¶6

98 8 3
                                    

"teşekkürler minik aslan"

Dediğim şey ile gülümsemişti ah yine o güzel gülüşünü gördüm en güzel hediye buydu zaten benim için tekrar herkese teşekkür ettim

Akşam olmuştu güzelce parti yapmıştık gece yorulduğum için abimle birlikte eve gitmiştik eve girince anahtarımı masaya attım abim bakışlarını bana çevirdi

"iyi geceler doğum günü çocuğu" abime bakıp güldüm

"teşekkürler yakışıklım iyi geceler" abim tekrar gülümsedi ve yavaş adımlarla merdivenden çıktı abimin kapı sesini duyunca hemen telefonumu alıp Taehyung'u aradım hemen açmıştı hiç bekletmeden açması beni mutlu etmişti

"naber doğum günü çocuğu"

"çok iyi bu çocuk sen nasılsın"
Tae derin bir iç çekti duymuştum

"ah hyungum kızdı iyi geceler"

"Peki i-" tam cevap verecek iken yüzüme kapattı Tae çocuk değildi neden hyung kızdı diye uyusun ki?

Aklıma çok takılmıştı gece 1-2 arası anca uykuya dalmıştım

Sabah birinin beni sarsması ile uyandım gözlerimi aralayıp karşımdaki bedene yani abime baktım "ne var abi" abim tedirgin bir ses tonuyla konuştu

"Namjoon merdivenlerden düşmüş!! Ayağı kırılmış hastaneye gitmemiz gerek!!" Abimin bağırması rahatsız etmişti ama dedikleri karşısında gözlerimi büyüttüm ve hızlıca ayağa kalktım üstümü değiştirmeden aşağıya doğru koştum ayakkabılarımı giydim motorumun yanına gidip kaskı kafama taktım motoru çalıştırıp hızlıca hyungumun konumuna baktım konuma bakınca çok hızlı bir şekilde hastaneye sürdüm abim de arkamdan geliyordu hastaneye girince resepsiyondan oda numarasını öğrenip koşarak gittim odaya daldım ve hızlıca hyunguma sarıldım "ah iyisin değil mi hyung" o kadar dalmıştım ki köşede ağlayan bedeni fark etmedim

"Sakin ol Jungkook iyiyim sadece ayağım kırıldı" hyungumun koluna vurdum

"kalbime indi ya!!"

"Abart abart bak öldün hatta"

"Ya hyung! Ciddiyim ben!" Hyungum alaycı bir şekilde güldü kafamı çevirmem ile ağlayan Tae'yi gördüm hızlıca yanına gelip önünde diz çöktüm

"Şşş ağlama minik kaplan" beni görünce sağ elinin tersiyle göz yaşlarını sildi ve umursamaz tavırlarıyla hyungun yanına yaklaştı olduğum yerde duraksadım yine soğuk davranmıştı neden böyle yapıyordu ki ardından odaya abim girdi bana ve Tae'ye  baktı

"Hadi siz kantine inin yemek falan getirin şu aç adama"

"Ya Suga düzgün dur iki dakika be!"

"Hadi Jungkook gidin"

Onaylayıp odadan çıktım ardımdan Tae çıktı ve omzuma dokundu

"Ben iki dakika lavaboya gidicem"

"Peki" o lavaboya girdi bende ardından girdim ellerini yıkadı bana ufak bir bakış attı bir peçete aldı ve elini silip çöpe attı önden çıktım onu beklemeden o da arkamdan geldi birlikte kantine indik 4 kahve 4 poğaça aldık orada çalışan adam bize baktı o sırada cebimden kartımı çıkarttım ve Tae'den önde davranıp aldıklarımızı ödedim

Ardından tekrar yukarıya çıktık küçük atıştırmalıklar olarak bunları yedik bir süre sonra hyung taburcu oldu abim onu kucağına alıp arabaya kadar taşıdı bende Tae'den önce hastaneden çıkıp motora bindim kaskı kafama geçirdim abim bana baktı

"Önümden gideceksin! Yavaş kullanacaksın! Kahvaltıyı dışarıda yapacağız her zamanki yerde"

Başımla abimi onaylayıp motoru çalıştırdım abim de arabayı o önden gitti bir süre sonra önüne geçtim her kırmızı ışıkta beni azarlıyordu bu sefer inat ettim ve motoru hızlı kullanıp iki de bir ön kaldırıyordum

Sevginin Kokusu || taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin