Arabadan indikten sonra Alya ile vedalaştım ve eve gittim. Babaannemle uzun bir diyalog kurmak istemediğim için gündelik soruları cevaplar cevaplamaz odama çıktım çünkü düşünmem gereken ve kendi içimde soru işareti yaptıklarımı cevaplamam gerekiyordu.
Odama çekilir çekilmez üzerime geceliğimi geçirdim ve yatağa girdim. Yanı başımda duran komidinin üzerinde bulunan çerçeveyi elime aldım ve göz yaşlarımın istemsiz de de olsa gözlerimden boşalmasına izin verdim. Çerçeve de annemin ve babamın kucağında daha ben bir aylıkken ki halimle çekilen bir fotoğraf vardı. Sadece ailemle birlikte bebeklikten dönemlerimden kalma fotoğraflar vardı. Günümüze dönük ise elimde koca bir hiçten başka hiçbir şey yoktu. Derin bir nefes alarak ağlamamı durdurmaya çalıştım. ''Neden anne ha? Neden baba? Neden beni bu koskoca karmakarışık bir kaus içinde olan Dünya'da yalnız bıraktınız? Zorlanıyorum, bu hayatta yaşamımı ilerletmekte zorlanıyorum. Yaşımla gereken almam gereken sorumluluklar da artıyor ve ben bu sorumlulukların altında bir gün ezilmekten korkuyorum. Ama biliyor musunuz siz yanım da olsaydınız sadece yanımda ve ciddi hiçbir şey istemiyorum sadece varlığınızı hissettirip ellerinizi omzuma koyup 'senin destekçiniz kızım ve bu her yerde, her zaman, ne olursa olsun böyle' deseydiniz kendimde şuan az bile olsa bulunan umut ve güç kırıntılarının bin katı kadar kendimi güçlü hissederdim. Ama biliyorum ki olmayacaksınız ve ben bu yolda tek başıma devam etmeliyim. Sizleri çok seviyorum ve özlüyorum eğer beni görüyorsanız el sallayın oradan tamam mı?'' sesli bir şekilde kendi başıma diyalog kurduktan sonra fotoğrafta ki annem ve babamı öpüp çerçeveyi komidinin üzerine koydum. Çerçeveyi yerine koymamla dediğim gibi yola devam etmek zorunda olduğumdan bir yığın soru işaretleri beynime doluşmaya başladı. Benim için bir villa tutulduğu söylenmişti iyi de ben bunu babaanneme nasıl aksedecektim? Onun da yanımda kalmasını isterdim ama Alex denilen adam beni pekte yalnız bırakacağını düşünmüyorum ve bu sürekli yapılan ziyaretler babaannemi şüphelendirebilir. Bu sorunu eve dönüş yolunda aldığım karar gibi almak zorundayım. Bir yurtta kalacağımı ve eğer burada kalırsam eğitimime çok faydası olacağını söyleyebilirdim ki eğitim demem onu tatmin etmeye yeterdi ama elbette onu öyle yalnız bırakmayacaktım. Güvenilir bir hizmetçi bulup babaannemle ilgilenir ve her akşam bana haber verirdi. Bu hizmetçi işini kabul ettiğim teklife karşılık fazlasıyla aldığım para ile sağlayacaktım. Şimdilik ilk soru işaretini kafamdan bertaraf ettiğimi göz önüne alırsak artık uyuyabilirim. Yorganımın altına girdim ve yanı başımda duran abajuru kapattım.
