Bölüm 1 - Sonunda Karşılaştık

383 33 25
                                    

(Build)

Hafta sonunun bu kadar çabuk geçtiğine inanamıyordum. Sürekli günün nasıl geçeceğini düşündüğümden uyku tutmamıştı , yatakta bir sağa bir sola dönüp durmuş ve en sonunda yorgunluktan uyuyakalmıştım. Ne olur ne olmaz diye erken çıkmaya karar verdim. Üstüme rahat olduğunu düşündüğüm kıyafetlerimi giydim ve otobüse tam vaktinde yetişmek için çıktım.

Dört durak mesafesi boyunca kulaklıkla müzik dinlerken daha önceden araştırmakta olduğum mankenlik bilgilerini bir kez daha okudum. Mankenlik ile ilgili bildiğim tek şey düzgün yürümek ve poz vermekle sınırlıydı. Aslında bu kadar deneyimsiz beni kabul etmelerine bile şaşırmıştım doğal olarak. Neyse ki kurslara katılacaktım da bir şeyler öğrenecektim.

İnmem gereken durakta otobüsten indim ve yürüme mesafesinde bulunan şirkete vardım.
Şirketten içeri girdiğim an vücudumu bir ürperti sardı çünkü en son geldiğim zamana göre ortam bayağı sessizdi. Kimse konuşmuyor ya da gözlerinin odağını değiştirmiyordu.
Girişin ilerisinde bulunan sekretere nereye gitmem gerektiğini sordum. Asansörün olduğu yeri eliyle göstererek yukarı çıkmam gerektiğini söyledi. Kapanmakta olan bir asansörü görerek hızlıca ona yöneldim. İçinde biri kadın dört kişi bulunuyordu , hemen aralarına girip arka tarafa doğru gittim ve çoktan basılmış olan 13. kata çıkmayı bekledim.

"Duydunuz mu patron seçmeleri geçemeyen bir adayı işe sokmuş ve kimsenin bu konu hakkında konuşmasına izin vermiyormuş. " dedi yirmili yaşlardaki kumral kadın.

"O halde sen neden bu konuda bu kadar rahat konuşuyorsun? " diye sordu muhtemelen takım arkadaşı olan adam. Bunu söylerken ufaktan gülmüştü.

"Çünkü sadece ben değil, şirketteki diğer herkes de bundan haberdar ve şaşkın. Sekreteri onu daha önce öyle bir ifadeyle görmediğini bile söyledi. " dedi oldukça kendinden emin bir şekilde.

İyi ki ben değilim diye geçirdim içimden. Şirketteki herkesin arkamdan konuştuğunu düşünmek bile korkunçtu.

Ardından asansör 13. katta durdu ve "Yeni modellerin bilgilerini teslim etmem gerek, sonra görüşürüz." diyerek asansörden çıktı. Bende hemen ardından çıktım ve kadını takip ettim. Büyük ihtimalle aynı yere gidiyorduk.

Asansörün konumu şirketin tam merkezinde bulunan ve tüm katları görmenizi sağlayan boşluğun yanındaydı. Boşluğun kenarları camlarla dizayn edilmişti. Etrafını yürüdükçe diğer cam ofisler ve kapılar görünüyordu. Bazı kapılarda sekreterlerin olduğu belli olan masalar bulunuyordu. Ayrıca yan taraftaki geniş bir alana birçok klasik çalışma masası konulmuştu.

Kadın sağ yoldan geçtikten sonra ikinci kapıda durdu, önünde bir masa vardı ama sekreter orada değildi. Kadın elindeki dosyayı oraya bırakacağı sırada arkasındaki beni fark etti ve duraksadı.

"Buyrun neye bakmıştınız?" diye sordu.

"Mankenlik kursu için beni buraya yönlendirdiler. " dedim biraz gergin bir ses tonuyla.

"Ah, anlıyorum. Hemen size isim kartınızı vereyim. Adınız neydi?" Mankenlik için geldiğimi söyledikten sonra daha mı kibar olmuştu ne?

" Build, Build Jakapan Puttha. "

Kadın elindeki dosyayı biraz karıştırdıktan sonra benim olduğunu düşündüğüm kağıda baktı ve sonra garip bakışlarını bana çevirdi. Neden böyle baktığını bir türlü anlayamamıştım. Yüzümde bir şey mi vardı ? Ya da bilgilerimi yanlış mı yazmıştım?

"Demek o sendin(!) " O kadar kısık bir sesle söylemişti ki zar zor anlayabilmiştim.

Kadının tavrı bir anda değişmişti, daha soğuk ve mesafeliydi artık. Bu şirket çalışanları ne garip diye düşünmekten kendimi alamadım.

love me harder | ficHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin