27-right where you left me

1.8K 186 18
                                    

[lana del rey - chemtrails over the country club ]


Kontrol edemedim😣


"Jungkook, ben sana aşık olmuşum."

Donup kalmıştı Jungkook, ağzını araladı ama konuşamadı. Neden sonra "Bunu da yanlışlıkla söylediniz şu sevgililik mevzusu gibi galiba. Sevişmek istiyorsanız böyle şeyler söylemenize gerek yok." diyerek göz devirdi, tüm alaycılığıyla kıkırdadı.

Taehyung onu ciddiye almayışına kaşlarını çattı, "Neyse siz exinize gidin de-"

"Jeon, ben ciddiyim. Lafı evirip çevirmeyeceğim. İnan bana." Kollarının pazı kısmından kavramıştı karşısındakini. Farkında olmadan sarsıyordu da hafifçe.

Jungkook seslice yutkunarak konuşmaya yeltendiğinde dudaklarına kapanan dudaklarla susmak zorunda kalmıştı. Kasılmış vücudu gevşemiş, kollarını Taehyung'un boynuna dolamıştı. Onun titreyen nefesini hissetmiş, içinin tatlı bir sızıyla ürperişine de mani olamamıştı.

Taehyung hasret kaldığı pembelikleri rahat bıraktığında ona iyice açılmış gözlerle ve şaşkınlıkla bakan Jungkook'a gülümsemişti hafifçe.

"Her seferinde bunu yapıyorsun!"

Sahte bir sinirle koluna vurmuştu Jungkook.

"Neyi? Ne yaptım yine?"

"Her gerici konuşmamızda lafları öperek ağzıma tıkıyorsun ve ben ne diyeceğimi unutuyorum!"

"Sen de hep o şekilli dudaklarını büzerek dikkatimi dağıtıyorsun, bir şey diyor muyum?"

Jungkook kıkırtısını tutamamıştı. Taehyung iç çekmişti özlediği sesi duyduğunda.

"Kafamı çok karıştırıyorsun, bir yaptığın diğerine uymuyor. Ne istediğini bilmiyor gibisin Taehyung. İçeride, içeride eski, belki de yeni sevgilin bekliyor, sen bana ilan-ı aşk yapıyorsun. İnanmalı mıyım sana?"

"Bak, ben Jaesung'la birlikte değilim. Sadece, onun ben hariç kimsenin bilmesini istemediği şeyler var. Eski zamanlar hatrına yardımcı oluyorum."

Jungkook kollarını önünde bağlamış, tek kaşını kaldırmıştı.

"Eski günlerin hatrına demek. Çok mu seviyordun onu? Kaç yıl birlikteydiniz? Neden ayrıldınız?"

Taehyung üstündeki takımın ceketiyle titreyen ama üşüdüğünü kollarını kendine sararak saklamaya çalışan bedeni fark ettiğinde sırf gömleğiyle kalmayı umursamadan ceketini çıkarıp onun omuzlarına yerleştirmişti. Kaşlarını anlamazlıkla çatan Jungkook'a "Sıcak bir şeyler içerken bunları konuşalım bence." dedi.

Jungkook onun ani centilmenliğine, sıcak bir şeyler içme teklifine oldukça şaşırmıştı.

"Ama davet? Jaesung Bey?"

"Sikmişim daveti, hadi donuyorum." diyerek Jungkook'u elinden tutup arabasına ilerlemeye başlamıştı.

"Sen Kim Taehyung'un şeytani, dur, melek ikizi misin?"

"Ne?"

Jungkook avuçları arasındaki sıcak çikolatanın ve şöminenin sıcaklığıyla iyice mayışmış hissediyordu.

"Yani koskoca Kim Taehyung'a gecenin köründe sıcak çikolata yaptırdım, üşümek pahasını ceketini verdi. Hiç sen değilsin bu."

"O kadar mı kötüydüm?" Gülümseyerek yudumlamıştı dumanı tüten içeceği.

"Aslında, kendimi sana kaptırmamak için çok sıktım. Zaten yarattığı duvarları içine hapsolan biriyim, eh, bir de tuğlalar eklemiş oldum bu duvara."

arabella // taekook // omegaverse // textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin