🦋BÖLÜM-1🦋

65 4 132
                                    

Türkiye'nin önde gelen komiserlerinden Başak Köroğlu ve Mete Erdinç, sürekli kavga etmeleriyle bilinmektedir. Mete ve Başak ettikleri kavgalara ve ters düşmelerine rağmen bir çok başarılı işe imza atarak Türkiye'nin en önemli polislerinden olmuşlardır. Ancak bir gece tam 3 cinayetin aynı anda işlenmesiyle gözler Başak ve Mete'ye çevrilmiştir. Aynı ay içinde tam 28 cinayet işlendiğinde ise, Başak ve Mete komiserlerin görevleri o kadar da kolay olmayacaktır.

 Aynı ay içinde tam 28 cinayet işlendiğinde ise, Başak ve Mete komiserlerin görevleri o kadar da kolay olmayacaktır

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

~Başak Köroğlu~

"Komiserim!" Elinde dosyayla ve korkuyla içeriye giren asistanım Beyza'ya baktım başımı kaldırıp. "Dün geceki cinayetlerden birinin otopsi raporu geldi!" 

"Çabuk," dedim duyduğum şeyle heyecanlanırken. "Çabuk getir, amirim saatlerdir beni azarlıyor!" Beyza dosyayı önüme bıraktığında anında incelemeye başlamıştım, bir yandan dosyayı inceliyor diğer yandan dosya hakkında bilgi veren asistanımı dinliyordum. 

"Bir kadın cinayeti efendim," dedi ciddiyetle. "Arkasından sert bıçak darbesi almış önce, ardından derisi yüzülmüş ve bedeni bir sürü parçaya ayrılmış." Fısıltıyla eklediği sırada cesedin son durumuna ait resimlere bakıyordum, cidden berbat durumdaydı. 

"Zavallı kadın, tanınmayacak haldeydi." 

"Peki," dedim başımı kaldırıp ona bakarken. " Katilin kimliği hakkında bir bilgimiz var mı?" Beyza dudak büktü ve başını iki yana salladı. 

"Maalesef efendim," Sinirle bir küfür fısıldadım ve masamdaki kahvemden bir yudum aldım. "Mete Amirim şuanda olay yerindeler efendim." Mete'nin lafının geçmesiyle kahvemi masaya bıraktım. 

"Gelmedim diye arkamdan laf etti değil mi?" Beyza başıyla onayladı beni. "Ne dedi?" Beyza yutkunduğunda ciddi bir ifade takındım ve ciddi sesimle konuştum. "Beyza, bir şey sordum!" 

"'Kendini amir sanıyor birde, yaptığı tek şey oturup karakoldan ona buna emir vermek!' dedi efendim." Tek kaşımı kaldırdım asistanıma bakarken, Mete sadece bunları söyleyip susmazdı. 

"Sonra?" Beyza yutkundu ve ekledi. 

"Sonra," dedi ve zorlukla konuştu. "'Pabucumun amiri!' dedi efendim." Sinirle göz devirdim ve bilgisayarımın ekranını kapatıp ayaklandım. 

"Olay yerine gidiyoruz." Beyza beni başıyla onaylarken bir kaç adım ilerideki askılığımdan ceketimi aldım, ardından saçlarımı tepeden topuz yapıp ofisimden çıktım. 

Yaklaşık bir saat sonra Beyza ve ben olay yerine gelmiştik. Burası bir ara sokaktı, bir barın arkasında kalıyordu. Olay yeri ekipleri cesedin bulunduğu yere sarı şeritler çekmişti, beyaz giyimli görevliler işlerini yaparken polisler ve Mete başlarında bekliyordu.

Bu görüntü yıllardır görmeye alıştığım bir görüntüydü, ortamdaki polislerden birinin uzattığı maskeyi taktım ve Olay Yeri Ekibi'ni izleyen Mete'nin yanına geçip kollarımı göğsümde bağladım. Gözlerim ekipteyken Mete buz gibi bir sesle konuştu. 

GAREZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin