Kayıt bitince tüm takım birbirlerine bakmışlardı görevden yeni dönen Sam kime destek olacağını çözememişti bu yüzden Bucky'nin mutluluğuna ortak olma kararı almıştı.
"Her şey yalan mıydı?"
Natasha sessizce konuşunca Steve bakışlarını ona çevirdi.
"Bizi yalanlarla bir araya getirmiş olabilir ama biz bir takımız, aile olmaya başlamış bir takımız."
Steve konuşunca Bucky güldü.
"Onu savunuyor gibi konuşuyorsun."
"Onu savunmuyorum."
Steve tekrar konuşunca Tony yaslandığı masadan ayrıldı ve konuşmaya başladı.
"Ölümü hak etmiş."
"Böyle yapamazsın!"
Natasha bağırınca Tony baygın bakışlarla ona baktı.
"Bağırma kızıl, yaptıklarından bahsetmiyoruz ama. Bizi yalan söyleyerek bir araya getirdi, işkenceden kurtulmuş iki kişiyi ihbar edip daha kötü işkence çekmelerine sebep olmuş ve şu an onlardan biri hiçbir şey hatırlamadığı için hepimiz yaralıyız. Peter, Wanda ve Pietro'nun yanımıza gelememelerinden bahsetmiyorum bile."
Tony uzun yıllık nefretini kustuktan sonra küçük evden çıktı ve bahçede dolaşmaya başladı. Clint yanındaki Natasha'ya destek olmak için onun koluna girmişti. Natasha kafasını kaldırdı ve Bucky'e bakarak nefretle konuşmaya başladı.
"O sevgilini elime geçirdiğimde öldüreceğim."
Bucky sinirle ayağa kalktığında Sam her an bir şey olmasına karşın Bucky'nin yanında olmuştu.
"Bunu denemeye kalkarsan herkesin korktuğu ajanlarla karşılaşırsın."
Bucky dişlerini sıkarak konuşunca Natasha alayla güldü.
"Bir kaç kelimeyle her şeyiniz alt üst oluyordu, değil mi?"
Natasha konuşunca T'challa ayağa kalktı.
"Bu Bucky'de işe yaramaz Mss. Romanoff, eğer Daisy'de uygulamaya çalışırsanız da işler pek istediğiniz gibi gitmez."
"O Nick'i öldürdü. "
Bucky sinirle Natasha'nın arkasında durduğu masaya doğru ilerledi ve ellerini sertçe masaya koyduğunda masanın üzerindeki süsler yerlerinden kaymıştı, sinirle dişlerini sıkarak konuşmaya devam etti.
"Onun göreviydi."
Natasha'nın gözlerinin içine baktıktan sonra alayla konuştu.
"Siz böyle demiyor muydunuz?"
Daisy maskesini çıkarıp kenara koydu, Maria üzgün bir şekilde yerdeki kamerasına bakıyordu.
"Cesedi ne yapacağız?"
Maria hala kamerasına bakarken konuşunca Daisy ona doğru döndü ve konuşmaya başladı.
"Yakalım gitsin."
"Evde yanar ama."
"Kimin umurunda?"
Daisy konuştuktan sonra cebinden çıkardığı çakmağı yakıp cesedin üzerine attı, Maria'yla birlikte evin arka kapısından çıktılar ve onları kapının önünde bekleyen arabaya bindiler.
"İstediğiniz oldu mu?"
Daisy koltuğa iyice yayılırken bakışlarını konuşan kadına çevirdi, onun uzattığı bardağı eline aldı ve bardağı elinde çevirdi.
"Karşılığında ne istiyorsun?"
Kadın güldü ve elindeki tableti ona doğru uzattı ve konuşmaya başladı.
"Buraya sızmanızı istiyorum, size yardımcı olabilecek kişiler var burada."
Daisy tableti elinden alırken kadına ters bir bakış attı ve resimlere baktı, gördüğü kişilerle kaşlarını çatıp konuşmaya başladı.
"Bu askerler sizin kolayca kontrol edebileceğiniz askerlerden değil."
"Sen kontrol kısmını bize bırak, sadece içeriye sızabilir misin onu söyle?"
Daisy tableti Maria'ya uzattı, kız tableti alınca Daisy elindeki bardağı dikledikten sonra konuşmaya başladı.
"Bunu sorman saçmalık, kontrol konusuna gelirsekte onu siz kontrol edemezsiniz."
"Daisy, sen sadece üzerine düşen kısmı yerine getir."
"Onları bir tek ben kontrol edebilirim."
Daisy konuşunca kadının dikkatini çekmiş olmalı ki gülümsedi ve dikkatle dinlediğini belirtircesine kafasını salladı.
"Sadece ben ve James Barnes kontrol edebiliriz, onlar bizim korumamız olarak yaratıldılar."
"Karşılığında biz ne alacağız?"
Kadın bakışlarını konuşan Maria'ya çevirdi ve konuşmaya başladı.
"İstediğiniz her şeyi."
Maria alayla gülünce kadın kendisine inanmadığını anlamıştı ve açıklama yapmaya başladı.
"O askerler senin komutanda bir gün içerisinde bir ülkeyi yok edebilir, bunun sayesinde istediğiniz her şeye sahip olabilirsiniz Maria."
Maria tatmin olmuş bir şekilde gülümseyince kadın bakışlarını Daisy'e çevirdi ve konuşmasına devam etti.
"Ve Daisy, senin için bu işten önce James Barnes'la bir görüşme ayarlayabilirim."
Daisy kısa bir an düşündü, Bucky'le bir daha karşı karşıya gelmek istemiyordu bu yüzden kendisiyle birlikte gelmesi için ona teklifte bulunabilirdi.
"Olur."
Kadın teklifinin kabul edilmesine gülümsedi, Maria'nın uzattığı tableti eline alırken aklına bir şey gelmiş gibi Daisy'e döndü.
"Daisy, eğer istersen."
Daisy bardağını kenara bırakırken bakışlarını tekrar kadına çevirince kadın konuşmaya başladı.
"İstersen hafızanı sana geri verebilirim."
Kadın konuşunca Daisy hızla ayağa kalktı, aralarındaki yarım adımlık mesafeyi kapattı ve demir eliyle kadının boğazından tuttu, kadın bakışlarını karşısında oturan Maria'ya çevirse de kızın yardım etmek gibi bir düşüncesi yoktu. Daisy elini sıkmaya başladığında kadın nefessiz kalmıştı, Daisy yüzünü ona doğru yaklaştırdı ve dişlerinin arasından sinirle konuştu.
"Bir daha bu konudan bahsedersen seni öldürürüm."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mrs. Winter Soldier
Научная фантастика"Bucky..." "Sakın Steve, aklından bile geçirme." Bucky konuştuktan sonra kadını kucağına alıp merdivenleri çıktılar, helikopter yaklaştığında Sam eğilip önce Daisy'i aldı. Bucky'de helikoptere çıktığında yükselmişlerdi. Daisy sinirle derin nefesle...
