Hepinize merhabalar!
Bu bu hesaptaki ilk kitabım. Bu hesapta yayınlamayı düşündüğümüz iki kitabım var ama sonrasında duruma göre artabilir veya azalabilir.
Hepinizin saygılı olmasını bekliyor ve sevginizi kazanabilmeyi umuyorum...
Bu kadar konuştuğum yeter şimdi 1.bölüme yani en çok bilgi verecek olan bölümlerden olan bu bölüme geçebilirsiniz.
Her ne kadar Yunan mitolojisinin üzerinden geçse de her an bunu ve adları değisiterek hikayeyi değiştirebilirim neden diye sorarsanız bu kitabın bir Yunan mitolojisi kitabı olmasını istemiyorum.
Özellikle çok bilinen Zeus, Hades, Athena, Afrodit vesaire vesaire yani onlardan çok bahsetmeyeceği hatta mümkünse hiç bahsetmeyeceğim.
Bu hikayeye ilgili bir şey daha söyleyeceğim yazdığım pek çok efsaneyi internetten bulabilirsiniz çünkü ben de araştırma yaparak yazıyorum ama bazı yerleri kendime göre değiştireceğim. En önemi kısım ise bu hikaye'nin başrolünü sıfırdan yaratacağım.
Kısaca mitolojide bu kitabım başrolü aslında yok ama onun dışındaki yazdığım çoğu efsane gerçekten yazmaktadır. Umarım kendimi anlatabilmişimdir.
~~~
Efsanelerinden bahsedelim biraz. İster misiniz?
Güzel Tanrıça Khione...
Yunan mitolojisinde adı çok bilinmese de oldukça güzel ve üzücü bir hikâyesi bulunan Khione, kar tanrıçası olarak bilinir. Kuzey rüzgârı ve kışının tanrısı Boreas ile ölümlü Atina Prensesi Orithyia'nın kızıdır. Bu sayede de ölümsüz bir tanrıçaya dönüşmüştür.
Khione "kar" anlamına geliyor. Bu nedenle kendisinden "Kar Tanrıçası" olarak bahsedilir mitolojide. Rivayet odur ki Khione her kızdığında her öfkelendiğinde veya her üzüldüğünde kar yağarmış.
Bu rivayetlere göre Pheme yani söylenti ve dedikodu Tanrıçası'nın söylediklerine göre Khione genelde bencil ve kibirli olmasıyla tanınır. Kar tanrıçası olmasından anlaşılacağı gibi hem karakter açısından hem de vücut ısısı bakımından oldukça soğuk bir duruşa sahiptir. Denilene göre ona yaklaşıldığında bu soğukluk tam anlamıyla hissedilebilir.
Acıklı hikayesini de sizlerle paylaşmayı çok isterim.
En büyük arzusu sonsuz güce sahip olmaktır. Diğer tanrılara karşı dahi kıskançlık duyar. Öyle ki babasını bile alt edip kendisi Kuzey Rüzgarı Tanrıçası olmak ister. Bununla da kalmayıp 12 Olimposluların da yerini almayı umut eder. Bu arzuları ise en az 12 Olimposlular kadar güçlü olduğuna veya onlardan bile çok daha büyük bir güce sahibi olduğuna inanmasından kaynaklanır.
Bütün güce sahip olmak için neredeyse her şeyi yapmaya hazırdır. Bencildir ve içini hırs bürümüştür.
Khione'nin aşk hayatı da bir o kadar karmaşıktır. Aslında ona kalbini veren birçok erkek olmasına rağmen o sonsuz güce ulaşma arzusundan vazgeçmeyip hepsini reddeder; lâkin tanrıçanın büyük bir istisnası vardır.
José Antonio Pérez adında genç bir Kral ile tanışır. Bir ölümlü ile. Bu ölümlüye aşık olur ve kendini durduramaz. Aşkı hırsından önce gelir ve o ölümlüden bir çocuk sahibi olur.
Çocuğun onun için bir engel bir başarısızlık oldğunu düşünen Khione çocugun bir ölümlü olduğunu düşünür ve hayatının son bulması için onu denize bırakır.
Ama çocuk bir ölümlü değildir her şeyin aksine bir melez bile değildir. Gücünün hepsini annesinden almış bir Tanrıçadır.
Hırsı yüzünden yeraltına fazlası ile uzun süreliğine sürgüne gönderilen Khione'ın güçleri azalmaya başlar.
Çünkü kızı büyüyordur ve güçleri ona geçiyordur.
Genç Kar Tanrıçası gücünü ve kim oldğunu bilmediği için büyük bir tehlikedir. En ufak bir hatasında bütün doğaüstü dünya deşifre olabilir...
En tehlikli kısım ise Khione dışında kimse bu kızın varlığından haberdar değildir ve o da sürgündedir...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kar'ın Kızı
FantasyBir gün Kar'ın çocuğu kaybolur. Ardından bu sebeple yapılan bir hatayla bütün büyülü dünya deşifre olur... Kapak Tasarımı: @karenicty