her gün gelmek zorunda bırakıldığım aptal yabancı dil kursunda her zamanki yerimde dersin başlamasını bekliyordum. kafamı sıraya yaslayıp etrafı izlemeye başladım. yine her zamanki gibi bir atmosfer vardı. hoca gelmeden ne kadar dedikodu yapabilirsek o kadar iyidir takımı iş başındaydı.
gözüm ön sıralarda gezerken fark ettim ki eskiden boş olan sırada birisi oturuyordu. ben tam onun kim olduğunu çözmeye çalışırken arkasına döndüğünde göz göze geldik. garip bir şekilde şaşırmadı. ne o gözlerini çekti ne de ben. bir süre bakıştıkdan sonra bana göz kırpıp önüne döndü.
evet bu olay biraz garibime gitmişti ama çocuk gerçekten simsiyah saçları, keskin çene hattı ve parlak gözleriyle beni oldukça etkilemişti. çocuğu fazla incelediğimi düşünürken içeri hocanın girmesiyle herkes ayağa kalktı. selamladıktan sonra hocanın izniyle tekrar yerlerimize geçtik.
"bugün kursumuza yeni birisi katıldı istersen gel de kendini tanıt"
dikkatimi ceken çocuğu göstererek konuştu. çocuk ayağa kalkıp hocanın yanına gitti.
"ben choi san, bir süreliğine şehir değiştirdiğim icin kısa bir süre kursa burada devam edeceğim"
hocaya özel olarak selam verdikten sonra tekrar yerine oturdu.
bilmem kaç dakikadir sadece adının san olduğunu öğrendiğim çocuğu izliyordum. ders zaten pek umrumda değildi iyice umrum dışı olmuştu. ona baktığımın farkındaydı. arada bana dönüp ona baktığımı gördükçe sırıtıyordu.
uzun zamandır birisinden ilk görüşte bu kadar etkilenmemiştim. çok saçmaydı aptal bir kursta ilk defa gördüğüm çocuktan bu kadar etkilenmem.
tek taraflı bir bakışma değildi. o da arkasına döndüğü an gözlerini bana çeviriyordu.
aniden ayağa kalkıp hocadan tuvalet izni istedi. izni aldığında kapıya ulaşmak için benim olduğum tarafa doğru yürüdü. gözlerimi ondan ayıramıyordum. yanıma yaklaştığında yavaşça parmaklarını yatmak için sırada uzattığım kolumda gezdirdi. ardından sıramın üstüne bi kağıt parçası bıraktı. ben daha ne olduğunu anlamazken sınıftan çıktı.
peşinden gitmek istiyordum ama hocanın iki kişinin aynı anda gitmesine izin vermeyeceği gerçeği sırama daha çok yapışmamı sağladı.
sırama koyduğu kağıtta ne yazdığını tahmin etmek zor değildi. numarasını yazmıştı. kağıdı, kurs çıkışı numarasını kaydetmek için cebime koydum.
☆☆☆
ficin ilk bölümünde minik bir açıklama
wooyoung'un yaptığı haraketlerde mantık aramayın
bazı psikolojik rahatsızlara sahip
ficin ilersinde ne oldugunu görürsünüz
seviliyorsunuz <3
bölümlerin ne sıklıkla geleceğini hiç bilmiyorum bu arada bazen hic yazasim olmuo bazen cok yazasim oluo
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sunday // woosan
Fanfiction!fic uyuşturucu kullanımı içerir! wooyoung ingilizce kursunda gördüğü çocukla konuşmaya başladı. en kötü ne olabilirdi ki?
