10.Bölüm.

58 7 6
                                    

Marauders rp sunucusu açtım katılmak isteyen olursa bu paragrafa yazabilirsiniz.

Sıkıştım, kimse yok etrafımda bir boşlukta kaldım. Boğuluyorum, o korkunç ses kulaklarımdan gitmiyor.

Bip, bip bip, bip, bip, bip, bip bip...

Her şeyi düzeltmenin bir yolu yok mu? Daha iyi olmanın, daha iyisi olmanın?

Canım yanıyor. Bana çok iyisin diyen herkesin de canı cehenneme, yalanlarınızı kendinize sokun iyi olsam canım yanmazdı.

İyi olsam kendi canımı yakmazdım.

Acınasıyım, acınası durumdayım. Benim kötülüğümü kullanarak kendinizi iyileştirin hadi.

Benden çok daha zor hayatlar yaşamadılar mı? Taciz, tecavüz, yok sayılma, aile istismarı, sikik bir kurt adam ısırığı. Benden daha kötülerini yaşadılar. Remus geçen sene intihar etti, Sirius ölümüne açlık grevi yaptı, Peter her gece ağlayarak uyudu.

Hayat zor ama ne daha da zor biliyor musun? Bana yeteri kadar acımıyorlar.

Bencil piçin tekiyim, bana yeterince acımıyorsunuz.

Arkamdan endişeleniyorsunuz. yüzüme gülüyorsunuz ama bana yeteri kadar acımıyorsunuz. Ne yani sizin hayatlarınız daha sikikse? Bende mutsuzum.

Siz kendinizi yetiştirdiniz çapulcular, ben ilgiyle büyüdüm, o ilgiye muhtaç durumdayım.

"Bay Potter, sınıfta olduğumuzu hatırlatırım. Uyumak istiyorsanız burası doğru yer değil."

James sıçrayarak doğruldu. Neden kimse onu görmüyordu?

"Sikerler böyle işi."

Eşyalarını çantasına tepip sınıfı terk etti. McGonagall biliyordu, kıçını kollardı.

Titreyen elleri ile telefonu eline aldı.

Titreyen elleri ile o numarayı tuşladı.

"Ne var Potter?"

Potter onu aramıştı? James Potter? Regulus deliriyor olmalıydı.

"Astronomi kulesi."

James telefonu kapattı. Panik atak geçiriyor gibi hissediyordu. Tüneller ile hızlıca kuleye çıktığında daha Regulus gelmemişti. Sahi gelecek miydi? Gelirdi. James onun sevgisine inanıyordu.

Kravatını gevşetip gömleğinin bir kaç düğmesini açtı. Alışkanlıktan saçlarıyla oynuyordu. Yerdeki parkeyi kaldırarak Remus'un ot ve viski koleksiyonuna erişmişti.

Uzun uğraşlar sonucu bitkiyi kağıda sarmıştı. Kibrit ile yakarken yere uzandı.

"Potter?"

Duyduğu ses ile hafifçe yana dönüp yanı işaret etti. Regulus temkinlice oturup kaşlarını kaldırdı.

"Zamanımı ne ile harcadığımı sorabilir miyim?"

James elindeki otu Regulus'a uzatıp bir şarkı açarak sesini kıstı.

"Geldiğin için teşekkür ederim Reggie."

"Bana asla Reggie deme."

Regulus yanına uzandı, elindeki sigarayı dudaklarına koyması ile yüzünü buruşturması bir olmuştu.

"Bunun amacını sorabilir miyim? İğrenç."

James'in gözleri dolmuştu, eskiden o da böyle düşünürdü. Bu konuda Remus ile ne kadar kavga ettiğini hatırlıyordu.

İnto the Stars- Jegulus Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin