BÖLÜM 22. "HAYKIRIŞ.."

4.4K 198 38
                                    

Keyifli okumalar...

Şarkı ; Göksel - Kurşuni Renkler

☆▪︎☆▪︎☆

Hayat bize öğrettiği en acı şeydi sevmek gözlerini yumarak araladı. Elinde yastık ve batanyesi ile ilerleyen kocasına baktı. Yine her daim olduğu gibi aynısını yapıyordu. Yutkundu suçu neydi? Çok mu sevmek! Yıllarca onu beklemek! Oğluna hem anne hem baba mı? Olmak... gözlerini tekrar kapatınca iki damla yaş süzüldü.. Hızla yanaklarındaki yaşı sildi.

"Orda mı uyuyacaksın?" Sesi yüreğinde olan duygu yükünden kısık çıkmıştı. "Evet!" Kısa ve net bir cevap gözlerinden yaşlar süzülürken güldü. Garip bir psikoloji duygularının ardına gizlenmişti. Derin bir nefes alarak sakin olmak için bir kez daha duygularını ardına savurdu.

Ama olmuyordu bu sefer olmuyordu. Yapamıyordu insan her daim kabul edemezdi. "Suçum ne?" Bakışları kocasından çekmeden bakmaya devam etti. Kocası serdiği batanyenin üzerine oturdu. "Yine başlama istersen!" Sesindeki bıkkınlık duygusu hızlı nefesler aldırıp verdirdi. Olmuyordu artık çok sıkılmıştı bu durumdan...

"Neye başlamayayım?" Sesini kontrol edemeyecek yüksek çıkarmıştı. Kocası ile tekrar göz göze geldi. "Feride! Yeter bi rahat vermedin." Diyerek hızla ayağıya kalkarak odadan bir hışımla çıktı. Feride hanımın kalbi hızla atarken nefesi boğazına yetmiyordu. Dişlerini bir birine bastırarak hızla Adar ağanın peşi sıra odadan çıktı. Merdivenleri hızla indi salonda etrafında volta atan Adar ağa ile göz göze geldi.

"Feri-" Feride hanım hızla sözlerini yarıda kesti. "Ben mi sana rahat vermedim! Ben mi seni mutlu edemedim! Söylesene Adar ağa? Sen ne zaman burdaydın da ben seni üzdüm?" Yetmiyordu dudakları arasından bir bir düşen cümleler ona yetmiyordu. "Benim kızıma zarar verdin Feride! Sen yapmasaydın Liya şimdi benim yanımda ve mutlu olacaktı." Sert sesi Feride hanımın gözlerinin içine bakarak söyledi.

Koca bir kahkaha attı Feride hanım artık kendinde değildi. Karşısındaki adam onu ve oğlunu hiç umursamıyordu. Yıllarca böyle bir adamımı beklemişti? "Ya oğlun! Onu umursadın mı? Sordun mu bir gün nasılsın diye! Belki sorsaydın buralara gelmezdi!" Uzun uzun soluklar alırken nefesi yetmiyor gibiydi. Etrafına toplanan konak sakinlerinin bile farkında değillerdi. "Sen tek zorla evlendirilmedin Adar ağa! Ben mi istedim seni! Berdel'le bende zorla evlendirildim. Sen neden bana bu hayatı reva gördün.." Hak etmediği hayatın çilesi omuzlarında ağır bir yük oluvermişti.

Cümleleri sanki ardı ardına tekmeler atarak ulaşıyordu Adar ağaya. Yüzü gülerken gözlerinden yaşlar süzülüyordu yine onu anlamıyordu.
Söyleyecek bir sözü yokmuş gibi sessizleşti tekrar.

"Baba?" Liya'nın sesiyle her ikisinin de bakışları aynı anda oraya dönmüştü. Konak sakinlerinin şimdi farkına varmıştı her ikisi de şaşkınlıkla onlara bakıyorlardı. "İyi misin? Ne oluyo-" Feride hanım sinirli bir şekilde araya girdi. "Niye geldin ki buraya ne güzel mutluydum ailemle yada en azından mutlu olmaya çalışıyordum!" Adımları tekledi Liya'ya doğru ilerliyordu. "Sen ve annen benim hayatımı mahvettiniz sizin yüzünüzden oldu." Kendine engel olmazken içinden geçen duygulu sözlerin ardında saklanmıştı.

"Sizin aldığınız nefesler benim boğazım da takılı kaldı!" Liya'nın yüzüne çarpan acı dolu haykırışlara donup kalmış öylece dinliyordu Feride hanımı biliyordu bu kadın hak etmemişti bunları!

İnsan bazen şunu farkediyordu. Her kötü doğuştan olmazdı... İnsanları sonradan kötü edecek olaylar yaşardı. Tabi bu bir sebep değildi. Fakat yine de de olan oluyor yaralar açılıyor ve olmadık duyguların ardında esir gibi kapana kısılıyordu. Çıkmak için çabaladıkça daha da beter batıyordu.  İyi yapacağı sıra daha beter boğuyordu ve bunu kaybettikten sonra fark ediyordu... İnsan.

KIZIL ŞEYTAN (BERDEL) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin