love me harder | fic

Bölüm 10 - Olamaz!

Ariana Grande ~ everytime

(Build)

Telefonla olan konuşmasını bitiren Bible 'Acilen gitmem gerek, bu konuyu evde konuşacağız.' deyince şalterler atmıştı bende. Tam konuşmanın ortasında olacak şey miydi bu? Beni orada bırakıp aceleyle kapıdan çıktı. Sinirlerim altüst olmuş şekilde bağırmaya başladım.

"Git tabi, ne işin varsa kaç git!" Duvarları yumruklasam da asla içim soğumuyordu, daha da öfkelendim. Ve vurmaya devam ettim, sonra soyunma odasının kapısı açıldı ve Us koşarak yanıma geldi.

"Build! Noldu?" Kollarımdan tutarak beni sakinleştirmeye çalışıyordu.

Gözlerimden akan yaşlarla duş kabininin fayanslarına çöküverdim. Us kollarını bana dolamış, titreyen vücudumun bir nebze de olsa durmasını sağlamak için sımsıkı sarmıştı. Bir süre sonra ağlamalarım iç çekmelere dönmüştü, nefesimi düzene sokmaya çalışıyordum.

Us, uzaklaştı ve yüzünü görebileceğim bir mesafede durdu. Neler olduğunu anlamadığı belliydi.

"Anlatmak ister misin?" Omzumu sıvazlayan eliyle beni rahatlatmaya çalıştı. Yüzümü kaldırdım ve gözlerine baktım.

"Her şeyden çok yoruldum artık." Dizlerimin üstünde, kollarım iki tarafa düşmüş şekilde oturuyordum. Gözlerimden tekrar yaş akmaması için kendimi sıktım ve dudaklarımı ısırdım.

Us sabırla beni bekliyordu. Kafamı toplamalı ve bir karar vermeliydim. Yanaklarımdaki göz yaşlarımı sildim ve ayağa kalktım. Us da benimle birlikte ayağa kalktı, ne yapacağımı kestiremiyormuş gibi tetikteydi.

"Ne yapacaksın?" Benim için endişelendiği belliydi.

"En başında yapmam gereken şeyi..." Duruşumu düzelttim ve bir hışım eşyalarımı da alarak kapıyı hızla açtım. Us ise peşimden geliyordu. Pratik odasından geçerken Bible'ın arkadaşı bize yaklaştı ama onu umursamadım ve Us'a döndüm.

"Seni aşağıda bekliyorum." Gelmek ister miydi bilmiyorum ama söyleme gereği duymuştum. Sonra da orayı terk ettim.

...

Kapanan kapının ardından JJ şaşkınlıkla baktı. Daha önce ne Bible'ı bu halde görmüş ne de böyle bir durumun içinde bulunmuştu.

"Ne oluyor bu ikisine?" Donakalmış şekilde kapıya bakan Us, ona baktı. Konuşmaları yarım kalmıştı evet ama Build için gerçekten endişeleniyordu ve delice bir şey yapmasından korkuyordu.

"Onunla gideceğim, daha sonra devam ederiz olur mu?" Kapıya doğru yöneldiğini gören JJ, " Dur, telefon numaranı alabilir miyim?" diye seslendi. Us, hemen elindeki telefonu aldı ve numarasını girdi. Ardından kapıya koşarak asansöre yetişmeye koyuldu.

JJ, arkadaşının neden telaşla gittiğini merak ediyordu. Bunu ona sormalı ve az da olsa bir şeyler öğrenmeliydi. Onun odasına gitmeye karar verdi.

...

(Build)

Şirketin kapısından çıkarken derin bir nefes aldım. Onca soluğa rağmen nefesim boğazımda düğümleniyor, asla yeterli gelmiyordu.
Ardımdan Us'un çıkması ve Bible'ın benim için ayarladığı şoförün gelmesi eş zamanlı gerçekleşmişti.
Arka kapıyı açarak ardımdan Us'un girmesini bekledim.

"Eve gidiyoruz." Talimatımla şoför, arabayı çalıştırmıştı bile.

...

"Sen arabada bekle, hemen geliyorum." Şoför gelip kapımı açtıktan sonra Us'a geri geleceğime dair güvence verdim.