3

1.5K 64 16
                                    

Sabah alarm sesiyle gözlerimi açtığımda, nedendir bilmiyorum ama dingin uyanmıştım. Saat 8'di ve okula gitmeme neredeyse iki saat vardı. Bir yere gitmeden önce erken kalkmayı severdim. Acele bir şekilde hazırlanmak, hem beni yoruyor hem de bir şeyleri evde unutmama neden oluyordu.

Banyoya gidip günlük cilt bakım rutinimi yapmış ve mutfağa yönelmiştim. Sabahları canım pek kahvaltı yapmak istemese de sağlığım için bir şeyler yemek zorundaydım. Kendime pek de ağır olmayacak şekilde bir kase hazırlamıştım. Yoğurt, yulaf, ceviz ve bal.

Aslında pratik olduğu için hazırlamıştım. Yoksa canım annemin ben kalkmadan önce hazırladığı güzel geleneksel kahvaltıyı bende özlemiştim tabii.

Yemeğimi yerken aklıma dünki yaşadığım olaylar geldi. Terk edilme, umursamazca eğlenilmeye çıkılma ve gecenin sonunda yaşadığım o garip olay. Yalan yok tanışmamız aşırı derece de anormaldi, fazla tepki vermemesi de öyle. Ama gidişatı ve sonu da çok anormaldi. Hadsiz! sen kimsin de aniden işim var çıkıyorum ben bb diyebiliyorsun diye kendi kendime söylenip sigaramı yakmıştım. (aynen sağlığım için knk)

Bu kadar fazla tepki vermemin nedeni sanırım beklentimdi. Bilmiyorum ama çok daha farklı şeyler olur diye düşünmüştüm. Aptal kafam yine hayalimdeki bedeni bulunca kafamdaki aşk insanı ruhunu onun yerine koyuyordu.

Sevdiğiniz bedenlere, kafanızdaki hayali aşk ruhunu yerleştirip, üzülmeyin bebeklerim.

Hızlıca düşüncelerimden sıyrılıp okul için hazırlanmaya odama yönelmiştim. Her zaman olduğu gibi üstümü değiştirmeden önce enerjik bir müzik açmıştım. Hem dans ediyor, hem üzerimi değiştiriyor, hem de ne kadar güzel olduğumu tekrarlıyordum. Üzerime yapışan beyaz bir tişört. Altıma bol kargo bir pantolon. Ayakkabı olarakta bilekten bir spor ayakkabı giymiştim. Küpelerimi ve gümüş zincir kolyemi de taktıktan sonra tamamdım işte.

Sırt çantamı da alıp, evden çıkmıştım.

...

Sonunda lanet dilbilim dersi bittiğinde üniversitenin kafeteryasına doğru hızlıca ilerlemiştim. Acilen kahve içmem gerekiyordu. Hep içmem gerekiyordu çünkü salaktım. Ha bir de birazdan sınavım vardı, onun için de içmem gerekiyordu. Yazarınız her iş öncesi ve sonrası kahve içer. Bir günde toplam 10 kahve içtiğimi bilirim. Bir gün kalp çarpıntısı geçirip ölcem. Benim gibi olman guzum. 2 si 1 arada söyleyip, boş bulduğum bir masaya yerleşmiştim.

Kahvemi yudumlayıp instagramda boş boş gezerken aklıma Burak geldi. Aptal kafam! Tamamen kafamdan çıkmış, bir arasam iyi olacaktı. Tam Burağı arayacaktım ki yanıma hiçte yabancı olmayan bir sima yaklaştı.

"Merhaba, oturabilir miyim?" diye masum bir şekilde sormuştu. "Tabii ki" deyip sandalyeyi göstermiştim. Ne kadar kibarım dmjf

"Şey.. Yanlış hatırlamıyorsam sen el sanatları dersindeydin değil mi, şu seçmeli olan?" kafamı evet anlamında sallamamla konuşmasına devam etti. "Ben sadece birkaç hafta derse girebildim oradan aklımda kalmışsın. Hoca sınavda ne soracak biliyor musun?" diye çekinerek sormuştu. Sınav başladığında sorsaydın dkdmmd

Normalde ders konusunda aşırı serttim fakat kızın bir problemi olduğu için gelemediğini anlamıştım." Her hafta bir konu işleyip beraber 5 soru hazırladık ve soruları gruba gönderik. Şuan toplamda 35 soru var ve içlerinden 10 tanesini seçip soracak. Grupta mısın?"

"Hayır maalesef, bir sorun olmazsa beni ekleyebilir misin?" demişti. "Maalesef yönetici ben değilim. Eklesem bile önceki mesajları göremezsin. Ben hepsini kağıda çıkarmıştım." deyip çantamdan çıkardığım kağıda kıza uzattım. "Fotoğrafını çekebilirsin, göz gezdir. Sonrasında gruba ekleriz seni." demiştim.

Kız heyecanla fotoğrafı çekip teşekkür etmişti.

Bu olay yaşandı arkadaşlar. Okulda kız cidden yanıma gelip sınava 10 dk kala ne çıkacak diye sordu fmdmdmmd.

"Ben sınıfa geçiyorum birazdan başlar sınav. Sende gel istersen?" demiş ve beraber sınıfa geçmiştik.

Masaya oturduğumuz hoca gelene kadar tüm sorulara bakmış ve hepsini aklında tuttuğunu söylemişti. Harbi zeki kızdı.

***

"Çok teşekkür ederim. Şey... adın neydi? Biraz geç oldu ama" deyip hafif bir gülümseme ile kafasını yana doğru çevirip sallamıştı.

"Sorun değil, o heyecan ve stresle unuttuk hâliyle. Ben Emir."

"Bende Esma. Çok memnun oldum emir ve tekrardan çok teşekkür ederim sınavım gâyet güzel geçti sayende."

"Hiç sorun değil." deyip kestirip atmıştım. Samimiyetsiz teşekkür etmeleri ve vedalaşmaları oldum olası hiç sevmemiştim.

Samimiyetsiz teşekkür, yakın olmadığınız birine edilen teşekkürdür. Yakın olduğunuuz birine böyle yakarırcasına teşekkür etmezsin. (ben uydurdum dmmd)

Esma ile beraber okulun çıkışına doğru yürüyorduk. Esmayı birkaç dakika bekletmiş ve hemen aklıma gelen ilk düşünceyle Burağı aramıştım. Hâl hatır sormuş, aramama özrümü dilemiş, annesinin durumunu öğrenmiş ve annesi iyi olduğu içinde Burağın yarın buraya geleceğini öğrenmiştim.

*****

Esma ile okulun çıkışına geldiğimizde, esma bende merak uyandırdığı ve onunla iyi anlaşıp arkadaş olabileceğimiz düşüncesiyle, kahve teklifi sunmuştum.

"Esma istiyorsan bir yerde oturup kahve içebiliriz? Biraz uzakta Macbear var. Kahveleri harika oluyor." diye beklentiye suratına bakmıştım.

Esma huzursuz bir şekilde birkaç saniye düşünmüş ve tam cevap verecekken arkamdan gelen tanıdık kalın bir ses duymuştum.

:Esmaa! Ne yapıyorsun orada?

Sizce bu kim?

*

Bebeklerimmm. Bu bölüm biraz geçiş bölümü gibiydi, çünkü Kenan ve Emiri pek göremedik.

Nedeni ise tanımamız gereken, önemli ve köprü niteliği taşıyan bir karakter vardı: Esma







Kehribar - GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin