4

346 45 26
                                    

Seungmin elinde bir çantayla gelmişti.

Seungmin: "paralar burda."

Seungmin içeriye girdi ve çantayı sedyeye katarak açtı.

Changbin: "ne kadar var burda?"

Seungmin: "7.559.267.813 won var."
(147 milyon Tl)

Felix depoya geldi.

Felix: "Bu gün Jisung gelemeyecek."

Seungmin çantayı alıp kapatır. Changbin ise Jeongin'i yeniden bağlar.

Changbin: "Seungmin o parayı 7 kişiye eşit olarak ayır."

Seungmin bir köşeye oturdu ve sırtını duvara yaslandı. Bacaklarının üstünde çantayı açıp paraları saymaya başladı.

Hyunjin de içeri geldi.

Changbin: "sonunda geldin Hyunjin."

Hyunjin: "küçük bir işim çıktı da."

Hyunjin cebinden içi dolu bir deney şişesi çıkarır.

Changbin: "vayy, yeni bir deney ha?"

Hyunjin şişeyi Changbin'e verdi ve Changbin direkt Jeongin'in yanına gitti.

Changbin: "hazır mısın?"

Jeongin: "h-hayır, yapmayın lütfen..."

Changbin: "Hyunjin ağzını bantla şunun."

Hyunjin 3 kez koli bantıyla yapıştırdı.
Jeongin çırpınıyor.

Changbin Joengin'in karnını açar.

Changbin: "acaba organlarına zarar gelir mi?"

Changbin Jeongin'in karnını kapatarak diğer bacağını açar.

Jeongin: mmm!!

Changbin içi dolu deney şişesini Joengin'in bacağına yaklaştırdı. Ve Jeongin'in canının acıması için yavaş yavaş döktü. Changbin herkese böyle yapardı. İki türlü de severdi can acıtmayı.

Jeongin ağlıyor. Bağırmaya, haykırmaya çalışıyordu. Bacağına yanıcı bilinmedik bir madde dökülüyordu.

Changbin yarısını döktü. Daha sonra Hyunjin'e verdi.

Changbin: Hyunjin, aynı şekilde Seungmin'in gittiği yere git.

Hyunjin "tamam" diyerek depodan çıktı.

Seungmin paraları ayırmış, Changbin'e söylemişti.

Changbin hemen Seungmin'in yanına gitti, daha doğrusu paraların yanına.

Changbin hemen kendi payını eline aldı.

Changbin: "ben hemen gelirim."

Changbin depodan çıktı.

Minho: "pff canım sıkılıyorr.."

Felix: "benim de."

Seungmin: "hmm... Aklıma hiçbir şey gelmiyor."

Felix: "Hyunjin ile Changbin'i bekleyelim."

Minho: "Changbin gittiyse hiç gelmez."

Seungmin: "bence eve gidelim."

Felix: "kim kalacak?"

Seungmin: "Minho, sen kal olur mu?"

Minho: "pff, peki."

Felix: "Minho, öldürme çocuğu."

Minho: "tamam, tamam"

Felix ile Seungmin'de depodan ayrıldı.

Minho Jeongin'in yanına gitti.

Minho: "sadece sen ve ben kaldık. Korkuyor musun? Korkma zaten ölünce cennette olacaksın."

Minho depodan çıktı.

...

Bir süre sonra geldi, elinde zincirden bir köpek tasması vardı.

Jeongin'e yaklaştı ve boynunu taktı, Jeongin'in ağzında ki bantları çıkardı.

Daha sonra çözmeye başladı.

Minho: "biraz gezelim canım sıkılıyor."

Konuşurken Jeongin'i çözdü ve yere itti.

Jeongin: "b-ben yürüyemem."

Minho: "emekle o zaman."

Minho önden gitmeye başladı.

Jeongin boynundan tasmayla çekiliyordu.

Jeongin: "a-aah, bekle..."

Minho: "hızlı ol!"

Akşam üstü olmuştu. Jeongin topallayarak emekliyordu. Ama Minho hızlı gidiyordu. Yine de çekiliyordu boynundan...






______________________________________

Burda bitiyorr
Bu arada bu ikinci ficim ve okunmasına şaşırıyorum gerçekten güzel bir fic mi?

Hediye:


DeneyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin