{2.BÖLÜM-"Garipyavru"}(2/2)

18 1 0
                                    

~๑~

Serçepati iç çeker ve olduğu yerden ayaklanır. Gün batıyordu, son bir devriyeye gitmek istedi. Kafasını dağıtmak istedi. Görünüşüle göre vekil Nezaketpençe Alçakdiş ve Kucakburun ile ilgilenmeyi bitirmişti, onun yanına doğru yürüdü.

Kedilerde seronomiden sonra kendi işlerine bakmak için dağılmışlardı. "Hey Nezaketpençe." Serçepati seslenir, dişi kedi ona döner. Kendini temizliyordu. "Evet tatlım." İşini bıraktı.

"Gün batımı devriyesine girebilirmiyim?" "Oh tatlım.. evet girebilirsin ama diğerleriyle ayak uydurabilecek misin? Bu devriye işlerinde biraz yabancısında.." Nezaketpençe kısık sesle söyledi, Serçepati kafasını onaylar yere salladı.

"Tamam o zaman, devriyede Kartalkanat, Kabarıkkuyruk ve Kutuppati var." Serçepati babasının ismini duyunca biraz ürperdi, o babasının ona ne kadar kötü davrandığını bilmiyor olmalı.. ama o kadar orgizasyonu değiştirmekte ayıp olurdu.

Serçepati kabullenir ve devriyeye kısa bir süre içinde girer. Ormanın bir kesiminde dolaştılar... Serçepati hiç iyi hissetmedi, sonradan bu devriyenin amacını hatırladı, rahatlaması lazımdı. Kutuppati onun yanındaydı..

Devriye Gölge kabilesinin bölgesini tarıyordu, yabancıları görürlersede ilk işleri saldırmak olucaktı. Ki oldu. Nezaketpençe ve Kartalkanat olgun burunlarıyla şimşek yolunun karşısından gelen Şimşek devriyesini sezdi.

"Şimşek devriyesinin burda ne işi var?" Diye mırıldandı Kartalkanat.

Devriye gayet uzakta olduğundan gidenlerin kim olduklarını çıkaramadılar. "Hangi yüzle bunlar bizim bölgemize girmeye çalışıyor?!" Kartalkanat'ın tüyleri havalanır ve pençeleri dışarı çıkar. Yüzünde tiksinmiş bir ifade vardı. "Nezaketpençe, bırakta bunları öldüriyim!" Nezaketpence ona bakar.

"Hayır, bırak gitsinler, buraya geliceklerini sanmıyorum. Hem onlara saldırılınca saygınlığımız lekelenip canavar ilan ediliyoruz." Nezaketpençe gayet sakindi, oysa Sercepati'nin Kartalkanat'ın pençelerini çıkarması onu korkutmaya yetiyordu.

"Korkma." Kutuppati teselli etti, şimdi daha az korkmuş hissediyordu. "En azından Parlakyıldız'a bildirmemiz gerekli." Kartalkanat'ın pençeleri yerine geri girmişti ve tüyleri yavaş yavaş aşağı iniyordu.

"Elbette bilgilendireceğiz fare-beyinli!" Nezaketpençe cevapladı, onun şakaları Kartalkanat'ı güldürmezdi.

"Evet çıraklar, kamp'a geri dönme vakti. Yorulmuş olmalısınız." Nezaketpençe sözlerinin ardından kampa doğru yürümeye başladı, arada sırada üç kedinin onları takip edip etmediklerini kontrol etti. Kampa dönüş sessizdi, ama ne yalan söylesin Serçepati azda olsa keyfini çıkarttı.

"Şimdi yatma vaktiniz, bizde yatıcağız." Nezaketpençe kampa girdiklerinde çıraklara seslendi ve ikiside başını salladı. Serçepati yolda Alçakdiş'in hekim kedisinin ininden daha yeni çıktığını fark etti.. ya Atlastüy'ü fazla seviyor yada tıp hakkında fazla konuşuyorlardı.

Serçepati çıraklar inine girdiğinde Gölgepati'nin yanına kıvrıldı, Gölgepati daha yarı uyanıktı. Ama Serçepati'nin sıcak karşılamasına karşı oda boynunu ona sürttü. İyi arkadaslardı?

Kutuppati ise Çalıpati'nin çoktan uyuduğunu farketti ve onun yakınında biryerde uyumaya özen gösterdi.

Serçepati kısa bir zaman içinde uyuya kaldı, birkaç saat sonra pati adım sesleri duydu. Muhtemelen su içmeye çıkan bir kediydi diye düşündü, zaten ayağa kalkmaya çok üşeniyordu.

'Gelecekten bir dilek~' ||•SERÇEPATİ•||  (warrior cats fanfic)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin