3 yıl sonra (Günümüz)
Serene aynanın karşısında durmuş son dokunuşlarını yapıyordu. Gömleğinin son düğmesini ilikledi ve yakasını düzeltti. Aynada bir süre kendine baktı.
Bugün onun üniversitede ilk günüydü. Geçtiğimiz bir yıl boyunca sanat akademisi giriş sınavlarına hazırlanmıştı, bu stresli süreci başarı ile tamamlayabilmişti.
Akademinin ilk günü için oldukça stresliydi. Çünkü lise hayatı onun için yalnız ve zorlayıcı geçmişti. Şimdide aynı sorunları yaşamak istemiyordu. Bu okul onun en büyük hayaliydi engelli dostu bir okuldu çünkü burada rahat edebilmek tek umuduydu.
Serene düşünceli bir şekilde aynaya bakarken arkasından neşeli bir şekilde Talia geldi.
Talia ve Serene 3 yıl içinde en iyi dostlar haline gelmişlerdi. İkiside birbirini çok sevsede Talia'nın sevgisi bazen aşırıya kaçıyordu, ilk defa birini bu kadar sevmişti çünkü.
Talia aynanın yanına gelip Serene'i süzdü."Benim liseli kızım büyümüş ha? Çok güzel olmuşsun..."
Serene Talia'ya bakmadan sadece somurtuyordu."Korkuyorum... Ya yine yalnız ve ezik bir şekilde ortada kalırsam?"
Talia iç çekerek diz üstüne çöküp Serene'in elini tuttu."Aptallaşma küçük rahibem, onlar çok şey kaybediyor bunu bil. Şimdi üzülmenin sırası değil hadi arabaya binelim ve gidelim."
Serene hala gülümsemiyordu."Benim hiç arkadaşın olmayacak mı Talia?"
Talia aniden ürperdi, "Başkası mı?! Bizden başka kimse Serene'i haketmiyor!""Endişe etme fıstığım olur mu? Yanındayım sen eğlen."
Serene sonunda gülümsemek için kendini biraz zorladı."Peki hadi inelim."
Beraber evin içindeki asansöre binip aşağı indiler. Arabaya gidene kadar Talia, Serene'i biraz güldürebilmek için her türlü şeyi yaptıysa bile işe yaramadı.
Serene arabadada düşünceliydi. Hiç konuşmadı sadece camdan dışarı baktı. Talia onun için çok endişeleniyordu. Diğer insanların onu hor görüp dışladığını düşünmek onu öfkeden kudurtuyordu.
Talia bir anda titredi, üşüyor gibiydi. Ama
terliyordu. Öfkeye dönüşüyordu sanki. Derin derin nefesler alıyordu, bir anda kulaklarında bir uğultu oluştu, "İnsanlar cahil ve acımasız sen bile öylesin ama bizim Serene'imiz öyle değil, o bir melek!"Talia'nın aklından geçenler diline döküldü,
"Evet, o bir melek...."Serene bunu duymuştu, Talia'ya dönüp baktı.
"Melek mi? Kime diyorsun?"Talia'nın eli ayağına dolandı, sonunda Kendine gelebilmişti. Ama elleri hala titriyordu.
"Huh? Ah- şey bu bir şarkı! Öyle mırıldanıyordum! Boş ver?"
Serene boş vermek istemiyordu."Bazı anlar sanki kendi dünyana çekilip bir şeyler düşünüyor gibi oluyorsun. Sanki..."
Serene aniden sustu, söyleyecekleri Boğazına dizildi. Talia'da söyleyeceklerini duymak istemiyordu."Boş ver tatlım, düşünüyorum sadece. Sen beni düşünme eğlenmene bak tamam mı?"
Serene aniden Talia'nın elini tutup kendine çekti."Bir sorunun olursa bana söyle Talia."
Talia'nın kalbi patlayacak gibi oldu. Az önceki siniri hava olup uçmuştu sanki. Gülümseyerek başını salladı. '"Evet, o bir melek." Kafasında yankılanan ses ilk defa bu kadar sakince konuşmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Melankoli (GxG)
RomanceGxG | Yuri | Psikoloji Talia yetimhaneden ayrıldıktan sonra kendine bir iş aramaya başlar. Uzun uğraşlarının sonucunda bir iş bulabilmişti. Ünlü bir iş adamının yürüme engelli kızına günlük işlerinde yardımcı olacaktır. Serene adındaki bu kız ile bi...