YARALIMIZ VAR...

91 73 14
                                    

|7-ci bölüm|

Ben geldimm.İyi okumalar dilerim

Yaralımız var...

BÜLBÜL

Selma geldiğini mesaj yazıp yolladığı anda yanına gitdim. Selma yine abartılı şekilde söze başladı  " Ooo Bülbül hanım bu ne güzellikdir be?! Şimdi ben kıskandım. Amman bu günde böyle olsun. Sen hep güzelsin canımın içi"   ben de göz devirmeden edemedim.
Söze başladım  "Hımm... İltifat olarak algılıyorum. İyiyim canım sen nasılsın?!"
{Arada laf atdım. Bakalım anlayacakmı🤔}  Selma " Ayy iyiyim. Sizde iyi olun canım..." sonra konuşa konuşa AVM-ye gitdik. Ben de Selma da birkaç parça kıyafet aldık. Selma Ateşle ilgili birkaç soru sordu ben de cevap verdim. Kafeye doğru giderken telefonuma baktım. Mesaj vardı Ateşden.

Ateş: Merhaba Güzelim. Nasılsın? Nerdesin?

Ayy öf be adamm. İndir yüreğime Ne de olsa ölmedik yaşıyoruz. 'Güzelim' dedi alıştım artık. Hemen yazdım.

Bülbül: Merhaba.İyiyim sen nasılsın. Alış veriş merkezindeyiz.

Ateş: İyi olmana sevindim. Ben de iyiyim. Kiminle gitdin?

Bülbül: Ben de iyi olmana sevindim. Selmayla geldik merkeze.

Ateş: Hımm... Anladım. O zaman seni tutmayam. Görüşürüz:)

Mesajlarımızı tekrardan okuyunca azcık ha azcık sırıtmışım. Selma beni dürtükleyimce anca toparladım kendimi. Kafeye geldik bir şeyler atışdırıp çıktık. Sokaklarımız ayrılma noktasında durup birbirimize sarıldık. Selma ters yöne giderken ben de önüme döndüm. Ara sokakların birinde kavga edenler vardı kenardan anlamak için sessizce  dinledim. [İç sesim: Ya Bülbül yoluna git. Kavga seni durdurmasın!]
Ama olmadı yönüme dönerken kavga olan yerden bir kız ya da genç kadın sesi duyuldu "İmdat! Yardım edin!" diye bağırıyordu. Evet elimde olan çantaları yere bıraktım. Ve polisi aradım. Birkaç dakika içinde siren seslerinin yaklaşdığını işitince hemen kıza yardıma koşdum. Kızın en az 20 yaşı olurdu. Sonra ben bağırmaya başladım
"Noluyor burda!Utanmıyormusunuz kıza taciz etmeye! Sapıklar! Allah sizin belanızı versin!..." konuşacakken sapıkların biri bana bıçak doğrultdu.
[O anki iç sesim: Ohaa. Abii bir durun yaa Bismillah! Hemende bıçak olma dı böyle. Ama sapık ya ne umrunda...]
Polisler  ''Elindeki bıçağı yere bırak ve ellerini kaldır'' dediler ve tam aksi durum yaşandı... Bana bıçağı doğrultan sapık bıçağı karnıma saplayıp geri çıkartdı ve kaçdı. Ben yere yığıldım ve ellerimi kanayan karnıma doğru  bastırdım. Gözlerimi kapatmak istiyordum ama genç kız başımın üzerinde ağlıyıp özür diliyor. Bana "Bir az sık dişini. Ambulans yolda. Lütfen kapatma gözlerini..."
Gözlerimi kapatmadan önce Ambulans'taydım. Çok soğuktu, sanki üzerime kar yağmış gibi hiss ediyordum.

