Bir süre duvara bakıp kendimi toparlamaya çalıştım fakat içerden luffynin adımı haykırarak bağırmasıyla bunu yapmam pek mümkün değildi. İçeriye gidip boş olan herhangi bir koltuğa oturdum ve luffye döndüm
S: ne oldu luffy?
L: acıktımmm
S: tamam birazdan hazırlarım bir şeyler
İç çektim ve çaktırmamaya çalışarak zoroya baktım. Sakin görünüyordu az önceki durumu umursuyor gibi görünmüyordu bunu kafasına takan tek ben olduğumu fark ettiğimde biraz utanmıştım. Yerimden kalkıp mutfağa doğru yürüdüm zoro yine arkamdan geliyordu, mutafağın kapısında bir hışımla zoroya döndüm
S: yine ne var
Z: sadece su içeceğim
S: sen git otur ben sana getiririm
Z: niye ben kendim alamıyorum
S: getireceğim dedim ya uzatma işte
Zoro üzerime doğru yürüyüp beni duvara doğru hafifçe ittirdi ve bana baktı.
Z: birden niye bu kadar gerildin anlamıyorum, daha az önce gülüp eğleniyorduk
Zoronun dediklerine cevap veremiyordum, kafam allak bullaktı zoronun yüzü bana o kadsr yakındı ki nasıl cevap verebilirim diye düşünemiyordum. Yüzümün kızaracağından korktuğumdan zoroyu ittirip büyük adımlarla mutfağa girdim. Dolaptan önceden hazırladığım yemekleri çıkarıp tabağa koyarken zoroyu cevapladım
S: bir şey olduğu yok takma bu kadar
Z: siktir, seni cidden anlayamıyorum
Çekmeceden çatal çıkarıp luffy için hazırladığım tabağın yanına koydum ve zoronun yanından geçip salona doğru ilerlerken söylendim
S: suyunu da al gel. Hızlı ol.
Salona, luffynin yanına gidip hazırladığım tabağı uzattım. Anında uzattığım tabağı alıp yemeye başladı. Luffy yemeği yerken aynı zamanda bana teşekkür ediyor ve "leziz" diye bağırıyordu.
S: luffy, ağzın doluyken konuşma!
L: tomom tomom
S: hala konuşuyorsun, sussana!!
Çok geçmeden luffy yemeğini bitirmişti fakat zoro hala yanımıza gelmemişti. Oturduğum yerden kalkıp, zoroyu kontrol etmek için salondan çıktım ve etrafa bakınmaya başladım. Fakat zoro ne mutfaktaydı ne lavaboda ne de luffynin odasında geriye bir tek benim odam kalıyordu. İçimdeki garip bir korkuyla odama gittim ve kapıyı açtım, zoro benim yatağımda uyuya kalmıştı. Odaya girip ardımdan kapıyı kapattım ve zoronun baş ucuna geçtim. Saçları yumuşak gözüküyordu, yüz hatları keskindi fakat sevimliydi. Kendime hakim olamayıp elimi saçlarının arasına götürdüm ve yavaşça parmaklarımı aralarında dolaştırdım. Fakat beklemediğim bir anda zoro elimi turup bana baktı.Burda kestiğim için gerçekten özür dilerim telefonum yarın tamire gidecek bu yüzden kısa kesmek zorunda kaldım gerçekten çok özür dilerim en kısa zamanda yine görüşmek üzere
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zosan
RomanceCanim sikildigi her gece bolum atarim (noktalama isareti kullanirsam yanlislarimi gormezlikten gelin)