Herkes uyuduktan sonra yine uyuyamadığım için aşağı indim. Normalde uyku düzeni olan biriydim ama nedense buraya gelince uyuyamaz olmuştum.
Buzdolabından tatlı birşeyler bulma umuduyla mutfağa girdiğimde yine Taehyung'u gördüm. Bu sefer elinde içki şişesi vardı.
Yavaşça bana döndüğünde kaşlarımı çattım. Sarhoş gibi duruyordu. "Taehyung, iyi misin?"diye sorduğumda dudaklarını büzdü.
"Bilmiyorum."dedi ve ayağa kalktı. "Sence iyi miyim?"
"Bence çok iyisin."dediğimde arkasını tezgaha yasladı.
"Jungkook,"dedi. "Birşey yapsam bana kızar mısın?"
"Yapacağın şeye bağlı."dediğimde tezgahtan ayrıldı ve lacivert gözleriyle bana baktı. Sanırım ne yapacağını biliyordum.
Gözlerini kapattı ve bana yaklaştı, çok yakındık. "Gözlerin çok güzel."dedi ve beklediğim şeyi yaptı.
Beni öptü.
Uzunca öpmesini beklerdim ama sadece dudaklarımızı kısa bir süreliğine birleştirip alnını omzuma koydu.
"Kızdın mı?"diye sordu boğuk sesiyle.
"Hayır,"dedim. "Kızmadım."
Ama neden kızmamıştım?
Sızdığını anlayınca onu yattığı odaya götürmek için belinden tuttum. Kucağıma alabileceğimi sanmıyordum.
O da yavaşça yürüyünce odaya girdik ve onu yatağa bıraktım. Namjoon huzurlu bir şekilde uyurken Taehyung bacağını ve kolunu Namjoon'un üzerine attı. Mükemmel bir manzaraydı.
Gülümseyip odadan çıktım bahçeye indim, koltuklardan birine oturup gözlerimi kapattım. Taehyung'a neden izin verdiğimi bilmiyordum, beni rahatsız eden birşey de olmamıştı.
Oflayarak kendimi başka birşeyler düşünmeye ikna ettim.
>>>
jin:
günaydın hırtolarne bok yiyorsunuz
namjoon:
aynı evde olduğumuzun farkındasın
değil mijin:
olur öyle şeylerjungkook:
kahvaltıya gelinjin:
oley yemekkjimin:
lan yavaş koşsana>>>
Kahvaltıyı hazırlamam yetmemiş gibi bulaşıklarıda ben yıkıyordum.
Ama Taehyungla beraber.
Dün gece olanları hatırladığını sanmıyordum çünkü öyle davranmıyordu gayet rahattı benim aksime.
"Jungkook,"dedi ve elindeki tabağı bırakıp bana döndü, bende ona baktım. "Dün gece için üzgünüm, isteyerek olmadı."
Lanet olsun, hatırlıyordu.
"Sen, dün gece olanları hatırlıyor musun? Sarhoş değil miydin?"
"Olanları hatırlayacak kadar kendimdeydim."dediğinde utançtan kafamı bulaşık makinesine sokmak istemiştim.
Ona söylediğim onca söze rağmen beni öpmesine izin vermiştim ve o da beni öpmüştü.
"Neden bana karşı koymadın, Jungkook? Benden nefret ettiğini sanıyordum."dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
do not speed /Taekook/
FanfictionAraba yarışlarını sevmeyen Jeon Jungkook, arkadaşı yüzünden kendini bir anda yarış kulübünde bulmuştu ve bu kulüpte aşkı bulacağından habersizdi. Bu kitabın tüm hakları @hayatsizme hesabına aittir.