1- Nereye Dustum amk

805 44 100
                                    

Selamlar açılış konuşmasıııı

Olayları hızlı geliştiricem fazla uzun ve sıkıcı olmasını istemiyorum

Bu arada ilk ficim degil ama ilk ficim gibi de dusunulebilir isinma fici diyelim o yuzden ilk bolumleri kendim de begenmedim fakat ilerki bolumlerde duzeliyor yani okumaya devam ederseniz sevinirim🏋️🏋️

Iyi okumalarrr


-

Babama benimle gelmemesi için çok fazla ısrar ettim fakat ikna olmadı. Neymiş, burası bilmediğim bir şehirmiş, yolu bilmiyormuşum, bilmediğim bir şehirde sabahın 7'sinde başıma her şey gelebilirmiş. Sadece okula gidiyorum, bu saatte herkes okula gidiyor, sokakta torbacıların cirit attığı saat değil yani. Üstelik navigasyon denen bir şey var. Babamın benimle okula gelmesi çok utanç verici.

Giriş kattaki kat planlamasından sınıfımı aradım. Birinci kat. Sınıfıma girdiğimde içeride yalnızca iki-üç kişi vardı. Erken gelmiş olmalıydım.

"Hangi sıra boş acaba?"

Gözlüklü çocuğun gösterdiği sıraya yerleştim. Daha sonra kendisine dönüp hafif bir gülümsemeyle teşekkür edip günaydınladım. Pek sohbet etmeye çalışmadılar, ben de istemiyordum zaten. Böyle bir şey için fazla çekingenim.

Yaklaşık on dakika sonra öğrenciler çoktan çoğalmıştı bile. Hepsi beni inceliyordu. Kimisi fazla güzel olduğumdan, kimisi ise muhtemelen zengin züppenin teki olduğumdan bahsediyordu. Metropolden başka bir şehire geçtiyseniz insanlar böyle düşünür. Alışabileceğim bir şey.

Öğretmenin sınıfa girmesiyle bütün sınıf dikkatini üzerimden çekti. Ayağa kalkıp öğretmeni selamladılar. Kısa bir günaydın faslından sonra dikkatler tekrar üzerime çekildi. Dersin öğretmeni aynı zamanda sınıf hocamızdı. Tahtaya çıkıp kendimi tanıtmamı istedi.

"Merhaba. Adım Choi Beomgyu. Memnun oldum."

Başka ne diyeceğimi bilemeyip öylece dikilirken öğretmen birkaç şey daha söylememi istedi. Bilmeleri gerekmeyen şeyler fakat ilk günümden gerginlik çıkarmak istemedim.

"Seulden geliyorum. Babamın işi için taşındık."

"Gayet güzel Beomgyu. Tanıştığımıza memnun olduk. Yerine geçebilirsin. Çocuklar, yeni arkadaşınızla iyi geçinin. Beomgyu, okul açılalı iki hafta oldu. Hocaların konularda ilerlemiştir. Arkadaşlarından notları istemeyi unutma."

Başımı sallayarak onayladım. Öğretmen dersini anlatmaya geçti. Matematik, kombinasyon. Seuldeki okulumda bu konuyu bir hafta önce bitirmiştik fakat hiçbir dersi doğru dürüst dinlememiştim ne de olsa taşınacağız diyerek. Tenefüsler de dahil iki hafta boyunca uyumuştum. Geçireceğim notları düşününce keşke öyle yapmasaydım diyorum tabi.

Hocanın tahtaya kötü yazısı ve silik kalemiyle yazdığı soruyu defterime geçirirken sağ taraftan gelen gürültü ile yerimden sıçradım. Kalem kayınca yazdığım kısımların üzerine koyu bir çizgi attı. Günün ilk ofsaytı. Defterlerim düzenli olmazsa sonsuza kadar ders çalışamayacakmışım gibi bir takıntım var. Sinirle kaşlarımı çatarak sesim geldiği yöne döndüm. Aptalın teki nefes nefese kapıda öğretmene bakıyordu. Bütün sınıf dikkatle ne yapacağını beklerken geç kaldığı için öğretmenden özür dileyip onay aldıktan sonra kapı girişindeki boş sıraya yerleşti. Çok sinir bozucu bir görünüşü vardı. Derse yetişmek için at kovalar gibi koştuğunu alnına yapışan saçlarından ve üzerine döke döke su içişinden anlayabilirdiniz. Tanrım, tam bir aptal gibi görünüyor.

TRAUMA // BeomjunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin