Aradan 5 gün geçti ama Hyunjin'nin durumu iyiye gitmesi gereken yerde daha beter kötüye gidiyordu. Evin içinde resmen fırtınalar kopuyodu. Çalışanlara gereksiz yere bağırıp çağırıyordu. En ufak şeye sinirleniyordu. Bari iş yerine gitse, en azından evdekiler ve ben biraz rahat ederdik.
Yine bağırmaya başladığında bu sefer ne için bağırdığını merak edip kulağımı kapıya yasladım. Sanırım telefonda konuşuyordu çünkü sadece onun sesi geliyordu.
''BENSİZ BİR İŞİNİZİ HALLEDEMİYOR MUSUNUZ?!''
''...... ,.....''
''KES, GELİYORUM ŞİRKETE!!!''
Hizmetli kadınlardan birine seslendi ve ceketini odasına getirmesini söyledi. Sanırım merdivenlerde yukarı çıkıyordu çünkü ayak sesleri geliyodu. Kapının altından baktığımda benim kapımın önünde durduğunu gördüm.
Tanrım, beni burda bu şekilde görmemeli. Kesin beni böyle görürse bana da bağırır. Onun azarlarını dinlemek istemiyorum.
Hemen olduğum yerden kaltım ve yatağıma doğru koştum. Yatağımın içine girdim ve uyuyo taklidi yatım. Umarım bu numarayı yutar.
HYUNJİN POV:
-----------------------Merdivenlerden yukarı çıktım ve Felix'in kapısının önüne geldim. 5 gündür benim yüzümden odasından çıkmıyo. Telefonu elime aldım ve Felix'in odada ki kamerasının görüntüsünü açtım. Kapının altından bana bakmaya çalışıyordu. Aşağıya doğru eğildiği için açıkta kalan beli ve havaya kalkan kalçaları kurdumu zora sokuyordu. Tanrım... şuan zaten zor bir durumdayım ve bu görüntü beni daha da zora sokuyor. Kapının önünde biraz daha durdum ve telefondan Felix'i izlemeye devam ettim. Hızlıca ayağı kalktı ve yatağına koştu. Odaya gireceğimi sandı ama ben odaya girmeyecektim. Eğer odasına girersem bu beni daha zora sokar çünkü fermonu sürekli onu istememe sebep oluyor. Kendimi de tutamaya bilirdim çünkü ben her zaman istediğimi elde eden birisiydim. Telefonu kapatıp cebime koydum ve odama doğru yürümeye başladım.
Odama geldim ve üstümü giyindim. Şirkete çağırıyorlardı. Bensiz bir iş yapamıyorlar sanki. Üstümü giyindikten sonra odadan çıktım ve Felix'in odasının önüne geldim telefonun kamerasından ne yaptığına baktım. Hâylâ yatakta uyuyor taklidi yapıyordu. Sırıttım ve aşağıya indim.
Hizmetliye ceketimi odaya getir demiştim ama getirmemişti. Aşağıya indim ve çalışanların kıyafetleri yıkadığı/ütülediği odaya gittim. Kadın ceketi ütülüyordu. Beni gördüğünde ona kızacağımı sandığı için bende af diledi.
''Üzgünüm efendim ceketinizi ütülediğim için odaya getiremedim.''
''Sıkıntı yok, sen işine dönebilirsin.''
''Emredersiniz efendim.''
Kadın önümde tekrardan eğildi ve mutfağa doğru ilerledi. Bende ceketi alıp odadan çıktım ve dış kapıya doğru ilerledim. Korumalrdan birisi bana kapıyı açtı ve bende dışarıya çıktım. Bahçeden çıktıktan sonra kapının önünde beni bekleyen arabaya bindim ve şirkete doğru ilerledim...
FELİX POV:
------------------Hyunjin'nin evden çıktığını duyduğun gibi aşağıya indim. 5 gündür odadam da öyle duruyorum canım çok sıkılıyordu. Aşağı indiğimde hizmetliler kapıları pencereleri açıyodu çünkü aşağısı buram buram Hyunjin'nin fermonu kokuyordu. Fermonu çok ağır bi kokuyo sahipti. İnsanın boğazını yakacak bi derecedeydi. Hyunjin'nin çalışanlarının hepsi mühürlüydü sanırım yoksa onlarda bu kokudan dolayı aşağıda duramazlardı.
(Evli oldukları için diğerleri bu kokudan rahatsız olmuyorlar.)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAFYA HWAGN (DÜZENLENİYOR)
SonstigesDelikanlı Hwagn 18 yaşında Felix adında genç bir çocuğa aşık olur ve aşkını kendi içinde büyütür. Ama artık dayanamadığı için çocuğu yanına alır. Kim bilebilirdi ki bu aşkın sonunun böyle bitebileceğini... .Kitabın bütün hakları kendi şahsıma aittir...