Kırmızı Lolipop

12.Bölüm♡Benide Çok Severmisin?♡

Kaşığımı bir kez daha meyveli yoğurt kutusuna daldırdım ve büyük bir kaşık aldım. Hepimiz meyveli yoğurt yiyorduk. Tabi Aras dışında. Şekerli şeyleri sevmezmiş aman yeme. Ben senin yerine de yerim.

"Bu saatte açık marketi nerden buldun lan" dedi Kerem Arasa.

Aras telefonundan başını kaldırdı ve "açtırdım şu köşedekini" dedi sanki çok normal birşeymiş gibi. Kaşığı ağzıma götürecekken, durdum ve ona baktım. O ise rahat rahat telefonuna bakıyordu.

"Anlamadım" dedim yine sakince telefonundan başını kaldırdı ve bana baktı. "Neyi anlamadın?" dedi. "Marketi nasıl açtırdın bu saatte?" Dediğimde "neden kurcalıyosunuz? Ne güzel meyveli yoğurt aldım size." Diyip tekrar telefonuna döndü.

Şuan kafasına silah dayasak da cevap vermeyeceğini bildiğim için, arkama yaslandım ve yemeye devam ettim. Biraz sohbet ettikten sonra Mete ve Kerem yine playstation oynamaya gittiler. Kafamı çevirip Arasa baktım. Hala elinde telefon vardı. İşi olduğunu düşünüp, bende telefonumu aldım ve arkama yaslandım. Mesaj kutumda gördüğüm isimle yutkundum.

Annem:Onun seni koruyacağını mı düşünüyorsun?

Annem:Nerden biliyosun diye sorma ben herşeyi biliyorum.

Annem:Senin gibi bir kızım olduğu için kendimden utanıyorum ben.

Annem:Ona güvenip yanında kalıyorsun. Yarın canını düşünüp, seni kapıya koyunca görürsün.

Aras ayağa kalkıp "su istermisin?" Dediğinde sehpadaki bardağımı gösterip, "burda" dedim gülümseyerek. O bana her zaman gülümsemeyle karşılık verirken, bu sefer sinirli bir yüzü vardı. Birşey demeden gitti.

Neden bu kadar sinirliydi ki?

Birşey mi olmuştu?

Masadaki bardağıma uzanırken Arasın telefonuna mesaj gelmişti. Göz ucuyla bakarken, Mert diye birinden olduğunu gördüm. "Yüzünü bulduk ne zaman gelirsin" gibisinden birşeyler yazmıştı."Rüya" adımın sertçe seslenmesiyle olduğum yerde sıçradım. Aras sinirli bir şekilde bana bakıyordu. Hızlı bir şekilde yanıma gelip, elimden telefonu aldı. "Ne zamandan beri mesajlarımı okuyorsun" dediğinde istemsizce bir adım geri gittim. "B-ben okumak değil bayağıdır elindeydi önemli birşeydir diye düşündüm."

Sinirli bir şekilde nefes aldı "Rüya" dedi sinirle kendini zor tutuyor gibiydi. "Seninle kavga etmek en son istediğim şey. O yüzden bunu tekrarlama" dedi.

Ne saklıyordu?

Kimin yüzüydü?

Kimi görecekti?

Kanıma karışan sinirle bir anda gözlerim doldu. Buna şaşırmıştım çünkü kendimden böyle birşey beklemiyordum. Arasın şaşırdığı yüzünden okunuyordu.

Sinirli bir şekilde "hep birşeyler saklıyorsun ve bu beni sinirlendiriyor. Ne var mesajı gördüysem? Ne saklıyor olabilirsin? Ha yüzünü göreceğin kişi senin için önemliyse ve saklıyorsan çok özür dilerim. Ne zaman geleceksin demiş. Defol git şimdi. Size iyi buluşmalar." Dedim göz yaşımı silip koltuktan telefonumu aldım.

Aras mesajını gördüm diye sinirlenecek biri değildi. Birşey saklıyordu. Biriyle buluşacaktı. Bananeydi. Beni ilgilendirmezdi.

Merdivenlere gidecekken, kolumu tuttu. "Rüya ne buluşmasından? Ne önemlisinden bahsediyorsun? öyle bir şey değil." Dediğinde güldüm. "Bak ne olduğunu anlatmıyorsun. Öyle bişey değil diyorsun. bırak kolumu" dedim çekmeye çalışarak.

"Evet anlatmıyorum. Senin bilmeni istemiyorum oldu mu?" dedi sinirli bir şekilde.

Senin bilmeni istemiyorum dışında bişey demiyordu. Küçük çocuk değildim ben. Annelerin küçük çocukların yanında konuşmayıp, sonra demesi gibiydi bu. Herşey benim yüzümdendi. Nasıl benim haberim olmazdı?