{2.BÖLÜM-"Garipyavru"}(2/1)

32 2 1
                                    


~๑~

Sivrihayal'in haykırışı neredeyse tüm kabileyi ayağı kaydırmışyı. Serçepati önünde yatan iki çırak'ın (Kutuppati ve Gölgepati) arasından olup bitenleri gözlemlemeye çalıştı. O doğal olarak kısaydı, bakmaya çabalarken bir kedinin hızla yürüdüğünü duydu. Bitki kokuyordu, Atlastüy olmalıydı.

Gölgepati Serçepati'nin yolunu açar. "Birlikte doğumunu izleyelim mi?" Gölgepati der, o Serçepati'den 5 ay büyüktü. Çekinmemesine şaşmamalı. "Ama ben daha geçen ay çırak oldum, bi sakınca olmazmı?" Serçepati çekinerekder.

"Biliyorsun, yavrular dışında her dişi kedi doğumu seyredebilir." Gölgepati haklıydı, her kabilenin kendine özgü kuralları var. Gölge Kabilesinde bir kraliçe doğum yaparken yavrular hariç dişi kediler onun yanında olmalıydı. Bu kural diğer kabilelerde yoktu.

"Peki o zaman." Serçepati mırıldandı, Gölgepati ile birlikte kreşe gitti. Kutuppati biraz daha kestirmeye tercih ediyordu.

Kreşe geldiklerinde doğum yeni başlamıştı, Kabarıkkuyruk olanları sakince izliyordu. Gölkuyruk acı içinde kıvrenıyordu ve Sivrihayal ise onu sakinleştirmeye çalışıyordu, karnı davul gibiydi bahse girerim en az 2 yavru vardır. Şaka bir yana Serçepati bu görsel hakkında miğdesi bulanmıştı, bir gün hamile kalınca odamı böyle bir durumda olacaktı?

Bu düşünceler boğazını kenetledi, Gölgepati bunu Serçepati'yle bir tarafa otururken fark etti. Kuyruğunu Serşepati'ninkinin yanına koydu ve omzuna yaslanmasına izin verdi. Serçepati az da olsa kendine geldi.

"Hey iyimisin? Üstüme kusmanı istemem." Gölgepati söyler, böyle bi ortamda kusmak utanç verici olurdu. "Yok, iyiyim ben." Gölgepati kafasını sallar ve sakince olanları seyreder, Kabarıkkuyruk o kadar rahattı ki tüylerini yalıyordu. Birkaç dakika sonra Gölkuyruk ilk yavrusunu doğurdu.

Yavru kedi krem rengindeydi ve koyu krem renginde çizgileri vardı. Atlastüy minik yavruyu yanına çekip kokladı ve temizledi. Yeterli incelemeden sonra. "Dişi" dedi ve yavruyu yalaması için Sivrihayal'in önüne nazikçe koydu.

Gölkuyruk dişini sıktı ve bir tane daha yavru doğurdu, koyu kahverengi çizgileri olan bir yavruydu. Atlastüy bu yavruyuda koklayıp inceledi ve "Erkek" dedi. Sonra Kabarıktüy'ün yanına götürdü. Kabarıktüy Gölgepati ve Serçepati'nin yanında olduğundan iki çırak minik sevimli yavruyu daha yakından izleyebildi.

En sonunda Gölkuyruk 3. Yani sonuncu yavruyuda doğurdu. Bu yavru daha çok kendisine benziyordu ama biraz griydi.

Atlastüy bu yavruyu aldı ve koklayıp kurcaladı ama bu yavru diğer kardeşlerinin aksine daha sessizdi ve miyavlamıyordu bile. "Dişi.. ama yaşadığından emin değilim.." Atlastüy sakince söyler, böyle şeylere her gün tanık oluyormuş gibi.

Gölkuyruk hemen panikler. "Nasıl ya?! Olmaz öyle şey!" Gölkuyruk çabucak yavruyu yanına çeker ve hızla yalamaya başlar, birkaç dakika sonra yavru canlılık belirtisi gösterince herkesin içi rahatlar, özellikle Sivrihayal. Ablası onun herşeyiydi. Kabarıkkuyruk ve Sivrihayal yavruları tamamen temizledikten sonra emzirmesi için onları annelerinin yanına koydu.

"Tebrikler Gölkuyruk, 2 dişi ve bir erkek yavru oldu. Ve bir tanesini ölümden döndü. Hala babaları hakkında konuşmak istemediğine saygı duyuyorum. Şimdi bu yavrulara isim vermelisin.." Atlastüy sakince der, Gölkuyruk çoktan yavruları emzirmeye başlamıştı bile. "Hmm, bunun ismi Solucanyavru olsun." İlk doğan krem rengi yavruyu patisiyle işaret eder. "Bunun ismi Salyangozyavru olsun." İkinci doğan kahverengi yavruyu işaret eder, sonra en son doğan yavruya bakar. "Sonuncusu da... Garipyavru olsun."

'Gelecekten bir dilek~' ||•SERÇEPATİ•||  (warrior cats fanfic)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin