Bölüm 4

274 20 50
                                    

Öncelikle uyarmak istiyorum biraz karanlık bir bölüm oldu, rahatsız edici kısımlar içeriyor lütfen ona göre okuyun

------------

Gwen'den

Açık pencereden gelen soğuk tenime çarpıyordu, gözlerimi hafifçe araladım. Bahçeden gelen klasik müzik sesini daha iyi duydum. Gözlerimi ovuşturup ne olduğuna bakmak için pencerenin önüne geçtim. Karanlıkta annemin figürünü zor tanıdım, bir tuvalin başında oturmuş bembeyaz sayfaya bakıyordu. Onu izlemeye devam ettim, hiç kıpırdamıyordu

Ta ki sinirle tuvali yere devirene kadar

O kadar ani hareket etti ki bir anda geriye sıçradım. Üzerime hızlıca bir ceket giyip koşarak aşağı indim

"Anne ne oldu?!"

Bahçe kapısının önünde durdum, bana döndü. Göz makyajı yanaklarına akmıştı, saçları dağılmış, kıyafeti toz içinde kalmıştı. Onu ilk defa bu kadar kötü bir halde görüyordum

"Hiçbir şey" kısık ve soğuk bir sesle cevap verdi "Resim yapmak istedim, ayın altında çizmeyi hep çok severdim"

Ani bir şekilde başını kaldırıp nefretle bana baktı, parmağıyla beni işaret etti

"Senin yüzünden artık yapamıyorum"

"Anne-"

"Sen doğduğundan beri..." Dizlerinin üzerinden kalkıp bana doğru birkaç adım attı. Biraz gerilemeye başladım "Sen doğduğundan beri kendim olamadım ben!"

"Anne beni korkutuyorsun"

"Hayır! Kes sesini!"

Dudaklarımı birbirine bastırdım, gözlerim yaşlarla doldu ama ağlamamak için kendimi zorladım.

"Kes sesini!" diye tekrarladı. Eline saksının içindeki bıçağı alıp bana doğrulttu

Yerinde duruyor olsa bile kalbim daha hızlı atmaya başlamıştı. Belki de kaçmam gerekiyordu ama onu böyle bırakamazdım... Görmek istediği son kişi olsam bile

İkimizde donmuş gibi hareket etmeden birbirimize bakıyorduk. Elindeki bıçağı hiç indirmedi, yüzündeki tiksinmiş nefret dolu ifadesi bana ölmüş olmayı diletiyordu.

"Addison!"

Arkamdan babamın anneme bağırdığını duydum. Hızlıca annemin üzerine doğru koşup bıçağı elinden aldığında uzun süredir su altında kalmışım gibi tuttuğum nefesimi bıraktım.

Annem şoktaymış gibi hareketsiz babamın dokunuşuna teslim olmuştu. Babam bıçağı yere atıp anneme sıkıca sarılmıştı

"Geçti... Geçti"

Beni de diğer koluyla kendine çekip sarıldı. Başımdan öptü ve beni de sakinleştirmeye çalıştı

"Geçti"

Nefes nefese uyandım ve yatakta doğruldum. Hala o kabusun içindeymiş gibi hissediyordum. Ama bu sadece kötü bir rüya değildi. Altı yıl önce olanlar hala aklımdan çıkmıyordu.

Yanağımdaki gözyaşlarını silip telefonu elime aldım. Alarmın çalmasına hala saatler vardı. Rehberimi açıp son aramalara baktım

Hayır hayır yapmamam gerekiyor

Andy'nin isminin üzerinde durdum ve mesajlara girdim

Uyanık mısın?

Tabiki de cevap gelmeyecekti. Hiç yazmamalıydım muhtemelen çoktan uyumuştur

Evet. Sen iyi misin?

Young and Beautiful | Andy Barber | Türkçe +18 / ASKIYA ALINDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin