Lovely Teacher / Yoonmin

Bölüm 12 : Hızınız 128 Yavaş

Luna, keyifli okumalar diler 💙

"Bende iyi sevişirim bence Bay Min."

~

Zombi filminden fırlama yürüyüşüyle koridorda epey dikkat çekiyordu. Açamadığı gözleri, hafif dağınık üstü, elinde kahvesi ve savsak adımlarıyla tüm öğrenciler öğretmenlerine dikkat kesilmişlerdi. Sabaha kadar Lisa'yla içip geceyi gece etmişlerdi ve şimdi buradaydı. Ne için? Sadece sikik bir ders için? Ulan sadece bir ders varsa sabahın ilk dersine mi konulur? Koyanı siksinler!

"Hocam bu ne hal?" Yeonjun gülerek öğretmenini tuttu. Kai'da diğer tarafına geçmişti hemen. Tüm ağırlığını öğrencilerine verip kendini zorla taşıttı ama hiç pişman değildi. "Siz siz olun çocuklar, sabah işiniz varsa gelene kadar içmeyin." Esneyip başını öğretmen masasına koydu, daha doğrusu düşürdü mü desek? Çıkan sesle birkaç kişi kıkırdarken kızlı-erkekli grup öğretmeninin çevresinde dolaşmıştı. Kısık gözleriyle hepsini süzdü.

"Jimin nerede?"

Biraz daha baktı ve ekledi.

"Jungkook bide şu adını hep unuttuğum sıkıntılı çocuk."

"Jimin ve Jungkook üç gün uzaklaştırma almışlar hocam. Woojin yine kavga ediyordur ya da kaçmıştır."

"Ne uzaklaştırması?!"

Birden sinirle doğrulduğunda korkarak hepsi geriledi. Yürüyemeyecek kadar uykusu olan öğretmen şimdi delici gözleriyle bir cevap bekliyordu. Sınıf başkanı olan Eunwoo boğazını temizleyerek açıkladı.

"Dün telefonla yakalandılar. Müdür üç gün uzaklaştırma vermiş."

"Hay-" kahveyi kafasına dikip gözlerini ovuşturdu. Gecikebileceğini ve uslu durmalarını söyleyerek içinden ettiği yaratıcı küfürler eşliğinde iki üst kata çıktı. Kapıyı çalmadan sertçe açtı ve yine sertçe kapattı.

"Ne demek Jimin ve Jungkook üç gün uzaklaştırma aldı Bay Shin? Benim haberim olmadan?"

"Telefonla yakalandılar." Yüzüne bile bakmadan söyleyip telefon oyununa devam etti. Sinirle soluyarak masaya yaklaştı. "Alt tarafı telefon. Uzaklaştırma ne demek Bay Shin?! Bu hafta sınavları başlıyor ve -"

"Ne de olsa siz ilgilenirseniz Bay Min. Her zaman olduğu gibi."alayla sırıttığında çenesini sıkıp bir şey demeden odadan çıktı. Arkasından aptal dediğini duymuştu ama pekte siklenecek biri değildi açıkcası. Çalan zille mızmızlanarak-kollarını iki yana sarkıtıp sallamış ve bebek sesiyle mızmızlanmıştı- öğrencilerini güldürmüş ve sınıfına girmişti.