bölüm 2

18 2 5
                                    

Sabah kalktığımda günlük rutinlerimi yaptım ve herzaman ki gibi koşuya çıkmak için üstümü giyindim.
Dışarı çıktığımda kulaklığımı takıp ege can salın başa sar şarkısını açıp koşmaya başladım bu şarkıda kendimi buluyordum çok hoşuma gidiyordu beni anlatan şarkılardan biriydi.

Eve döndüğümde üstümü giyinip bir kafeye gitmeye karar verdim bugün öğleden önce davam yoktu o yüzden rahattım kafeye gelip kendime bı kahve söyledim etrafıma bakarken badenin tek başına oturduğunu gördüm ve onu yanıma çağırdım tebessüm edip yanıma geldi "selam" "selam tatlım napıyorsun tek başına" " şey öğleden önce duruşmam yoktu da kahve içmek için gelmiştim siz?" "Bende aynı sebepten buradayım seni de tek görünce sohpet edelim diye çağırdım" " ah çok sevindim sizle sohpet etmek bana şeref verir"dediğinde gülümsedim. "Eee nasıl gidiyor bakalım alışabildin mi bizimkilere adliyeye ve bu şehire" " alıştım alıştım Sakarya zaten çok güzel bı yer sizde çok tatlı ve iyi insanlarsınız alışmam kolay oldu atlasın da çok yardımı dokundu tabii" dediğinde sinsice gülümsedim "Atlas " dedim ulan atlas seni bı elime geçirirsem varya geberticem mal kim bilir kıza nasıl yakın davrandı pislik. İçimden atlasa saydırmaya devam ederken garson siparişleri getirdi teşekkür ettik. " Eee hayatında biri var mı bade" " yok yani şimdilik yok " dedi ve "sizin var mı" dedi " benimde yok " dediğimde " şey aslında atlasla çok yakınsınız yani aranızda bişey var diye düşünmüştüm.. " diye devam ederken bu seni ilgilendirmez badecim" dedim ve gülümsedim.

Kahveleri içtikten sonra adliyeye gitmek için çıktık bade de adliyeye gideceğinden benle geldi. Adliyeye girdiğimde direkt odama geçtim dosyalara bakmaya başladım. Bi 15 dakika sonra kapım tıklatıldığında "gell" dedim. Evin elinde iki kahve ile içeriye girdi "kahve getirdim kahvesiz çalışamazsın sen " dediğinde gülümsedim ve teşekkür ettim. Beni çok iyi tanıyordu onu inceledim omuzundan 3 karış uzun olan sarı saçları kahve gözleri ve 1.68 olan boyu ile çok güzel ve çekici gözüküyordu. Evin benim herşeyimdi atlas ve bartın da öyle. Onlar olmadan yarım kalırdım onlar olmadan buralara gelemezdim. Düşüncelerimden çıkıp "eee akşama ne planın var " "akşama atlasa gidecez ya "dediğinde badenin dedikleri aklıma geldi ve sinirlendim "Atlas olmasa bade hanım buralara bu kadar çabuk alisamazmis" dedim ve evinin tepkisine baktım. "Ağzı açıldı ve "atlasa bak sennn"diye bağırdı o sırada kapı açıldı ve içeriye atlas ile bartın girdi. Atlas "ooo güzellikler ne konuşuyorsunuz "diyip göz kırptı yüzümü ekşiterek atlasa baktım ve "o kapıyı bı gün götüne sokucam süs diye yok o kapı orada mal herif görmüyor musun" dediğimde atlasta yüzünü ekşitti ve " valla çok konuşuyorsun sus biraz ha güzelim susmayı dene biraz lütfennnn" dedi suratımı asıp arkama yaslandım ve atlasa dil çıkardım o da bana dil çıkardı. Evin ve bartın bu halimize bakıp kahkaha attılar atlasla aynı anda onlara da dil çıkardık. Bu sefer hep beraber kahkaha attık. Evin atlasa bakıp "bade ile aranda ne var" dedi atlas şaşırdı ve "ne var?" diye sordu. "Valla atlascım onu sana sormak lazım bade hanım siz olmadan buralara o kadar kolay alışamazmış" dedi evin. Bende merakla atlasın ne diyeceğine baktım. Atlas "siz salak mısınız bana bunu yapmamı siz söylediniz" dediğinde aklıma dank etti ve evinle aynı anda "haaa" dedik. İkimizde atlasa bakıp şirince gülümsedik. Atlas yukarı bakıp biseyler dedi ve sonra "bartın Allah'ına kalk deli edecek yoksa bunlar beni" dedi ve arkasını dönüp gitti. Bartın da " bende gideyim akşama atlasta buluşuruz öptüm güzellikler" dedi ve göz kırpıp gitti. Evin bartının arkasından bı iki dakika baktı. Evine dönüp "evin sence atlas bize kızdı mı " dedim. "Yok be ne kızacak sadece bu mallarla niye arkadaşım diye sorgulamıştır o kadar yani" diyip kahkaha attı bende güldüm. "Mal mı o mallar biz mi oluyoruz kurban olsun o bize " diyip daha çok gülmeye başladık.

