"İlk ve tek aşkımın fotoğrafını çekiyorum.. ki seni sonsuz uykuya daldığımda bile unutmayacağım."
Zengin bir ailenin oğlu olsada psikolojik sorunları ve aile baskısı çok olan Minho, bir gün sınıfına Jisung adında öğrenci gelmiştir. Minho Jisung'a aş...
Öncelikle şarjım dolmuyor telefon sıkıntılı çok geç şarj oluyor ondan yeni bölüm zor yazıyorum bunu belirtmek istedim. Şarjımı tam doldurmaya çalıştığımda yazmaya çalışıyorum.
~Minho'nun ağzından~
Jisung en yakın arkadaşım olmuştu. Arkadaşları çok sevdiğimden kendisiyle de iyi anlaştım. Sanırım sınıftaki kızlar ona tutulmuştu. Ama Jisung utanıp "Üzgünüm" diyip kaçıyordu.
Jisung sanırım biraz utangaç biriydi ve hemen hata yapınca özür diliyordu. Onun yalnız hissetmesine izin vermedim ve onunla yakın olmak istedim.
Düşünsenize, sınıfa geliyorsunuz ama henüz hiç arkadaşınız yok. Yalnız hissetmez miydiniz? İşte ben Jisung ile olmak istedim. Çünkü kimsenin kötü hissetmesini istemezdim.
Onu düşünürken birden Jisung bana bağırdı.
"Lee know-ahh!"
İlk defa tatlı bir biçimde demişti.
Ve bana gülerek bakıyordu. Kafasına da tatlı bir taç takmıştı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Aynı "Hehehe" gibi gülüyordu. Bende gülümseyerek yanına gittim.
"Ne oldu Jisung?"
"Evden taç getirdim belki senle takarız diye Minho!"
Dedi ve çok neşeli görünüyordu. Sanki dünyanın en güzel gülüşünü ona vermişler gibi.
İyi ki bu çocukla arkadaş olmuşum. Gülümseyip onayladım ve birlikte güldük.
~5 hafta sonra~
Jisung'a her geçen gün bağlanıyordum. Bağlanmak ne anlama gelirdi ki? Aşık olmak mı? Sevmek mi?
Nedense bana çok yakın davranıyordu ve beni sevmiş gibiydi. Birlikte çok yakın arkadaştık. Ama içimde garip bir his vardı. Sanırım aşık oluyordum.
Ah, saçmalama Minho.. daha yeni tanıştığın ve 1 ay kadar arkadaşına aşık olamazsın. Hayır ne aşık olması.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
