldi, o yöne doğru yürümeye başladı, gördügü manzara dünyanin en güzel manzarasıydı, Taehyung onun için kahvaltı hazırlıyordu, vücut hatları ince şeyler giydiğinden iyice belirginleşmişti, sacları permalıydı, koyu tenli olmasına rağmen sarı saç ona çok yakışmıştı, elleri çok zarifti, dünya üzerinde o kadar zarif hareket eden biri yoktu sanki. Tek eliyle yumurta kırabiliyordu, havaya fırlattığı yumurtatı geri yakalayınca hafif gülümsedi, dünyanın en güzel sesiydi gülüşü, binlerce mısralık şiir yazılabilirdi, hangi bülbül bu sese sahipti, hangi gül bahar gelince bu kadar güzel açardı. JK onun ince bileklerine, ayakkabının arkasına basmış ayaklarına, şort giydiği için gözüken bacaklarına, tam sevilesi yanaklarına, geniş omuzlarına, kol kaslarına bakarken dalıp gitmişti. Aklına Mingyu geldi ve yaşadıgı anın büyüsü tamamen gitti. Mingyu bile onu aldattıysa kime güvenebilirdi, kendini sevilmeye layık görmedi bi an, gözleri dolsa da ağlamamak için havaya baktı. Tam yüzüne indirince taehyung ile göz göze geldi.
Tae: Günaydın, iyi uyuyabildin mi? Başın ağrıyor mu? Sana kahve yaptım biraz acı ama bizi anca ayıltır öyle değil mi (gülümser)?
JK: günaydın taehyung hyung çok teşekkür ederim kahve için, ayrıca kahveyi sert severimm
Tae: ben aslında kahveyi hiç sevmem, acısını hiç içemem ama akşam üstü danışmam var mecburum ayılmaya
JK: Aa psikolog musunuz
Tae : evet şaşırmışsın gibi
JK: Nasıl şaşırmam, model gibi gözüküyorsunuz ve müzikle ilgilendiğinizi düşündüm
Tae : Sanırım bu iltifattı, teşekkür ederim, evet insanlar model olduğumu düşünüyor, babam sayesinde birkaç çekim yaptım ama inan istemeyerek, benlik değil ben insanlarla iç içe olmayı, onlara yardım etmeyi seviyorum, gösterişten uzak durmaya çalışırım, doğayı çok severim, her şey nasıl onda saf halindeyse ben de saf halimle insanların karşısına çıkarım, maske takmaktan hoşlanmam. Tabi benim de gölge taraflarım var kendimi kabullenmeye, her özelliğimi fark etmeye ve' ben' i 'keşfetmeye çalışıyorum.
JK: Anladım beni şaşırtmaya devam ediyorsunuz sizi daha çok tanımak isterim doğrusu hyung :)
Tae: Bana hyung demene hiç gerek yok inan ne zaman hazır hissedersen bana ismimle seslen jungkook:) nasıl olsa uzun süre görüşeceğiz (diyerek göz kırptı) :)
JK tamam hyung dedi, sonra eliyle ağzını kapatıp gülümsedi. Biliyordu taehyung ona kardeş gibi yaklaşıyordu ama o yine de çok sevinmişti.
JK: uzun süre derken?Tae: Aa sana söylemedim, namjoon hani bahsetmişti ya dün şarkısından senin söylemeni istemişti hatta yoongi aranjesini yapacaktı, babamla gitmeden görüştüler babam kabul etti, stüdyoya giriyorsunuz yakında.
Çoktan kahvaltıya oturmuşlar bir şeyler atıştırıyorlardı JK bunları duyunca boğazına kaçan parça yüzünden 10 dakika öksürdü, kendine gelemedi, kendine gelince mutfakta kollarını açarak koşturmaya başladı. Zıplıyor, takla atıyor, kahkaha atıyordu, sonra aniden durdu, yine an'ın gerçekliğinden emin olmalıydı. Taehyung'a yaklaştı ve yanaklarına dokundu, gerçekti, pürüzsüzdü teni ve ona gülümsüyordu,. Bir anda taehyung'u belinden kaldırdı ve havada döndürmeye başladı. taehyung küçük yumruklarla JK'e arada vuruyor, başım döndü diyordu ama onu duyan yoktu bir süre sonra taehyung başını onun omzuna gömdü, çok mutluydu ama yine de başı dönüyordu, kusmaktan korktu. Sonunda JK onu yere indirdi ve taehyung'un yanağına bir öpücük kondurdu. Neden yaptığını o da bilmiyordu. Tanrım onu Mingyu'num yerine filan koyamazdı evet o hayalleri Mingyuyla hep yaşamak istemişti şimdi sanki karşısında sanki o vardı ama yine de yapamazdı. Karşısındaki adamı daha tanımıyordu. Ne ara böyle samimi olmuşlardı, adam belki homofobikti. Kendisi daha öğrenciydi, o ise bir psikologtu ve zengindi. Neden kendine engel olamıyordu, aniden geri çekildi, suratı düştü, taehyung'dan özür diledi, gitmek istedi. Ama taehyung onu bırakmadı yanında kalmasını istedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rengârenk
RomanceHerkese merhaba arkadaşlar 👋🙋 Bu benim ilk hikayem, umarım beni desteklersiniz ☺☺ Bu hikaye de taekook'u oldukça soft ve yetişkin görecegiz, kaostan uzak olacak, onların hayallerine ulaşmalarına ve birbirlerinin sevgisiyle nasıl iyileştikerine şa...