Saat 6.30du. Evinler atlasın evine gitmişti bile benim bı kaç işim olduğu için geç gidecektim. Karakola ugramam gerekiyordu selinin ölümü hakkında ki raporları oraya verecektim. Onlarda şüphelileri alıp getirecekti. Karakola gittiğimde içeri adımlamaya başladım o sırada telefonum çaldı telefonumu çantamdan çıkardım ve arayana baktım atlas arıyordu "efendim bitanem" dedim atlas " işlerin bitmedi mi güzelim" " yok canım daha bitmedi dosyayı verip gelicem bı yarım saate oradayım" " tamam canım dikkat et " " ederim hadi öptüm görüşürüz" diyip telefonu kapattım. Tam başkomiserin odasının kapısı çalacakken başkomiser odadan çıktı baktığımda yüzünde bı telaş vardı " bir sorun var başkomiserim " dediğimde "savcı hanım özel harekat timi göreve gitmişti aralarında yaralılar var dosyayı direk masama koyarsanız ben en gec yarına bakıcam ama şuan gerçekten acelem var kusura bakmayın lütfen " diyip koşar adım uzaklaştı bende içeri girip dosyayı koyup dışarıya çıktım. Umarım özel harekat timine bişey olmamıştır. Karakoldan çıkıp arabama bindim ve atlasın evine sürmeye başladım.

Yarım saatin sonunda atlasa gelmiştim . Apartmana girip atlasın evine çıkmaya başladım. Eve geldiğimde zile bastım kapıyı evin açtı ve "hoşgeldin kuzum" diyip sarıldı. Bende ona sarıldım. İçeriye geçtik herşey hazırdı kekler pastalar pizza kola cips çekirdek. " Ohhh döktürmüşsünüz valla" diyip ağzıma bir cips attım. Atlas kızdı ve "ilk bı git elini yıka dışarıdan geldin hep mikrop dolu elin" dedi bu çocuğun temizlik takıntısı beni bitiriyordu "emredersiniz komutanım " dedim ve elimi yıkamaya gittim.

Sohpet muhabbet çok güzel geçmişti bi araya geldiğimizde ya sohpet ederdik ya da sessizliği paylaşırdık belki de şarkı açıp dertlenirdik. Lise de tanışmıştık onlarla tanışma anımız çok komikti. Onlar aynı mahallede büyümüşler benimle tanışmaları ise tam bi fiyasko. O anıları hatırladıkça hala gülerim. Düşüncelere dalmışken telefonum çaldı. Arayana baktığımda karan savcıydı telefonu açtım ve mesafeli sesimle " buyrun karan bey " dedim " merhaba Lara hanım kusura bakmayın bu saatte rahatsız ediyorum ama bı dava ile ilgili çok önemli gelişmeler var saatin geç olduğunun farkındayım fakat üç aydır üstünde çalıştığımız bı dosya hemen gelebilir misiniz" " tabii karan bey hemen geliyorum tahmin ettiğim dosya mı" " evet Lara hanım silah kaçakçılarının dosyası " " bi yarım saate oradayım karan bey" diyip telefonu kapattım. Bartın "ne olmuş" dedi. "Üç aydır üzerinde çalıştığımız çok önemli bi dosya vardı da önemli bilgiler bulunmuş onun için gitmem gerek gerçekten özür dilerim ama çok önemli bi dosya" hepsi aynı anda " önemli değil " dedi hepsine öpücük atıp eşyalarımı alıp dışarı çıktım arabama atlayıp adliyeye sürdüm.

Adliyeye geldiğimde saat 00.43tü hemen içeriye girdim. Karan Bey'in yanına gittim ve dosyayı incelemeye başladım . Aralarından birinin dikkatsizliği sayesinde yakalamıştık. Adam resmen ben malım diyordu bu kadar salak olmamalı bı insan. Bunları es geçip adamların nerede olacağını silahları nereye saat kaçta götüreceklerine baktık ve bı plan hazırlamaya başladık.
İşimiz uzun sürecek gibi duruyordu kendime bı kahve alıp odaya geri döndüm. Evettt mesayi başlasın bakalım.

______________

İyi okumalar. Umarım beğenirsiniz diğer bölüm daha heyecanlı olacak bence. Kendinize iyi bakınn

Lara özgün Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin