Şezlonglarda oturuyorlardı. Sonunda birbirlerinin hayatta olduğunu öğrenmişlerdi ve en azından birliktelerdi... Tekrardan.
Karube insanlar duymasın diye kısık sesle sahilin ne kadar kötü bir yer olduğunu ve hiç kendisinin hayallerindeki gibi bir yer olmadığını dile getirip duruyordu.Rei birinin kolunu tutup onu ayağa kaldırmasının ardından ayağına takılan şezlong ile tökezledi.
Arkadaşları da hızla ayağa kalmışlardı ama kendilerine doğrultulan silahı gördüklerinde pek bir şey diyememişlerdi.
"Bana verdiğin sözü unutmadın değil mi? Benimle geliyorsun."
Rei şaşkınlıkla bakan arkadaşlarına döndü, ne sözü olduğunu veya neden onun peşinden gittiğini açıklayacak zamanı yoktu.
Niragi ise kızın kolunu bırakmış ve gitmek istediği yere doğru ilerlemeye başlamıştı. Rei de ayağa kalkıp peşinden ilerledi.
Niragi’nin nereye gittiğini bilmiyordu fakat kaçmaya çalışsa kesin vururdu. Kaçmayı başarsa da kesin sahilde yakalayıp vururdu.
Niragi kimsenin olmadığı bir köşeye geldiğinde kızın kolunu çekip duvarla arasına aldı.
"İhanet edenlere ne olduğunu görmek ister misin?"
Rei Niragi’nin kendini öldüreceğini düşünerek içten içe kendini hazırlıyordu fakat adım sesleri ve başka birinin bağrışlarını duyduğunda öldürürlecek olan kişinin kendisi olmadığını anlamıştı.
Niragi biraz kızı ittirdi ve duvarın kenarından onlara bakmasını sağladı. Rei duvarın köşesinden olacaklara bakıyordu. Niragi ise onu ve vereceği tepkiyi izliyordu.
Silahın ateşlenmesinin ardından Rei bir adım geri çekilmesi ile birlikte Niragi’ye çarptı.
Niragi kızın uzaklaşmasını engelledi ve kısık bir sesle konuşmaya başladı.
"Düşündüm ki, seni öldürmektense arkadaşlarını öldürmek... Sana daha fazla zarar verir. Öyle değil mi Sakai?""Hayır" Rei kıpırdamadan ama bir o kadar da donuk bir sesle söyledi. Korktuğu belliydi.
"Evet, bu yüzden anlaşmamıza bir madde daha ekliyorum. Her beni sinirlendirişinde bir arkadaşını öldüreceğim. Bunu istemezsin değil mi?"
Rei sadece donup kalmıştı. Ses çıkarmıyor ve Niragi’nin dediklerini düşünüyordu.
Niragi bir kolunu kızın omzundan öne doğru sarkıttı ve başını da kızın diğer omzuna yaklaştırdı.
"Artık daha eğlenceli bir oyun oynuyoruz... Değil mi?"
Rei sonunda konuşabilmişti Niragi’den bir adım uzaklaştı ve ona döndü. "Ama senin derdin benimle! Anlaşma da ikimizin arasında, bunu yapamazsın!"
"Yapabilirim. Yapacağım da"
Niragi dilini kıza doğru yuvarlayarak konuştu. "Senden ilk olarak ne istesem acaba..." dedi dalga geçer bir ses tonuyla.Ardından Rei'yi tekrardan kenara doğru sürükledi. Tam arkasında da kendisi duruyordu.
"Şuradaki militanı görüyor musun? Cesedin kollarını tutan. Yarına kadar onu öldürmeni istiyorum."
Niragi, Rei'nin şortunun beline bir silah sıkıştırdı ardından da hırkasını onu kapatacak şekilde aşağı çekti.
"Bunu yapamam." dedi Rei sesi titreyerek.
"Bir önceki oyunda üzerin kanlar içinde gelmedin mi? Birini öldürmüş olmalısın. Neden bunu ikinci kere yapmak seni zorluyor?" dedi Niragi gülerek.
"Orada kendimi savunmak içindi, Durduk yere birini öldüremem."
"O zaman benim senin arkadaşlarından birini öldürmem gerekecek. Hangisini seçiyorsun Sakai?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Veni Vidi Amavi || Suguru Niragi
FanfictionAlice In Borderland Fanfiction Suguru Niragi×Fem!reader Cevaplar sahilde mi? Belki de Tokyo'daki kaybolmuş insanları geri getirmenin anahtarı sahildir? Bunu öğrenmenin tek bir yolu var, sahili bulmak... Ya Sakai cevap yerine başka bir şey bulursa...