Şu an okuldayım ve Alya'nın gelmesini bekliyorum. Ona bir teklifte bulunacaktım ve umarım kabul eder. Sabah babaanneme akşam düşündüğüm gibi yurt mevzusunu anlattım ve eğitimim için gayet güzel bir fırsat olduğunu dile getirdim. Babaannem her ne kadar benden uzak kalacağı için üzülse de eğitimim adına faydalı bir adım attığım için çok sevindi. Canım babaannem benim, ama bunu yapmak zorundayım. Okul çıkışı eve uğrayıp eşyalarımı toparlayacağım tabi önce eğer Alya eğer teklifimi kabul ederse onlara uğramam gerekebilir. Okul kapısının girişinde Alya görüş alanıma girdi. Bu heyecanlanmama neden olurken hızlı adımlarla ona doğru hareket ettim. Alya ''Günaydın canısı, bu ne telaş, ne oldu?'' diye birbirimize sarılırken aynı zamanda konuştu. ''Günaydın Alya. Sana bir şey söylemek istiyorum.'' dediğim de Alya hemen ''Söyle canım, dinliyorum.'' dedi. Derin bir nefes aldım ve nereden başlamam gerektiğini düşünmeden anlatmaya başladım. ''Bak şimdi biliyorum belki bulunacağım yani isteyeceğim şey biraz hayali ama neden olmasın?'' dedikten sonra Alya'nın ifadesini ölçmek için sustum, Alya merakla gözlerimin içine bakarken devam etmem için başını yavaşça aşağı eğip kaldırdı, söylediklerimi sindiriyormuşa benziyordu. Bende devam ettim konuşmaya ''Alex'in söylediklerini duydun benim için aldıkları villada yaşamamı istiyorlar ve ben bu villaya babaannemi götüremem biliyorsun sürekli rahatsız ederler beni ve daha bir sürü ıvır zıvır. İşte ben koskoca villa da tek başıma kalacağım ya ben bunu istemiyorum. Diyorum ki sende benle birlikte gelsen, benle kalsan. Beraber yaşamaya başlasak hem biliyorsun senin desteğine ihtiyacım ciddi anlam da var. Ha? Ne dersin?'' deyip konuşmamı sonlandırdım. Alya sevinçle cırlamaya başladı ''Bu müthiş bir şey iki iyi ve yakın arkadaş aynı evde hayatlarını sürdürmesi. Süper bu Mira elbette'' dedikten sonra lafını devam ettiremedi ve bir anda yüzü düşünce 'ne oldu' dercesine bir bakış attım. Alya anlamış olacak ki konuşmaya başladı. ''Ama annem ya karşı çıkarsa hem ona nasıl anlatacağız bunları? Acaba ne der ki?'' dedi sesinde ki üzgünlük tonuyla. Biraz moralim düşse de bu sefer ben cırladım ''Sen onu boş ver kabul et, beraber çıkışta annene gideriz beraber konuşuruz.'' dedim ve birbirimizin koluna girerek sınıfa doğru ilerledik.
Okulun daha üçüncü günün de olduğumuzdan dolayı hala tüm dersler boş geçiyordu ve bu boş saatler aramızda ettiğimiz sohbetler ile okulun çabucak bitmesini sağladı. Şu an Alya ile onu evine doğru gidiyoruz. Giderken Alya'yı düşünüyordum. Alya annesi ile kalıyordu ve babası ise annesini aldattıktan sonra annesinden boşanmış ve hangi aklına girmeyi beceren kadınsa onunla evlenmişti ve Alya ile annesini yalnız bırakmıştı. Bazen düşünüyorum da ailem yaşasaydı da babam başka bir kadınla birlikte olsaydı kaldırılması gerçekten güç bir yük omuzlarıma otururdu ve belki de o an babamın yaşamamasını isterdim ama biliyorum ki babam annemi üzmezdi onların ki aşk evliliğiymiş babaannem öyle anlatıyor. Bunları düşünürken Alyaların evine varmıştık. Alya bana tereddütlü bir bakış atıp zili çaldı ve zilin o tok sesi kulağımızı