Selma yine isyanda

272 101 55
                                    

/1-ci bölüm /

Selma ile Bülbül Selmanın isteyi üzerine Spor Salonuna gidiyolar. Selma yine bir şebeklik peşinde. Kim bilir bu sefer Bülbülü neler bekliyor.

(...)

Selma kahverengi kıvırcık saçlı 1,60 boylarında minyon, tatlı ama bir o kadar sert mizaçlı. Bülbülse onun aksine simsiyah, uzun gür saçları, deniz mavisi gözü, bebek gibi cilt, buz gibi bakan bir yüze sahip. Bülbül bakışlarını annesinden, 1,70 boyunu babasından almış. Selma ve Bülbül giyinme odasına gidib giyiniyolar. İlk önce Bülbül giyinip, çıkıyo. Bülbül makyaja önem vermediyi için çabuk bitirdi. Selmaysa tahmin edin, Evett maalesef hala aynada takılı kaldı.

(...)

BÜLBÜL:
- "Hadi ama bir az spor yapacakdık sadece, ne diye saatlerdir aynayla bakışıyorsun ki?! Anlamadım gitti. Selma geliyomusun, yoksa ben gidiyimmi?"
SELMA:
- "Tamam geliyorum, patlama! Napiyim yaa doyamıyorum kendime bakmaya. Bak bee dünya güzeli kankaya sahipken hep bi dırdır, hep bi oflama, nedense isyanı hiç demiyorum bak. Hayret bi şey yaa".
{Bülbül zayıf bi kahkaha atdı}

(...)

Nihayet,
Selma ile Bülbül spor salonuna giriyolar.
Selma çıkmadan hocayı aramışdı, lakin görünürde hala yok. 1 saatin ardından Selma oturduğu yerden kalkıyor.
{Haydi bakalım başlıyoruz}

(...)

Selma sinirli bir şekilde:
- "Hayy ben sizin spor salonunuzun, hocanızın ....... ne bileyim abii yaa. Sövdüm gitti".
BÜLBÜL:
- "Tamam yaa bırak bağırma, gel gidelim, ya da ara hocayı belki işi vardır, belki gecikmişdir. Hemen isyana baş vurma!"
SELMA: üzgün bi şekilde,ayağını yere vurarak(bi nevi tepinerek:)
- "Niye yaa?? Ben ne kadar ödedim buraya haberin varmı senin? Hem ben buraya spor yapmaya"... o an Selma yaptığı hatayı anlayıp, kıkırdıyor.
-"Yani şey ben aslında buradakileri,(bu arada
burada kast etdiyi kaslı erkekler ah Selma ah kuzum akıllanmıyor) görmeye ve fotoğraf çekmeye gelmişdim".

(...)

{yine bağırdığının farkında değil belli} her kes onlara bakarken, Selma daha çok bağırıyor; "Ne var hiç güzel bir kadın görmedinizmi?! insan görmemiş görgüsüz davarlar! Nolcak¡!" 

(....)

BÜLBÜL:
-"Bağırma Selma". diye fısıldıyor.
Ateş bu olanları görüp, can sıkıntısıyla onlara yaklaşıyor ve Bülbül ayağa kalkıp Ateş'i hoca sanıyor. Dik ve sert bir sesle; "özür dilerim hoca, ama Selma haklı".
Ateş kaşlarını çatıyor sonra ise; "Hadi ya". "Neyse, ben hoca filan değilim. Sadece ses yüzünden geldim". arkadan Kuzey şaşkın vaziyyetde; "Bülbül?!... Selma?... Ne ara yaa? Abi ne ara spora başladınız? Tamam, Selma biraz kilolu, milolu ama?? "
BÜLBÜL:
-"Abii!" diye dişlerinin arasından tıslıyor.
- " Biz buraya spor yapmaya geldik. Boş ver ben sana sonra evde anlatırım." Ateşe bakıp:
-" Bitti, tiyatro.Çekilirmisin?!" sert bir sesle uyarıyor.
Selmaya bakıp ; " GELİYORMUSUN, GİDİYİMMİ?"
Selma isyankar bir sesle;
-" Bu iki oldu. Ne diye tehtid ediyosun ki??" Ateşe bakıb sırıtıyor, sonra Bülbülün peşinden çıkıyor.

Kaderin oyunu/Tamamlandı✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin