arabella // taekook // omegaverse // texting

14-show you what devotion is, deeper than the ocean is

seven - jungkook

Kontrol edemedim😔
...

Sıcak, titrek nefesini dudaklarında hissediyordu Jungkook. Vücudunu nasıl kastığını, kendini sıktığını görebiliyordu karşısındaki bedenin.

Tek kelime etmedi, bunun yerine yeniden öptü Omegayı, ardından bir defa daha, bu küçük buseleri dudağına bıraktıktan sonra sertçe kavradı dudaklarını. Taehyung'un ağzının içine inledi bununla.

Bütün vücudu normalden fazla tepki veriyordu onun her dokunuşuna. Bacaklarını alfanın beline doladı yoğun öpüşmenin içinde kaybolurken.

Taehyung'un Dudakları boynuna indiğinde kafasını geriye atarak ona geniş bir alan açtı.Vücudu uyuşuyor gibiydi Jungkook'un, güneyleri alev alevdi. Sabırsızlıkla kıpırdandı, "Acele edin ne olur..." diye sızlandı sonra.

Taehyung hırıltılı bir ses çıkardı önce, zaman kaybetmeden omeganın üzerindeki bol tişörtü çıkardı. Sonra kendi üzerindeki ceketten kurtuldu. Jungkook'un her bir yanına çekinmeden dişlerini geçiriyordu.

Elleri olanca sinsiliği ile kucağında eriyen bedenin iç çamaşırına sızmış, ıslanan deliğini bulmuştu.

İzin almak istercesine yüzüne baktığında hızlı bir onay aldı. Zarif parmaklarından birini Jumgkook'un içine çok azıcık ilerlettiğinde tıslayarak yüzünü hala gömleğin örttüğü göğsüne gömdü Omega.

Taehyung bir yandan izlerini bırakıp bir yandan ıslak delikle ilgilenirken Jungkook da titreyen parmaklarıyla önce kravatını gevşetti,sonra gömleğinin düğmelerini açmaya başladı bir bir.

Ona yardımcı olarak gömleğini çıkarıp attı Taehyung da. Çıplak, sert üst vücudunda büyük bir hayranlıkla gezdirdi ellerini Jungkook. Şortu da Taehyung tarafından çıkarıldığında serbest kalan penisiyle ufak bir inilti bıraktı Omega.

Nefes nefese kalmıştı her ikisi de, Taehyung ellerini onun iki yanıma koymuş, öylece şekilli bedenine bakıyordu asistanının.

Onu hiç beklemediği bir anda karnının üzerine gelecek şekilde çevirdi. Jungkook neye uğradığını şaşırırken dudaklarını kalça arasında hissetmesi ile kafasını yastığına gömmesi bir oldu. Belinin daha çok içe göçmesini sağlayarak kalçalarını da iyice çıkıklaştırarak salladı. Alfanın inleyerek daha çok deliğine gömülmesini sağladı bu.

Dili, dudakları zevkten dört köşe olan bedende harikalar yaratırken elini ilgi için yanıp tutuşan alete sardığında Jungkook'un kafasının içinde havai fişekler patladı.

Taehyung hırsla tekrar sırtüstü çevirdi onu çevik bir hareketle. Her şey o kadar uçtu ki harika hissediyordu kızgınlıktaki Omega. Taehyung da ona yan bir gülüş sunarak dudaklarını bu sefer aletine yerleştirdi, iki parmağını da içine yolladı. Başını yastığa daha çok yasladı Jungkook, alt bedeniyle meşgul olan bedenin kafasını daha çok bastırdı kendine.

Sona yaklaştığını anladığında kocaman oldu gözleri, kafasını kaldırarak aceleyle konuştum.

"Bay Kim! Geleceğim!"

Onu uzaklaştırmaya çalışsa da başarılı olamadı, kasılarak iniltiler eşliğinde gelmişti bile.

Zirvenin sarhoşluğundan kurtulduğunda nefes nefese doğrularak ona baktı Jungkook.

Ağzının kenarından taşan, ona ait sıvısını elinin tersiyle siliyordu.

Jungkook karşısındaki görüntüyle bacaklarını birbirine bastırdı, ağzından kaçacak sesleri engellemek amacıyla alt dudağını ısırdı. Taehyung karşısında bir Yunan Tanrısından farksız, en günahkar haliyle duruyordu. Kendini yatağın dağılmış çarşafına sürtmekten geri koyamadı.