0.3

10 3 0
                                    


Çağrı bizim evden gideli nerdeyse 2 hafta olmuştu kocaman iki hafta içinde ne serap teyze bize gelmişti ne annem onunla konuşmuştu.

"Aleda" annemin beni çağırdığını duyunca telefonu yatağa bırakıp aşağıya indim

"Efendim" dedim

"Akşam ben yokum Seraplara gideceğim" yine mi Seraplar canıma tak etmişti şu Seraplar

"Kaçta gelirsin" dedim elime su bardağını alıp sürahiye uzandım

"Orda kalmayı düşünüyorum senin için sıkıntı yoksa" bardak elimden tere düştü korkuyla yerimden sıçradım annem yanıma geldi

"İyi misin" beni kolumdan tutub kenara çekti camları toplamaya başladı

"Gide bilirsin ben zaten alıştım yalnız kalmaya" alaycı tavırla gülümsedim

"Aleda yapma böyle istersen hem Çağrıyı çağırırım seni bir yerlere götürür"  dedi

"İstemiyorum Çağrıyı falan evde yalnız kalırım daha iyi"

Elindeki mendili masaya bırakıp telefonunu eline aldı bir iki şeye dokunup telefonu kulağına götürdü.

Mutfağı terk ettim kaç gündür dışarıya çıkmıyorsun telefonumu cebime koyup evden dışarı çıktım.

Havayı solup yürümeye başladım bugün acaba başıma neler gelecek.

Tam parka doğru gidecekken telefonum çalmasıyla cebimden çıkardım kulağıma götürdüm

"Alo" dedim arayan annemdi

"Kızım eve gele bilirmisin ben çıkacağım anahtarım yok, gel sen kapat hem" duraksadı

"Hem ne anne?" Yolumu eve doğru döndürdüm

"Çağrı gelecek akşam, itiraz istemiyorum yalnız kalmana göz yumamam"

"Ha yani elin oğluyla kalmama göz yumuyorsun değil mi anne" annemi artık anlayamıyordum sanki eskiden hen hiç çağrıyı tanımıyordum serap teyzenin oğlu olduğunu bilmiyordum, ama nedense annem o gün Çağrıyla beni yan yana gördüğünde beni nerdeyse onunla görüştürmek istiyor

"Aleda yeter eve gel" telefonu suratıma kapatmıştı evet canım annem telefonu suratıma kapatmıştı.

×××

Annem gideli 2 saat olmuştu ne Çağrı gelmişti nede kimse yapayalnız evde kalmıştım derken kapı çalmasıyla irkildim.

Ayağa kalktım kapıya yöneldim. Birden kalktığım için baş dönmesi yaşamıştım. Ayakta kalmaya çalışarak kapıyı açtım karşımda duran

Çağrıya baktım yeşilimsi ve kahverengi gözleriyle beni süzdü.

"Hoşgeldin" dedim

"Hoş bulmak isterim"

"Bulmayacaksan neden geldin" içeri geçtim gelmesi için elimi uzattım

"Sakin ol Aleda prenses" Aleda prenses demişti bunu artık ikinci kez dediğine eminim.

İçeri geçip ikimizde aynı koltuğa oturduk.

"Annen söylemiştir neden geldiğimi" gözlerini bana çevirdi

"Evet, ee ne yapalım"

"Film izlesek daha makul olmaz mı"

"Olur tabi" gülümsedim o ise gülümsemedi artık alışmıştım sanırım.

Ayağa kalktım televizyonun kenarından bir film seçtim gelip Çağrının yanına oturdum film açılması uzundu.

"Duygusal filme benziyor" dönüp yine bana baktı

"Yani?" Diye sordum

"Ağlayacak mısın" diyince bende ona baktım gözüne odaklandım

"Neden ağlayayım ki" dedim

"Bilmem normalde kızlar duygusal sahnelerde ağlar yani o yüzden dedim" derin nefes alıp verdi

"Ben senin o tanıdığın kızlara benzemem" Ona yaklaştım

"Benim tanıdığım kız yok Aleda"

"İyi"

"Hiç mi ağlamazsın Aleda"  yüzüme yaklaştı

"Hiç ağlamam Çağrı" bende yaklaştım

Çağrı'ya Aleda'yla gidiyordum anladınız herhalde ne demek istediğimi

"Film başladı" geri çekildi bende çekildim filme odaklandım.

Çağrı'ya asla ağlamam demiştim ama ben duygusal biriyim gerçekten her dakika ağlaya bilirim depresyona bile gire bilirim.

Kız babasıyla kavga ediyordu ve birden babası ona sarılmıştı başından öpmüştü gözüm dolmuştu sadece. Sadece diyorum..

Ama bu sadece kızın anısıydı babasının mezarının başında anısı aklına geliyordu. Evet burada gözümden bir damla yaş düştü, burnumu çekince Çağrı bana baktı ona bakmak istemiyordum bakarsam ağlaya bilirdim.

"Aleda" sesi biraz hüzünlü çıkmıştı

"Ağlamıyorum" anlamıştı inkar etsem bile sesim bile titremişti

"Gel" kolunu bana açmıştı sarılmak için sanırım şuan sarılmaya çok ihtiyacım vardı kim olduğu umrumda bile değildi yanına geldim sarıldım, açmış olduğu kollarını belime doladı.

"Küçük kız çocuğu gibisin" başımı kaldırıp ona baktım

"Sende küçük erkek çocuğu" burnumu çekip konuştum

"Ben senden büyüğüm" tek kaşımı havaya kaldırdım

"Allah Allah bence aynı yaştayız" dedim

"4 yaş var aramızda" dedi

"Yaşımı nerden biliyorsun diyeceğim ama annem söylemiştir"

"Evet" solukla konuştu

"Benim için yaşın bir önemi yok aslında küçükte ola bilir büyükte" dedi

"Evlenecekmişiz gibi konuşuyorsun" dedim gözlerini kıstı bana baktı

"Evlenmeyecek miyiz?" Sordu

"Ne alaka şimdi" dedim

"Bilmem annemle senin annen bizi evlendirmek için çabalıyor" diyince şaşkınlıkla ona baktım

"Nasıl" dedim

"İşte öyle"

"Ben serap teyze benim kaynanam olmasını istemiyorum"

"Tek sorun annemin kaynanan olmasını istememen mi" diyince üst dudağımı kıvırdım

"Nasıl yani"

"Yani benim kocan olmamı istiyorsun ama sadece onun kaynanan olmasını istemiyorsun"

Ondan ayrıldım konuştum

"Konuyu kapatalım bence" dedim

Film izlemeye devam ettik ara ara Çağrı bana, bende ona bakıyordum.

Aşk denilmezde hoşlantı ola bilir..

Onu nedense kendime aşık etmek istiyordum, beni sevsin bana aşık olsun istiyorum ve yapacağımda

Bana aşık olacaksın Çağrı Ekici
Ve senin yüzünü gülümseteceğim

Gece'nin bir yarısı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin