Keyifli okumalar diliyorum★
Oy ve yorumlarımızı eksik etmeyelim lütfen♥︎
TW: in₺ihar (lütfen etkilenecek olan varsa okumasın)
———Yatağımın yanında bulunan komodinin üstündeki takvimde işaretli olan tarihe bakıp sonunda her şeyi bitirmek üzere belirlediğim o gün geldiği için yüzümde acı bir gülümseme belirmişti.
Yattığım yerde hafifçe doğrularak açılan kapıdan giren doktor ve yanındaki hemşireye baktım.
"Kendini nasıl hissediyorsun Minho?" diyerek önlüğünün cebindeki küçük not defterini ve kalemi çıkarmıştı.
"Mutluyum."
"Mutlusun." diyerek not defterine bir şeyler karalamıştı. "Neden mutlu olduğunu söyleyebilir misin peki bana?" diye sormuştu not defterinden kaldırdığı gözlerini bana çevirdikten sonra.
"Mutluyum çünkü artık buradan kurtuluyorum."
Gözü birkaç saniye arkamda duran takvime kaymış ve ardından hemen bana çevirip "Takvimine bile işaretlemişsin, o kadar mı sevmiyorsun burayı?" diye sormuştu.
"Evet. Sevmiyorum."
"Tamam.. yalnız seni bugün değil yarın taburcu edeceğiz. Yani bir gün daha buradasın haberin olsun. Yarın ailen gelip seni alacak ve buradan ayrılabileceksin." demiş ve not defteriyle kalemini önlüğünün cebine geri koyduktan sonra arkasını dönüp uzaklaşmış ve odadan çıkmıştı.
Hemşire koluma takılı olan bitmiş serumu çıkarmış ve o da odadan çıkmıştı.
Yatağa uzanarak hafif hafif kararmaya başlamış olan havaya baktım açık pencereden.
Az kalmıştı...
Yanımdaki komidinin çekmecesinde sakladığım fotoğrafı çıkarmış ve hava iyice kararana kadar ona bakmıştım.
Oda artık fotoğrafı göremeyeceğim kadar karardığında elimdeki fotoğrafı komodinin üstüne bırakıp yataktan kalktım. Odanın kapısına yaklaşıp kapının üstündeki küçük camdan etrafı kontrol ettim son bir kez ve kimsenin olmadığına kanaat getirince yavaşça kapıyı aralayıp merdivenlere yöneldim.
Bu uzun, bitmek bilmeyen merdivenleri son kez çıkışımdı.
Sonunda çatı katına ulaştığımda derin bir nefes alıp açık kapıdan dışarı çıktım. Yüzüme vuran serin rüzgar biraz rahatlamış hissetmeme sebep olurken zaman kaybetmeden eskiden Jisung ile oturduğumuz basamağa yaklaştım.
Basamağa oturup Jisung ile yaptığımız gibi yıldızları izledim bir süre.
Yıldızlara dalmış otururken birden kayan yıldızla gözlerimi daldığım yerden ayırdım ve gözlerimi kapatarak bir dilek diledim içimden.
Lütfen Jisung neredeyse oraya gideyim. Hangi dünyada olduğu farketmez, sadece Jisung'un olduğu yere gitmek istiyorum.
Gözlerimi açtım ve artık buraya yapmaya geldiğim şeyi yapma zamanının geldiğine karar vererek oturduğum yerden kalktım.
Son bir kez kafamı yıldızlara çevirdim ve "Belki gökyüzündeki yıldızların sayısı kadar uzun yaşayamadın ama artık o çok sevdiğim milyarlarca yıldızın arasında en parlağı sensin güzel sevgilim. Bekle beni Jisung'um, birazdan yanında olacağım." diye fısıldadıktan sonra yüzüme çarpan rüzgar ile yüksek binanın tepesinden aşağı bıraktım kendimi.
25 Ekim 2023
———
Bitti mi BİTMEDİ!
Beklemede kalın son bir bölüm daha gelecek:)
Umarım beğenmişsinizdir<3
Bir sonraki bölümde görüşmek üzere★
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Starry Night | Minsung ✓
FanfictionO yıldızlı gecede Lee Minho ölmek istiyordu, Han Jisung ise yaşamak...