•••

ATEŞ

Şirketdeydim ve sıkılıyordum. Bülbülü düşünüyordum ve, tam o sırada telefonum titredi.
Telefonumda:
" Güzelim kişisinden arama var... " diye yazıyordu. Bülbül arıyordu. Endişelendim ve hemen açdım. "Buyur güzelim noldu iyimisin? Bülbül?? "  tanımadığım biri konuşdu "Merhaba beyefendi. Ben sizi hastahaneden arıyorum. Bülbül hanımı ameliyyata aldık."  Ben affallamıştım
"Bülbülün durumu nasıl? İyimi? Hangi hasatahane? Neden ameliyyatda?"
Karşı ses konuşdu "Bülbül hanım yaralandı. Ve, durumu hakkında bir bilgi henüz yok." Ve hastahanenin yerini söyleyip telefonu kapatdı. Ben de hemen Kuzeyi aradım, açdı spze başlamasına izin vermeden konuşdum "Kuzey soru sormadan hemen benim arabanın yanına in bende geliyorum. Acilen!" Kuzey dediğim gibi sadece "Tamam" dedi.

İkimiz de birlikte arabanın yanına geldik. Yine soru soracakmış gibi duruyordu bende
"Otur! Çabuk ol!" Dedim. Arabayı çalıştırdım sormak istediği soruyu bildiğim için hemen söze başladım.
"Bak! Sakin ol tamam mı?" kafasını olumlu mânâdâ salladı ve devam etdim
"Bülbülü hastahaneye kaldırmışlar ve ameliyyata almışlar. Yaralanmış..." Kuzey bir anlık şoka girdi. Ben arka oturacakta açılmamış suyu ona uzatdım açıb içdi ve bana bakıb "Hangi hastahane? Hemen oraya sür!! Hızlı ol biraz!!!"  Hastahane şirkete yakın yerdeydi 5 dakika sonunda arabanı park edib içeri girdik. Bizi yönlendiren hemşireyle ameliyyathanenin önüne geldik. 30-40 dakika sonunda doktor ameliyyathaneden çıktı ve "Hastanın yakınları sizsiniz galiba?" Kuzey bir adım öne çıkıp "Evet ben abisiyim. Kardeşim nasıl iyimi?" Doktor "Henüz hiç bir şey diyemem. Ameliyyat esnasında zorlanmadık.Karın nahiyesine saplanan bıçak neyse ki, organlarına zarar vermemiş. Dikişle kapatdık. Her ihtimale karşı kardeşinizi yoğun bakımına alacağız.İlerleyen saatlarde yada yarın uyansa normal odaya nakil edeceğiz." dedi. Ben "Peki. Ne zaman göre biliriz?" diye sordum doktor "Yoğun bakıma alalım. 1 saate uyanırsa göre bilirsiniz. Yada yarın." Teşekkür etdikten sonra doktor yanımızdan ayrıldı.

Kuzey zar zor çıkan sesiyle "Nasıl yani 'karnına saplanan bıçak?' Benim kardeşim, birtanem. Canımı kim bıçaklar? Neden bıçaklar? Aklım almıyor abi ya. Ben onun tek bir teline bile kıyamazken. Nasıl olurda onu bıçaklarlar? Adi herifler! Şerefsizler! Allahınızdan bulun. Aminn!" derken bana baktı ben de hala bu olayın şokundaydım. Kuzey bir daha vurguladı "AMİNN!" dedi ve ben irkildim tekrarca vurguladım "AMİN!AMİNN!" Kuzey önüne dönerken oturduğu yerden kalktı ve "Ateş ben Selmaya haber veriyorum. Sen burdasın değilmi?" Kafamı olumlu anlamda sallarken telefonunu kulağına götürüp koridorda kayb oldu. 15 dakika sonunda Kuzey yanında gözleri ağlamaktan kızarmış Selma geldi.

🍀

Evett arkadaşlar. 💫 Bu bölümüde sonuna geldik.
Ben size söylemişdim mi??

Söylemediysem söyleyeyim o zaman....

Siz benim güc kaynağım. Siz benim ilham kaynağım. Siz benim sevimli okuyucularımsınız. Ama hayalet okuyucu olmasanız inanın daha çok seviniyorum.

Şimdilik bu kadar 8-ci bölümde görüşürüz. &☆♡~~~

Kaderin oyunu/Tamamlandı✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin