Blue & Black (Regulus Black)

Dönüş

Quidditch maçları, dersler, Çapulcu şakaları derken yıl bitmişti. Ruby için yıl yine cidden güzel geçmişti.  Zaten Hogwarst'taydı. Nasıl kötü geçebilirdi ki? Son gün o yılki tüm anıları aklından geçip duruyordu.
o sırada Alice, Pandora ve Julia ile yer aradıklarını fark edince gerçek dünyaya döndü.

bir süre aradılar

aradılar

ve aradılar....

Ama yok!

boş yer yok!

Sonunda boş yer bulamayacaklarına emin olunca Pandora kızlara döndü.

"Boş yer bulamayacağız gibi duruyor. Bizimkilerin yanına geçsek olmaz mı?

Julia bir kompartımanı (doğru yazmış mıyım?)  Gösterip "bakın, oradalar. Dedi. Gidelim mi?"

Ruby kafa sallamıştı. Alice se sakince (kesinlikle içinden sevinç çığlıkları atarak) tamam demişti. Ruby onun zaten  içten içe Frank ile oturmak istediğini biliyordu ve Alice asla söylemese de Julia ve Pandora'nın da bildiğinin farkındaydı.

Ruby Alice'e bu konuyu neredeyse Bin kere açmış, aralarında ne olduğunu sormuştu. Alice sürekli Bir şey olmadığını söylemiş, Ruby Julia ve Pandora inanamaz gibi bakınca da Bu konuyu açmamalarını söylemişti. Kızlar da üzerine gitmemişti. (Sürekli yaptıkları imalar hariç tabi)Ama Ruby içten içe emindi. Özellikle de Alice ağacın altında yaptıkları konuşmayı anlattıktan sonra. Alice ne kadar daha kendisi emin olmasa da onu sadece arkadaş olarak görmüyordu.

"O zaman gidiyoruz"

Ruby Alice'in sesini duyması ile bu konuyu sonra düşünmeye karar vermişti.

"Hey! Ruby! Alice!"

Ruby arkasına baktığında konuşanın Frank olduğunu görmüştü. Yanında da Mike vardı. Ruby koşarak Mike'a sarıldı.

"Merhaba Mikey" dedi. Mike göz devirde de bir yandan da gülüyordu. Ruby isminden dolayı dolum gününde Mike'a Mickey Mouse kostümü almıştı  O zamandan beri de adı Mikey olarak klmıştı.

"Merhaba Kızıl taş. Siz boş yer bulabildiniz mi? Biz hala bulamadık da"

"Ah hayır. bizde sizin yanınıza geçicektik" Ruby etrafına bakınırkn Lucas'jn boş bir kompartımandan onlara seslendiğini duydu. Ve Altısı birden Lucas'ın yanına doğru ilerlediler. Julia içeri kafasın uzattı ve

"Merhaba Lucas, Merhaba Dylan. Bizde gelebilir miyiz?"

"Elbette"

Pandora çocuğun karşısına geçmişti. Julia da yanına. Mike ve Ruby Pandora'nın yanına geçince Frank de Julia nın yanına geçince Alice de Frank'in yanına geçmek zorunda kalmıştı. Herkes oturunca Ruby Lucas'ı incelemeye başladı. Çok fazla konuşmuşlukları yoktu çünkü.  Çocuğun siyah orta boy saçları, köyü mavi gözleri vardı.

"Merhaba" dedi " Bilmeyenler için Bu Dylan, en yakın arkadaşım." Dylan'ın kıvırcık kumral daçları ve ela gözleri vardı. Yakışıklıydı, ama sevimliliği öne çıkıyordu.

"Tanıştığımıza çok sevindim" Dedi herkese. Diğerleri de gülümseyerek karşılık verdi.

Bir süre sonra  herkes gelişte olduğu gibi kendi aralarında konuşmaya başlamıştı. Ruby Mike'ın dizine uzanmıştı. Mike ise bir yandan Rubynin saçları ile oynayıp, bir yandan bir şeyler anlatıyordu. Lucas ve Dylan Julia ve Pandora'ya muggle oyunları anlatıyordu. Frank ve Alice ise konuşuyordu. Gerçi daha çok Frank konuşuyordu. Alice daha çok kızarıyordu. Buna rağmen Alice halinden memnundu.