wooyoung'dan
"mesela yeosang'la iletişimini kesmeni istesem...benim için bunu yapar misin?"
her şeyi istemesini beklerdim ama bunu istemesini beklemezdım. yeosang kendimi bildim bileli arkadaşımdı. kimse yokken o vardı. son zamanlarda kavga etsek bile istemiyordum yeosang'ı bırakmayı.
"benden neden böyle bir şey istiyorsun?"
"yapmak zorunda değilsin ama yapmazsan aramızın eskisi gibi olamayacağını söyleyebilirim"
"yeosang benim her şeyim ama"
"sen bilirsin wooyoung. ben sevmiyorum yeosang'ı"
"tanımıyorsun ki sevmeyesin"
"olsun yine de sevmiyorum"
san'ı kaybetmek istemiyorum ama yeosang'ı da kaybetmek istemiyordum.
söyleyebileceğim en ufak bir cevabım yoktu. direkt san'ı bırakmayı seçmeliyim biliyorum ama san'ı istediğimi ve onsuz yapamayacağımı da hissediyordum.
"arama biraz mesafe koymaya çalışırım. tamamen bırakamam farkındaysan"
"pekala öyle olsun bakalım"
san'ın bana bomboş bakan yüzünü inceliyordum. gözlerinde hiç bir duygu yoktu sanki. ne istiyordu benden? hoşlanıyor muydu? hoşlanıyor olması lazımdı. sonuçta yaşadığımız şeyler birbirine bir şey hissetmeyen iki arkadaşın yapacağı şeyler değildi.
"ben eve gideyim artık"
"daha yeosang gelmedi. o gelince yurda geçeceğim zaten beni yalnız bırakmasan olmaz mi?"
"kusura bakma ama gitmem lazım wooyoung"
ceketini koltuktan aldıktan sonra yüzüme bile bakmadan odadan çıktı. ardından dış kapının kapanış sesi geldi. gerçekten bu kadar aceleci gitmesine gerek var miydi? acaba yeosang konusunda mi kırıldı bana veya başka bir şey mi oldu?
tüm olasıkları düşünürken midemde aniden hissettiğim bulantı dikkatimi dağıttı. yine oluyordu. eskiye dönüyordum. en ufak gerilmemde başlayan mide bulantılarım.
san'a bu kadar bağlandığım için oluyordu ama elimden başka bir şey de gelmiyordu. ağzından çıkacak en ufak kelimeye, yapacağı en ufak harekete bile ihtiyacim olduğunu hissediyordum.
---
wooyoung
san
bir sorun mu var?
san
yok
wooyoung
bi garipsin sanki
san
bir şey yok wooyoung
wooyoung
ama ters davranıyorsun
san
sinirim bozuldu
wooyoung
neden
ne yaptım
san
eğer benim istediğim ufak bir şeyi bile yapmayacaksan çabalamamın boşa olduğunu düşündüm
wooyoung
istediğin ufak bir şey değil ki
san
hadi ama woo
alt tarafı bir arkadaş
daha çok arkadaşın var
hem ben de varım
wooyoung
sandığın kadar kolay bir şey değil
san
karar senin güzelim
ben diyeceğimi dedim
wooyoung
pekala san pekala
---
wooyoung
yeosang
ben uzun bir süre yurtta kalacağım
görüşmeye ara verelim
zaten çok kavga ediyoruz
ikimiz için de daha iyi olur
görüldü
wooyoung
yeosang
bir şey demeyecek misin
(iletilmedi)
bu kullanıcıya mesaj gönderemezsiniz
☆☆☆
tyt mat kys
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sunday // woosan
Fanfiction!fic uyuşturucu kullanımı içerir! wooyoung ingilizce kursunda gördüğü çocukla konuşmaya başladı. en kötü ne olabilirdi ki?
