2 .

308 20 2
                                    

Taehyung 

Yine gözlerimi rutin ve sıkıcı hayatımın bir başka gününe açmışdım. Erken kalkmalıydım , çünki okula yetişmek için iki otobus değiştiriyordum. Evim universiteye uzaktı. Annem hemşire olarak çalışıyordu ve dün gece nöbetçiydi. Muhtemelen o gelene kadar ben okulda olucakdım. Babamsa yine içib sabaha karşi eve gelmiş , annem nöbetçi olduğu için yatak odalarına taşıyan olmamış ve salonda sızıp kalmışdı , artık alışmışdım.
Annemle aramız iyiydir , beni çok sever ve Tetem diye seslenir hep. Bir bizimizi çok az görüyoruz , onun işi benim universitem ve okuldan sonrada yarı zamanlı çalışmam sonucunda ,nerdeyse günlerce aynı evin içinde anneme hasretdim.

Yaşıtlarımın bir çoğu her gününü gezerek, eğlenerek ,kafelerde ,restoranlarda,barlarda geçirirken , ben onlar eğlendiği yerlerde çalışaraq hizmet ediyordum. Buna mecburdum , çünki annemin maaşı kirayi ve faturaları zar zor ödüyor. Geri kalan yemek ,giyim ve bazi masraflar içinde benim çalışıp kazandıklarımla idare ediyorduq. Ama tabi babam elimden almazsa.
Annem  nobetçi olduğu için bu gün bir saat erken kalkmışdım , çünki evi toplamam ve yemek yapmalıydım ki ,eve gelince birde bunlarla uğraşmasın. Küçük bir odam vardı ve çokda az eşyam , odada tek kişilik bir yatak kıyafetlerim için dolap ve çalışma masasından başka hiç bir şey yoktu.

Odamdamdan çıkıp hemen banyoya girmişdim ,elimi yüzümü yıkayıp ayılmam gerekiyordu. Banyoda islerimi hall edip çıkdıkdan sonra , hemen yine küçük mutfağımıza girdim. Babamın içki  ve ya yemek aramak için dağıtdığı mutfağı toplayıp , bir dilim ekmek ve reçelle kahvaltımı etdim, zaten çok fazla yemezdim ve hemen yemek yapmaya başladım. Buzdolabında pek bir şey yoktu , elimdeki mazemelerle sadece yapıla bilecek tek şey makarnaydı  ve makarnada yapdım. Yemek işinide hall etdikden sonra salonu topladım , tabi babam koltukda sızdığı için ses yapmamaya öz gösterdim  , çünki uyanıpda para diye üzerime saldırmasına gerek yoktu. Sesizce salonuda toplayib kendimi banyoya atdım , hemen duş alıp çıkmam gerekiyordu yoksa okula gec kalacaktım.

Duşumu alıb bornozu giyinib odama koştum ve dolabıma yöneldim. Üstüme beyaz bir thisrti geçirip altımada iç çamaşirımı ve siyah bol bir kot pantolon giyindim , saçlarımı küçük bir havluyla nemini alıb elimle şekil vermeye çalışdım , ne kadar olmuşdu orasi mechuldu ki , zaten okula vana kadar iki otobüs durağınada varmak için koşacağımdan , bozulacağı için fazla umursamadım.  Çantamı ve telefonumu da alıp odamdan çıkdım. Yine sessiz olmaya özen göstererek salonu  geçip kapının önüne geldim , kapının yanındakı askılıkdan siyah çeketimi alıp ayakkabılarımıda ayağıma geçirdim ve hemen evden çıkdım.

Hızlıca otubüs durağina doğru yürüdüğümden nefes nefese kalmıştım , ama neyseki son anda yetişmişdim. Hemen otobüse oturdum ve telefonumu elime aldıp pek sık yazmadığım qurupa girdim.

Daha erken olduğu için bu saatde qurup sessiz olurdu. Dün gece yine içmeye ve eğlenmeye gideceklerdi. Jungkook her zaman ki gibi benide davet etmişdi , ama okuldan sonra çalışmam gerektiği için teklifini redd etmişdim, her ne kadar gitmeyi istesemde.

Jungkook dörtlü arkadaş qurupuyla takılırdı ve okulda da oldukca popülerlerdi, eh hepsi yakışıklı ve zengin olunca bu pekde şaşırılası bir durum değildi .Bende çirkin sayılmazdım ama yakışıklı kelimesinden çok , güzel tabiri kullanılırdı benim için.

Karamel rengi saçlarim ,siyah gözlerim, düz siyah kaşlarım ,normal boyutlu bir burnum ve dolqun dudaklarım var. Gözümün hemen altında ve burnumun ucundakı ben , gözümün biri tek biri çift kapaklı olmasıda yüzüme daha bir güzellik katıyordu, annemin ve Jungkookun dediğine göre. Ben kendimde kusur bildiyim şeyleri hayatımdakı en önemli iki insanin sevmesiyle sevdim. Evet Jungkook annemden sonra hayatımdakı en önem verdiğim insandı , onunla universitetde tanışmışdıq.

False friendship Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin