"Sıfırlarla oluşan bu dünyada,benim tek birim başlangıcım benim biriciğim sevgilim."
Soğuk havayı ciğerlerime çektim,
bir ateş gibi yaktı içimi bu nefes alışım. İlk defa nefes aldığımı hissettim o an. Yanımda oturan Jisunga baktım, üşüyordu ama mutluydu. Çünkü yanında ben vardım. Bir insanın yanında sevdiği biri olursa, ne olursa olsun mutlu olurdu. Değil mi?
"Şu ana kadar kaç kişiye aşık oldun Jisung?"diye sordum.
Sebepsizce merak ettim.
"1 kişiye aşık oldum, o da aynada gördüğün adam. Sevgili yazarım."
dedi mutlu bir sesle.
Gülümsedim, gülümsedi.
"Peki siz kaç kişiye aşık oldunuz sevgili yazarım?"
"1," dedim ve gözlerimi Jisungun gözlerine kilitledim. "O da , tam yanımda duran, sıfırlarla dolu olan bu dünyada benim biriciğim olan Han Jisung"
...
"Jeongin ve Changbin, siz burda kalırsınız. Ben salonda yatarım."
dedi Felix.
"Olur mu öyle şey? Biz misafiriz koltukta yatarız. Değil mi Changbin?"
"Aynen, senide odandan etmeyelim." dedi Changbin.
"Saçmalamayın isterseniz? Benim odamda kalacaksınız. Bu arada çok güzel brownie yaparım, size de yapayım hemen."
Changbin ve Jeongin ikilisini Felixin bu tatlı haline gülmeden edememişti.
...
"Jisung! Yüzümüze bakım için salatalık koymakta nereden çıktı? Çok komik görünüyoruz!" dedi sitem eder gibi çıkan sesi ile Minho.
İkili Jisungun yoğun ısrarı üzerine, Jisungun evine gelmişti.
"Öyle deme cilde iyi geliyor. Hey! Sana onları suratına koy diye verdim. Yemesene Minho!" dedi Jisung salatalıkları Minhodan kurtarmaya çalışırken.
"Hmm, leziz."
"Gıcıksın Minho!"
"Hem ben sana bir şey soracağım," deyip oturur pozisyona geçti Minho.
"Ben senin hakkında bir kitap yazmayı düşünüyorum, tabii ki sende istersen." dedi Minho.
"Ciddi misin! İzin veriyorum tabii ki!" diyip Minhoya sardı kollarını Jisung. Bu haber onu çok özel hissettirmişti.
"Seni seviyorum Jisung."
"Ben daha çok sevgili yazarım."
...
"Hoşgeldin Changbin! Sende hoşgeldin Jeongin!" dedi Minho ikiliye sarılarak.
"Hoşbulduk, nasılsın?" dedi Changbin hasret gidermek için.
"Abim son günlerde çok iyi," diyip göz kırptı Felix. Bunun altında derin bir anlam vardı.
"Ah, öyle mi? Biri mi var hayatında yoksa?" dedi Jeongin.
