Beden dersinden sonra bir daha onunla karşılaşmamıştık, resmen kız yer yarılmışta dibine girmişti.
Ya da sınıftan çıkmamıştı.
Yinede sıkışta da görememek içime tuhaf bir sıkıntı bırakırken ne yapacağımı bilemeyerek öylece evime doğru ilerliyordum.
Bu kız fena halde devrelerimi bozmuştu.
İsmini bile bilmediğim bir kıza böyle duygular beslemek ne kadar doğruydu orası muamma.
Her zaman olduğu gibi bir elim cebimde bir elim çantamın kolundayken önüme gelen taşları tekmeleyerek yanaklarımı şişiriyordum.
Kulağımdaki pembe kulaklıklar bir zaman sonra kulağımdan çıkarak boynuma asılı halde durmuş, bende tekrar takmak için uğramamıştım.
Üşengeçlik zamanım gelmişti belliki.
Her zaman olan bir durum değildi, olduğunda ise beni vinçle bile kaldırıp bir şeyler yaptıramazdınız.
Yan tarafımdan geçen insanlar arkadaşları ile gülüşerek ilerlerken aklıma yine o kız gelmişti.
O kız, bu kız demekten bıkmıştım. En azından ismini öğrenene kadar bir isim takabilirdim öyle değil mi?
Hem kızların erkekler için bu taktiği kullandığını duymuştum.
Ne diyebilirim ki?
Tavşan?
Pamuk şeker?
Elma yanak?
Yer elması?
Yer fıstığı?
Oflayıp ayakkabıma değen taşı tekmeledikten sonra kafa karışıklığı ile dudaklarımı büzdüm.
Hepsini demek istemem ne kadar yanlıştı?
Kendi kendime sorduğum soru karşısında omzumu silkerken, muhtemelen dışarıdan gören biri beni deli zannedebilirdi.
Son ses olduğu için boynumda asılı olduğu halde sesini duyduğum şarkı ile bende hafifçe mırıldanmaya başladım.
Şarkı söylerken moda girdiğim an çıkamadığım için hafif yüksek sesle devam ettiğim şarkı yan taraftan birinin de katılması ile güzel bir tona bürünmüştü.
Hemen başımı o tarafa çevirirken bir ara katılım yaptığım müzik klübündeki kız olduğunu gördüm.
Siyah saçları omuzlarına dökülürken simsiyah gözlerini kocaman açmış bana bakıyordu.
"Wow! Sesin harika. Neden müzik klübüne katılmıyorsun ki?"
Sorusu ile duraksamış ve yürümeye devam ederken bir yandan da ona cevap verdim.
"Bir zamanlar oradaydım."
Yanımda yer alırken mırıldandı.
"Hmm. Peki neden şimdi yoksun?"
Omuz silktim.
Sanırım YKS denilen bu iğrenç sistem ile beraber tüm sınav sistemi kalkmadığı sürece tüm gençler yaşam sebeplerinden uzak kalmak mecburiyetindeydi.
"Sınav senem."
Kısa cevaplarımdan hoşlanmamış gibi bu sefer kaşlarını çatarak konuşmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR KULAKLIK MESELESİ
Chick-LitNeredeyse her gün kulaklığı birbirine dolaştığı için açmaya çalıştığında koparan bir adam düşünün. Uzun boylu. Kara kaşlı, kara gözlü. Birde o kulaklıkları saniyesinde çözen bir kız düşünün. Kapalı. Kısa. Tombul yanaklı. Sizce bu adam kızımıza sı...