in each other's bodies

201 16 2
                                    

Çarptığım kişiye baktığımda şaşkınlıkla gözlerim açılmış ve dudaklarım aralanmıştı. "Sen..."

O da beni gördüğünde kaşları kalktı. Şu an kendimi onun gözlerinden görüyordum ve bu tarif bile edemediğim bir duyguydu.

"Ama bu nasıl?" Elimi saçlarımdan geçirdim. "Bunun olduğuna inanamıyorum ama buna bir çözüm bulmamız gerekiyor. Bu hâle nasıl geldiğimize dair bir bilgin var mı?" diye sorduğumda kafasını olumsuz anlamda salladı.

"Tekrar eski hâlimize nasıl döneceğiz?"diye sordum karşımdaki bana yabancı olan ama ben olan kişiye.

Sırıttı ve dudaklarını yaladı. "Onu bilmem ama mükemmel bir vücudun var, Jennie Kim."

Sinirle koluna vurdum. "Hey! Şaka yapmayı bırak. Bir şekilde bundan kurtulmalıyız."

"Benim bir fikrim yok ama arkadaşlarımın olabilir. Gelmek ister misin?"

Pek bir yararı olacağını sanmasam da kabul ettim ve kızların olduğu masaya doğru ilerleyip onları da çağırdım. Birkaç dakika sonra oturduğum masa ünlülerle doluydu. Jeon Jungkook, Park Jimin, Kim Namjoon, Kim Seok Jin, Jung Hoseok ve Min Yoongi. BTS grubu adı altında birleşip birlikte şarkılar söyleyip sahne alan 7 insanın içindeydim. Aslına bakılırsa şu an onlardan biri sayılırdım çünkü şu an Kim Taehyung'un bedenindeydim.

"Şaka gibi," dedi Lisa, Taehyung ve bana bakarken.

Jungkook da Lisa'ya bakarak, "Katılıyorum, gerçekten şu an bu masada oturmak şaka gibi." dedi.

"Ne yapacaksınız peki? Yani buna nasıl bir çözüm bulabiliriz?" Jisoo'nun sorusuyla ona baktım. "Hiçbir fikrim yok,"

Namjoon elini şıklattı. "Bir fikrim var. Eğer birbirinize temas ederek birbirinizin bedeninde uyandıysanız tekrar bir temas ederek eski hâlinize dönemez misiniz?"

Kulağa mantıklı gelmişti. Elimi Taehyung'un omzuna koydum ve bir şeyler olmasını bekledim ama hiçbir değişiklik yoktu. Onlara döndüğümde, "Bir değişiklik olmadı." dedim.

"Ah, gerçekten şaka gibi."

Önümdeki sudan bir yudum alırken, "Hey, o benim suyumdu." dedi Taehyung. "Sence bu önemli mi?" dedim ve onu umursamadan suyu içtim.

Birkaç dakika sonra herkes içinde bulunduğumuz durumu unutup sohbete dalmıştı.

"Lisa, merhaba. Beni tanıyor olmalısın. Aslında menajerim sana ulaşmıştı ama unutmuş olmalısın. Birlikte sahne almak ister misin?"

Lisa kaşlarını kaldırarak Jungkook'a baktı. "Biz mi? İkimiz mi?"

Lisa aslında kendinden büyük kişilerden hoşlanırdı ama Jeon Jungkook'un son zamanlardaki tarzını beğenmişti. Uzun saçları, kaslı ve dövmelerle dolu vücudu Lisa'nın ilgisini çekmişti. Jungkook'un da Lisa'ya karşı ilgisi olduğunu sezmiştim.

"Menajerimle görüşmem gerekiyor, seninle daha sonra iletişime geçerim." Lisa'nın sözlerini kafasını sallayarak yanıtladı Jungkook. "Beklemede olacağım."

Diğerleri fark etmese de Jungkook'un Lisa'ya göz kırpması gözümden kaçmamıştı.

"Anlatsanıza ilk tepkiniz ne oldu?"

Taehyung sırıtarak bana baktı. "İlk sen anlatmak ister misin?"

Hepsinin gözleri bana döndüğünde ben nasıl anlatacağımı düşünüyordum. Nasıl anlatabilirdim ki? Dudaklarımı ıslatıp konuşmak için dudaklarımı araladım. "Yani çok garipti. Uyandığımda kendimi daha da ağır hissettim. Aynada kendimi gördüğümde ve gözlerimi üzerimde gezdirdiğimde şok oldum."

Your Body | taennieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin