Babamla olan telefon görüşmesini bitirip odama doğru ilerledim. Bavulumu kapının kenarına koydum. Aman yarın yerleştiririm. Saçımda ki tel tokaları çıkararak banyoya ilerledim. İhtiyacım olan bakımı yapıp biraz kitap okumak için çalışma odama ilerledim. Uzun zamandır okumayı planladığım Uçurtma Avcısı'nı elime alıp armut koltuklardan birine ilerledim.
Yarın işime kaldığım yerden devam edecektim. Bugün yaz tatilinin son günüydü. 3 aylığına Rusya'ya babamın yanına gitmiştim. Lisede edebiyat öğretmeni olarak çalışıyorum. Kitaba dalmışken bir süre sonra telefonun çaldı.
"Efendim anne."
"Kızım, vardın mı evine?"
"Evet evdeyim."
"Haa iyi kızım. Neyse kapatayım ben, sen şimdi hazırlık yaparsın yarına."
"Tamam annecim ,görüşürüz sonra ararım ben seni." deyip kapattım.Annemin araması iyi olmuş çünkü yarısını biraz geçmişim. Neyse şimdi duş alayım sonra giyeceklerime karar verir evi toplar yatarım.
🌼
Çok yoruldummm. Kendimi yatağa attım. Elimi şifonyere atıp telefonu aldım. Saat 10 olmuş. Artık uyusam iyi olur.
Ayağa kalkıp zor da olsa mutfağa gidip bir bardak su alıp gelirken kırmızı gece lambamı yaktım. Bu olmadan uyuyamazdım. Işığımı söndürüp yatağa doğru ilerledim. Sudan bir yudum içip kenara koydum. Yaz bitse bile havalar hala sıcaktı. Yatağımın yanındaki camı üstten açıp yattım. Kaç dakika doğru uyku pozisyonu için kıvranıp durdum bilmiyorum ama bir ara resmen bayıldım.
🌼
Ahh lanet Güneş neden bu kadar parlak olmak zorundasın ki. Gözlerimi açıp telefona baktım. Saat 07.38'di. Dur. Ne? Derse 22 dakika mı var? Yataktan o kadar hızlı kalktım ki yorgan bacağıma dolandı ve yere düştüm. Offf. Atalar doğru demiş resmen iki ayağım bir pabuca girdi.
Banyoda işlerimi halledip koşarak kıyafetlerimi aldım ve giyinmeye başladım. Daha kahvaltımı yapamadım bile. Çantaya telefonumu ve anahtarımı atıp çıktım. Arabama binip bir pastanede durdum. içeri girip simit ve vişne suyu alıp çıktım. Arabada giderken bir taraftan da yiyordum.
Okulun otoparkına girip arabamı park ettim. Huh 3 dakika var daha. İçeri girip kitap aldım yani sonuçta okulun ilk günü kitaplar dağıtılır ve dersler tanışmayla geçer. Bakalım yeni öğrencilerim kimler? Öğretmenler odasından programımı alıp çıktım. Harika cuma günü hiç dersim yok. Hmm ilk dersim 9-c'ye. Zil çaldıktan sonra sınıfa girdim ve ilk dersime başladım.
🌼
Ohh be sonunda bitti dersler. Okuldan çıkıp arabama doğru ilerlerken arkamdan "Hocam." denmesiyle döndüm
"Efendim"
"Bu size..." Deyip arkasından bir çikolata çıkarıp verdi.
"Yaa nerden çıktı bu? Teşekkür ederim."
"Rica ederim hocam. Sadece bunu sevdiğinizi duydum üst sınıflar konuşurken."
"Dedikodumu mu yapıyorlar yoksa."diyerek güldüm.
"Okuldaki en genç hoca olduğunuzdan bahsediyorlar. Neyse tutmayayım ben sizi. Afiyet olsun hocam."
"Tekrardan teşekkürler."deyip arabama bindim. Çikolatayı çantama koyup arabayı çalıştırdım ve eve doğru sürdüm.🌼
Arabadan inip eve doğru ilerledim. Bahçedeki uzun çimenler gözüme takıldı. Tabii ya abim de zaten çok önemsiyor beni. Ondan bahçemdeki otları budaması için birini çağırmasını istemem hataydı. Eve girip kıyafetlerimi değiştirdim üstüme pudra tişört altımaysa gri şort giydim. Banyoda işlerimi halledip telefonun operatörü aradım.
"Alo buyurun ne istemiştiniz."
"Ben bir bahçıvan kiralayacaktım da."
"Tabii efendim bağlıyorum hemen."
Klasik bir keman müziği geldi kulağım. Acaba ne kadar beklicem?
"Buyurun?"
"Ben bahçıvan için aramıştım."
" Hm hm. Ne zamana?"
"Yarın, 16.15'e."
"Peki adresiniz nedir?"
"*******"
"Yarın o saatte adresinizde olur. İyi günler."
Dıt.Dıt.Dıt.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kırık Ayna
FantasySpoiler vermek istemiyorum ama kız geçmişe gidiyor ve onun geçmişiyle olan macerası gibi kısaca reenkarne sonucu yeni bir yaşama başlıyor..