𝗌𝗁𝗎𝗍 𝗎𝗉 𝖻𝖺𝖻𝗒 | 𝗷𝗮𝘀𝘂𝗸𝗲

𝗲𝗽𝗶𝘀𝗼𝗱𝗲 𝘁𝘄𝗲𝗻𝘁𝘆 𝗼𝗻𝗲

Sunghoon'dan

Sabah kahvaltıyı yaptıktan sonra Jake eve dönmemiz için ısrar etti. Önce istemedim ama sonra bir şekilde ikna etti işte. Şimdi de inmek için hazırlanıyoruz.

"Emin misiniz ya? Ya cidden aldattıysa."-Won

"Kes sesini Jungwon?!"-Jake

Jake bir anda çok yükseldiğini anlayınca özür diledi. Ve evden çıkıp aşağı inmeye başladık.

"Hiç yüzünü göresim yok Jakey. Gitmesek mi?"

"Yah kaç kere söyliycem daha. Dinlemek istiyorum Hoon. Lütfen. Onu senden daha uzun süredir tanıyorum biliyorsun. Eminim ki bir açıklaması vardır."

"Tamam o zaman sen gidip dinle. Ben gelmiyorum özür dilerim."

Diyip yukarı çıkmaya başladım. Arkamdan bağırdı ama benimle yukarı çıkmadı. Şahsen görünen köy kılavuz istemez bence o yüzden dinlemek falan istemiyorum. Hem açıklama şansı vardı ama yapmadı.

Jake'ten

Of ya. Hoon yukarı çıkınca bende olduğum yerde kaldım. Biraz soluklanıp aşağı inmeye devam ettim. Kapının önüne geldiğimde elimi kaldırıp iki kere tıklattım.

Kapı anında açılınca şok geçirdim. Daha Jayin yüzünü bile göremeden resmen üstüme atlayarak sarıldı.

Karşılık vermedim ama biraz öyle kalıp geri çekildi. Sonra da yüzüme bile bakmadan içeri geçti. Bende anın şokuyla bir kaç saniye kapıda bekleyip sonradan içeri girip kapıyı kapattım.

İçeri geçince anca yüzünü inceleyebildim. Gözleri o kadar kızarmıştı ki bir an kendimi kötü hissettim.

Oturduğu yerden kafasını kaldırıp bana baktı. Ben hala oturmuyordum. Sadece önünde dikiliyordum.

"Nerdeydin Jake? Hoon nerde?"

"Nerede olduğumuzun bir önemi yok Jay. Geldim işte. Hoon seni görmek istemedi."

"Beni görmek istemedi mi? Neyse tamam. Normal, anlıyorum."

Kafasını yere eğip yutkundu.

"İyi misin Jongseong. Seni daha önce hiç böyle görmedim biliyorsun. Üzülüyorum. Anlat hadi. Ben seni dinliyorum."

Yanına oturup elimi sırtında gezdirdim. Bir damla daha yaş döküldü gözlerinden, sonra da burnunu çekti.

"Sizi böyle aptalca bir şekilde üzdüğüm için kendimden nefret ediyorum Jake. Özür dilerim."

"Şşşşhhh Jay. Bana bak."

Elimle kafasını kendime çevirdim ve parmaklarımla göz yaşlarını sildim.

"Dinliyorum bebeğim. Madem üzüldün. Al hadi acımı."

Son bir kez burnunu çekip anlatmaya başladı.

Başlıycaktı aslında... Çünkü kapı çaldı. Bende Sunghoondur diye kendim açmak istedim. Kapıya doğru ilerledim ve açtım. Ama gördüğüm kişiyle şok geçirdim.

ÇÜNKÜ GELEN KİŞİ LEE HEESEUNGTU.

Yüzüne bile bakmadan direkt Jayin yanına döndüm ve önünde dikildim.

"Bu ne demek şimdi Jay? Neden geldi buraya?"

"Ne-"-Jay

"Ona kızma Jake. Ben kendim geldim. Anlatmasına yardımcı olmak için. Çoğu benim yüzümden oldu çünkü. Oturur musun lütfen. Ben sana kendi görüşümden anlatmak istiyorum. Sonra sen Jay'i dinlersin."-Hee