Mrs. Winter Soldier

14

Daisy karanlık koridorlarda ilerlerken kulaklığında Maria'nın sesini duymuştu.

"Karanlık içimi daralttı."

Daisy ona cevap vermedi ve ilerlemeye başladı, birinin olduğunu hissedince belindeki silahı eline aldı ve yavaşça ilerlemeye devam etti. Sola dönecekken karşısına çıkan kişi eline tekme atmaya çalışsada demir koluyla engellemişti. Karşısına çıkan kişinin silahını rahatlıkla yere atarken boğazından tutup duvara yapıştırdı. Gördüğü kişiyle elini biraz daha sıktı ve gülerek konuşmaya başladı.

"Bende bu işin çok sıkıcı olmaya başladığını düşünecektim."

Karnına yediği tekmeyle bir adım geriye sendelerken kız yerden aldığı silahı hızla Daisy'e doğru uzattı, Daisy alayla gülerken kız konuşmaya başladı.

"Sen Nick'i öldürdün, bende seni öldüreceğim."

Daisy karşısındaki kızıl kadının dediğine göz devirdi.

"James onu yaralamıştı, bende işini bitirdim."
"Şimdide seni ben yaralayıp işini bitireceğim."

Natasha konuşunca Daisy onun sinirinin vermiş olduğu boşluğundan yararlanarak elindeki silaha vurdu, silah elinden düşerken hızla Natasha'nın karnına tekme attı, Natasha geriye savrulurken belindeki silahı aldı ve Natasha'nın bir kere bacağına bir kerede karnına ateş etti.

"Sizden güçlü olduğumu unutmayın."

Daisy konuştuktan sonra Natasha onun üzerine doğru atladı, belinden çıkardığı ipi Daisy'nin boğazına dolarken elekroçipi koluna yapıştırmıştı. Daisy boğazındaki ipi görmezden gelerek sol eliyle demir koluna yapışmış çipi çıkardıktan sonra kulaklıkta arkadaşının sesini duydu.

"Wanda'nın güçlü bir düşman olduğunu sanıyordum, şu an karşımda yerde yatıyor."

Daisy kulağında yankılanan Maria'nın dediğine güldü ve demir eliyle boğazındaki ipi tutup çekti, diğer koluylada bacaklarını kendine sarmış olan Natasha'yı tuttu ve tüm gücüyle fırlattı. Natasha bacağının ve karnının vermiş olduğu acıyla yerden kalkamazken Daisy az önce beline yerleştirdiği silahı eline aldı, namlusunu Natasha'ya doğru uzattı ve kulaklığa doğru konuştu.

"Bende Natasha Romanoff'un güçlü bir ajan olduğunu sanıyordum."
"Natasha'ya dokunmayı aklından bile geçirme."

Daisy kulaklığında Clint'in sesini duyunca güldü.

"Şansını kaybettin Barton."

Ayağa kalkan Natasha'ya baktı ve sakince konuşmaya başladı.

"Sen sıradan bir ajansın Natasha, serumlu birine karşı şansın olacağını düşünmen saçmaydı. Nick ise korkağın tekiydi ve korkak bir şekilde öldü."
"Onun adını ağzına alma."
"Bu iş çok uzadı."

Natasha'nın kalbine iki el ateş ettikten sonra onun yere yığılmasını umursamadan yanından geçip gitti, kulaklığa doğru mutlulukla konuşmaya başladı.

"Natasha Romanoff 'u denklemden çıkarın."

Konuştuktan sonra boş koridorlarda hızla ilerlemeye başladı, karşısına kimse çıkmazken büyük laboratuvara girmişti, ışıkları açtığı sırada içeriye Steve ve Bucky girmişti, bir diğer kapıdanda Maria girmişti.

"İkiye iki diyorsunuz yani?"

Maria heyecanla konuşunca Daisy bakışlarını ona bakan Bucky'e çevirdi, ikiside maskesini çıkarıp kenara koyduklarında birbirlerine doğru ilerlemeye başladılar. İkiside demir koluyla yumruk atarken birbirlerine çarpmışlardı, demirin demire çarpma sesi yankılanırken Daisy karşısındaki Bucky'den önce davranıp onun yüzüne yumruk atmıştı. Onlar için ölüm gibiydi ama kimse ölmemişti.

"Sana yapman gereken şeyi söylemiştim James."

"Bende söylemiştim Daisy, ama beni dinlemedin."

"Benimle gelirsen bunlara gerek kalmaz."

Daisy kendini ondan uzaklaştırarak konuşunca Bucky kızın gözlerinin içine baktı, kapıların birinden içeriye giren Sam hızla Daisy'e doğru ateş edince kız kolunu kendine siper etti, kurşunların çoğu kızın koluna çarpıp yere düşerken iki tanesi karnına isabet etmişti. Bucky kızın vurulduğunu görünce Sam'e durması için bağırmıştı, Daisy bir anlık karnını tuttu ve yavaşça kafasını kaldırıp Bucky'e baktı. Daisy önüne düşen saçlarının arasından mavi gözleriyle Bucky'e baktı, kızın bu hali Bucky'e bir anlık Winter Soldier dönemlerini hatırlatmıştı. Bucky hızla onun üzerine doğru hamle yaptı, kız bu hamleyi beklemediği için yere düşüp yuvarlanmışlardı, Bucky hızla kızın üzerinde duracağı sırada Daisy onu üzerinden itince bir tur daha döndüler ve Daisy hızla Bucky'nin üzerine oturup demir koluyla boğazını tutmuştu. Bucky'de yuvarlanırlarken belinden aldığı silahı Daisy'nin alnına dayamıştı, Daisy onun gözlerinin içine bakıp konuşmaya başladı. 

"Başladığımız yere geri döndük James." 

Bucky derin nefesler alarak kızın gözlerinin içine bakmaya başladı, kızın karnındaki yaradan akan kanlar Bucky'nin göğsüne akıyordu oradan da normal eline geliyordu. 

"Yaralısın Daisy."

Daisy elini hafif bir şekilde sıkılaştırdı ve konuşmaya başladı.

"Senin yaptıkların kadar acıtmıyor James."

"Her şeyi hatırlamıyorsun Daisy, hatırladığın kadarıyla bana böyle davranamazsın."

Daisy sertçe yutkunurken Bucky onun bir şeyler hatırladığını düşündü ama yanılmıştı, Daisy boğazındaki elini sıkarken Bucky'nin gözlerinden bir kaç damla yaş yanaklarına süzülmüştü. Derin nefes aldı ve Daisy'nin alnına dayadığı silahı kendine çevirip namluyu kendi alnına bastırdı. 

"Sorun değil Daisy." 

Gözlerinden yaşlar dökülürken titrek bir nefes aldı, yaşlar akmaya devam ederken Daisy silahı tuttu ve bastırdı, Bucky onun bu hamlesine karşılık konuşmaya devam etti. 

"Yolun sonuna kadar seninleyim."