doldurdu. Alya'nın annesi yani Ayfer teyze kapıyı açtı ve güleç bir yüzle ''Hoş geldiniz kızlar, buyurun geçin içeri'' dedi ve kapıyı geçebilmemiz için biraz daha araladı. Salona geçip oturduk ve Ayfer teyze ile günlük muhabbet amaçlı yapılan hal hatır sormadan sonra ''Ayfer teyze aslında benim buraya gelmem senden bir rica da bulunmak.''deyip söze başladım. Ayfer teyze ''Söyle kızım, dinliyorum.'' deyince bir an heyecanlandım ve nereden başlamam gerektiğini bilemedim ama şu an heyecanı bir kenara bırakmam gerekiyordu ve öyle de yaptım. ''Biliyorsun ki şu an Alya ile lise üçe gidiyoruz ve seneye üniversite sınavlarına gireceğiz. Ve biz eğitimimiz için bir yurtta kalmayı planladık ve senden izin istiyoruz. Ben bu gün eve gideceğim ve eşyalarımı toparlayıp oradan yurda geçeceğim ama yalnız kalmak istemiyorum hem ikimiz daha iyi ders çalışma ortamı sağlayabiliriz. Asıl konum ise izin verirsen bugün benle birlikte Alya da yurtta kalmaya gelebilir mi?'' dedim ve konuşmamı sonlandırdım. Ayfer teyzenin yüzün de bir an endişe duygularını görür oldum ama moralimi bozmayarak bakışlarımı Ayfer teyze de tuttum. ''Kızım istediğiniz şey sizin için çok güzel ve hevesiniz kırmak istemiyorum şimdilik kabul ediyorum çünkü Alya'ma da sana da kendi kızım gibi güveniyorum ama eğer dersleriniz de bir düşüş fark eder isem bu yurt işinin bittiğini kendiniz anlayın.''dedi.
Ayfer teyzenin konuşmasıyla salonu Alya ve benim sevinç nidalarım doldurdu. Ve Ayfer teyzeyi Alya ile birlikte sulu sulu öpücük bırakıp aynı anda ''Teşekkürler'' diye bağırdık ''-ler'' ekini uzatarak. Ben Alya'nın annesine detayları anlatırken Alya bavulunu hazırladı ve evden ayrılıp bana gittik. Eşyalarımı toparladıktan sonra hiç iç açıcı bir veda olmasa da kendisinin kollarından zorla çıktım ve ağlamamaya çalışarak evden ayrıldım. Yarın hizmetçi işi ile uğraşacağımı da aklıma not ettim.
Şimdi bana alınan villadayız. Hayranlıkla etrafı inceliyoruz. Alex'in evi ile yarışacak derce de güzeldi. Genele açık renkler hakimdi ve dekor edilmişti. Ve biz bu evde Alya ile birlikte bu yolda beraber ilerleyeceğiz. Düşüncelerimi Alya'nın ''Burası müthiş Mira, baksana, biz şimdi iki yakın dost burada beraber yaşayacağız.'' dedi. Ona karşılık ben ise ''Beraber ve bizi zorlukla bekleyen günlerle devam edeceğiz.''dedim düşünceli düşünceli. Alya ''Merak etme bizi hiçbir zorluk yıkamayacak, güven bana.'' dedi. Alya'nın sözlerine karşılık tebessüm ettim ve içimden 'Umarım zorlanmayız' dedim.
***********************************
Yaz tatiline girmenin rahatlığıyla yazmaya devam edeceğim ve elimden geldiğince daha daha uzun yazmaya çalışacağım ve bundan sonra olaylar yavaş yavaş meydana gelmeye başlayacak. Umarım beğenerek okuyanlar vardır ve eğer varsa onlara minnetlerimi sunuyorum ve daha iyisini yapmaya çalışacağım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FARKLI DÜNYA
Teen FictionFarklı inanışlar, Farklı düşünceler, Farklı temeller, Hayatı istediğimiz kişiyle yaşamamıza engel midir? Beraber vakit geçirmek istediklerimizden çalar mı bizi? Peki ya buna karşı gelirsek? Ben Mira. 17 yaşındayım ve babannemle birlikte yaşıy...