LUHAN
Eve geldiğimde ev boştu. Annem işe gitmişti ama min hee..? Belkide arkadaşlarıyla buluşmuştur..neyse evin boş olmasi iyidi. Hemen yukarı çıktım ve üstümu değiştirip yatağa uzandim ve düşünmeye başladım..sanırım iyi yapmıştım. Sehun gerçekten mutlu görünüyordu ama tek anlamadigim şey neden ailesine söylemesi gerekiyordu bunu..yoksa ailesi biliyor muydu? Ama nasıl? Hayır hayır başka birşeydir ama başka ne olabilir ki..? Bence ona sormaliydim. Hemen telefonu aldım ve Sehun'u aradım...
-"Alo. Luhan?"
-"E-evet..ne yapıyorsun?"
-"Evden çıktım bi kafeye gidecektim."
-"Hmm..iyi."
-".....?"
-"Ben şey soracaktım..ailenle ne konuştun yani benimle ne alakası var?"
-"Ah bu biraz uzun bir hikaye ama sorun yok."
-"Bilmek istiyorum sehun!"
-"O zaman seni almaya geliyorum beraber bir kafeye gideriz ve bende anlatırım."
-"Gelmeli miyim??"
-"Luhan! Lütfen şunu yüzüme vurup durma! Kaç kere üzgün olduğumu söyledim. Lütfen devam etme buna.."
-"Peki peki bişey demedim. Ne zamana burda olursun?"
-"10 dakika. Çabuk hazırlan."
-"Peki." Telefonu kapattım ve hazırlanmaya başladım. Mutlu hissediyordum..sehun kendini affettirmeye çalışıyordu ve bunu sevmiştim. Üstümu degistirdikten sonra dışarıda beklemeye başlamıştım. Yine o siyah arabasıyla gelmişti..arabanın önünde hiç hareket etmeden durdugumu görünce arabadan inip yanıma geldi ve
-"Hey..Luhan. lütfen yapma böyle. Gerçekten Üzgünüm. Emin ol bundan sonra asla sana karşı yanlış birsey yapmayacağım..nedenini bilmiyorum ama senin üzülmen beni gerçekten çok kötü yaptı..o yüzden lütfen şimdi bana güven olur mu?"
-"Peki.."arabaya bindim ve kafeye gelene kadar ikimizde sessiz kaldık. Kafeye geldiğimizde bir masaya oturduk ve garsonun gelmesini bekledik. Garson geldiğinde
-:Hey sehun! Merhaba!"
-"Merhaba dostum. Biliyorsun herzamankinden."
-"Tabikide vazgeçilmez bubble tea!"
-"Haha evet! Sen ne istersin luhan?"
-"Umm..şey..Çilekli pasta alabilir miyim?"
-"Tabiki hemen geliyor!" Garson gittikten sonra Sehun'a döndüm ve
-"Eee anlat bakalım."
-"Aslında hersey babamin takıntısı yüzünden..babam bir şirketin başkanı ve beni sürekli kötü birsey yapmamam için uyarıyor..o da benim için değil kendi için eğer başkaları öğrenirse kendisi için kötü olurmus falan filan sadece kendi kariyerini düşünür ve ben ne zaman dışarı çıkma arkamdan hep adamlarını gönderirmiş ve ben bunu daha yeni öğrendim! Ve sana yaptığım şeyi öğrenince okula geldi onun üstüne mudur benim saçlarımı söyleyince iyice sinirlendi ve beni okuldan almaya karar verdi..ama ben bunu istemiyordum o yüzden ders notları yükseltme konusunda kesin söz verdim bu aralar gerçekten çok çalışıyorum ve onlarda bunun farkında o yüzden biraz sakinlesti ve sende beni affedince hemen onlara söylemek istedim..
-"Oh..anladım..yani iyi çocuk olmaya karar verdin ha?"
-"Ben zaten iyi çocuğum lu-"
-"Woah! Çilekli pastam! Teşekkürler!"
-Ne demek! Başka bir isteğiniz var mı?
-"Hayır yok. Teşekkürler." Garsonun gelmesiyle Sehun'un sözü yarıda kalmıştı ve sinirli duruyordu o yüzden bubble tea'yi ona doğru uzatıp aegyo yaparak
-"Sehun! Bubble tea!^^"
-"Hah..sen!!"
-"Ne var? Sen kötü çocuksun."
-"Değilim sadece eglenmeyi seviyorum luhan!"
-"Bende severim ama ben kötü değilim."
-"Luhan! Ben kötü değilim diyorum!!"
-"Hıhı bende kızım aslında."
-"Bak o olabilir işte. Aynı kıza benziyorsun zaten!"
-"Ne? No no no no!! Ben erkeksiyim! No no!!!"
-"Hahaha erkeksi? O zaman ben ne oluyorum? Double Double full best erkeksi?"
-"Hah! Kapa çeneni sivri çene!"
-"Geyik"
-"Bay ego"
-"Kız surat"
-"protez beyinli"
-"Luheeeeen!"
-"Sehunnieeeee!!"
-"Lulu"
-"Yah! Yeter bu kadar!"
-"Hahahaha peki Lulu!"
-"Hadi gidelim bay ego." hesabı ödedikten sonra dışarı çıktık
-"Sehun. Birileri bizi takip ediyor mu?"
-"Haha Hayır..artık beni takip etmicekler."
-"Oh sevindim."
-"Sevindin? ?"
-"Senin adına sevindim yani protez beyinli!"
-"Ohh..okay okay"
-"Haha iyi." O sırada telefonum çaldı arayan min hee'ydi
-"Alo"
-"Alo. Luhan nerdesin?!"
-"Dışarıdayim şimdi eve geliyorum."
-"Peki..merak ettiğim için aramıştım."
-"Peki sorun yo- ahhhh sehun!!!!
-"Lu-luhan iyi misin?"
-"İ-iyim.." telefonu kapattım ve hızla yerden kalkıp sehunun saçına yapıştım!
-"Sen ne yaptığını sanıyorsun ha?!!"
-"Ne yapmışım? Yardım etmeye çalışıyordum!"
-"Kapıyı yüzüme çarparak mi?!!"
-:Cekilseydin görmedin mi??"
-"Hah suç benim mi şimdi?"
-"Ah luhan tamam tamam Özür dilerim hadi evine bırakayim seni o kız merak etmiştir şimdi!" Bişey söylemeden kemerimi taktım ve yorgun olduğum için hiç konuşmadan eve gelmeyi bekledim..
-"Eveet geldik! Hadi inelim"
-"İnelim?"
-"Başına tekrar bişey gelmesini istemiyorum!"
-"Hah sanki ben kendi başıma bela açıyormusum gibi!"
-"Luhan!!"
-"Tamam tamam inelim hadi."
-"Kapıyı çaldığım gibi Min hee nin dışarı firlamasi bir oldu"
-"Min hee!! Napiyorsun!!!! Hey!..."
Umarım beğenerek okursunuz!
