Day 1

7 2 0
                                    

Bu gün üniversitenin son günü. Hâlâ inanmakta zorluk çekiyorum. Ne çabuk geçti 4 yıl.?
Bazen iyiydi, bazen kötü. Şimdi üniversiteni bitirdiğim için bir tuhaf hiss ediyorum, amma aslında üniversiteyi bitirdiğim için de çok mutluyum. Sonunda 5 yıl önce hayalini kurduğum ülkeye gide bilicektim. Ve hayalimi yakın arkadaşım Nora ile gerçekleştire bilecektim. Artık saat 07:40 hemen üniversiteye gitmeliyim. Nede olsa son günüm. Üniversite evimden 2 sokok aşağıda yerleşiyor. Bu yüzden otobüsle değil, yürüyerek gitmeye karar verdim. Sanırım en büyük şeyi unutdum. Sizi kendimle tanıştırmayı... Ben Laura Glory. Biraz deli dolu olsam bile çok sevilen biriyim. Sonunda üniversiteye yaklaştım. Gerçekten çocuklarımız çok güzel gözüküyor, tabiî ki bende.
Bahçeye geçtim ve çocuklarla görüştüm, sonra hep birlikte sınıfa geçip sıralarımız da oturduk. Çok geçmedi ki, öğretmenlerimiz içeri geldi, hepimizi tebrik edib ve bundan sonra ki hayatımızda başarılar dilediler. Birlikte birkaç fotoğraf çektirib, biraz sohbet etdik. Şimdi ise en sevdiğim kısım parti zamanı. Parti küçük bir kulüpte olucaktı. Kulüpün nasıl göründüğünü çok merak ediyordum. Nede olsa kulüpe ilk gidişim. Şimdi ise taksilerin gelmesini bekliyoruz. Yaklaşık 5 dakika sonra taksiler geldi. Herkes taksiye bindi ve ben de sıra arkadaşım Julia ile birlikte arka koltuğa geçtim. Ön sıra da ise John oturuyordu. John aslında biraz tuhaf birisi. Hep bir gıcıklık peşinde. Ama yinede iyi bir çocuktur. Julia ise tam bir güzellik abidesi. Kulüpe varmamıza daha 20 dakika falan vardı. Ve o 20 dakika boyunca Julia ve John ile birlikte bundan sonra nasıl bir hayat yaşayacağımızı konuştuk. İlk önce Julia anlatmaya başladı. Julia bundan sonra ki hayatında en sevdiği işi yapmayı planlıyordu. En sevdiği işse küçük bir pastane işletmekdi. Tabiî bunu söyleyince ben ve John gülmeye başladık. John Julia'ya şöyle söyledi:
John - Ne küçük bir pastane mi?
Pastane açmak fikrin vardıysa neden avukatlık okudun?
Aptal mısın sen? söyledi.
Aslında ilk başta bende John gibi düşünüyordum. Ama sonra aynı şeyin benim içinde geçerli olduğu aklıma geldi. Ve daha sonra bu düşünceden kurtuldum. Tabiî ki, Julia asla altda kalmaz. Ve Johna sinirli bir şekilde şöyle dedi:
Julia - Sen bana mı aptal dedin?
Asıl aptal sensin. Daha avukatlığın ne olduğunu bile bilmeden avukatlığı bitirdin. Bundan sonra nasıl bir hayat yaşayacağını bile bilmiyorsun. Senin adına çok üzülüyorum gerçekten.
Ve John komik bir şekilde...
Tabiî ki de bundan sonraki hayatımda ne yapacağımı biliyorum dedi. Julia ve ben gerçekten çok şaşırdık. Ben dayanamayıp Johna ne yapacaksın diye sordum. John yine komik bir şekilde...
John - Tabiî ki kendimi zengin bir kıza aşık etdirib onunla evlenicem, söyledi.
Bunu söyledikten sonra hep birlikte gülmeye başladık...
Ve sıranın bana geldiğini anladım. John bana bundan sonra ki hayatımda ne yapacağımı sordu. Bense ciddi bir şekilde şöyle söyledim.
Laura - Ne yapıcam mı?
Laura - Ne yani bilmiyor musun?
Laura - Tabiî ki de mafia karısı olucam..
Ikiside ciddi olduğumu sanmıştılar ve bana çok garip bakıyordular. Ikisininde yüz ifadesini gördükten sonra dayanamayıp gülmeye başladım. Sonun da onlarda şaka yaptığımı anlayıp gülmeye başladılar...
Ve nihayet kulüpe vardık. Kulüp dışarıdan kötü görünüyordu. Içerisininde kötü göründüğünü düşündüm. Ama yinede hiç bir şey söylemedim. Hep birlikte içeri geçtik. Kulüpün içerisini gördükten sonra gözlerime inanamadım. Nasıl olurda dışarısı kötü, içerisi bu kadar harika görüne bilirdi ki? Her yer farklı renkte ışıklarla dizayn edilmişti. Ve duvarları estetik bir dizayna sahibdi. Çocuklar hadi hep beraber masamıza geçelim, söylediler. Önceden masaya yemekler gelmişti. Yemekler çok güzel görünüyordu. O kadar acıkmıştım ki çok fazla dayanamadım. Tam çatalı yemeğe yaklaştırıyordum ki, Julia yememe engel oldu. Ayağa kalkıp hadi bu günün şerefine birer kadeh kaldıralım söyledi. Ve hep beraber kadeh kaldırdık. Her kes içkisini içti ama ben içmedim. Daha önce hiç içki içmemiştim ve içersem hemen sarhoş olacağımı düşünüyordum. Julia ısrarla bana bir kadeh içtirdi. Iyy gerçekten tadı bok gibi idi. Yemeğimizi bitirdikden sonra dansa kalktık. Söylemem gerek ki müzikleri çok güzeldi. Diğerleri hep dans etmek için dans ediyordu. Oysa ben müziğin ritmini vücudumda hiss ederek dans ediyordum. O kadar dans ettik ki saatin geç olduğunu bile fark ede bilmedik. Sonunda kulüpden çıka bilmiştik. Çocuklar taksi ayarladı. Her kes taksiye binib evlerine gitti. Bense Juliada kalacağım için Julia ile birlikte gittim. Sonunda eve vara bilmiştik. Hemen odaya çıkıp üzerimizi değiştirdik. Ve birlikte yatağa geçdik, o kadar yorgunduk ki yatağa geçer geçmez uyuya kaldık.

After 5 yearsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin