Gördüğüm şey,kalbine bıçak saplanmış bir kâhyaydı.Bir şey olmamış gibi davranıyordum ama içten içe çok korkmuştum.Eğildim ve şah damarına baktım.Atmayacağını biliyordum.Evet,atmıyordu ve sıcaktı yani yeni öldürülmüştü.Ne yapacağımı düşünerek kafamı kaldırdım.Balo mekanının çıkış kapısında baştan aşağı simsiyah giyinimli bir silüet duruyordu.Kafasını çevirdiğinde göz göze geldik.Siyah maskesinden ve kapüşonundan onu tanıyamadım.Beni gördüğünde koşarak balo mekanını terk etti.Yerimden kalkarak peşinden koşturmaya başladım.Sarayın kapısına doğru koşuyordu.Peşinde de ben."Hey,dur!" Diye yüksek sesle bağırdım.Ama duymamazlıktan geliyordu ve adımları hızlanıyordu.Sarayın içi davetlilerle doluydu.Bildiğim tek bir şey var,onu yakalayacağım!
