nur yüzlüm / minwon

4

Mingyu, kaplan çocuk gittiginden beridir yatıyordu. Ne ders ne de rüzgar onu içeri sokabilmişti. Bir anda yanındaki hareketlilikle yan tarafına döndü.

"Hocam?"

"Tuvaletin yerini unutmuşsun sanırım" Mingyu gergince gülümseyip hocasının yüzünü izledi.

"Benim dersimi asmazdın sen, ne oldu?" esmer çocuk, Soonyoung ile konuştuklarını hatırladı.

"Önemli değil hocam, aramızda ufak bir toplantı yaptıkta" Wonwoo gülerek Mingyu'ya döndü.

"Dersi astığınızı kabul ediyorsun yani"

"Ben örnek çocuğum hocam, kaplan gibi yalan söylemem" Wonwoo gülmeye devam ederken Mingyu'da güldü.

"Çıkışta işin var mı Mingyu?" Adı geçen hızlıca başını iki yana salladı.

"Güzel, yarın ki ders için kitapları kütüphaneden almamız gerek" Mingyu yine başını salladı.

Nur yüzlüsü gülümsedi ve doğrulup başını okşadı. "Yavru köpek gibisin Mingyu" dedi ve uzaklaştı.

Yavru köpeğimiz parlayan gözleriyle öğretmeninin sırtını izledi. Kendine geldiğinde liseli genç kızlar gibi çığlık attı.

Ayağa kalkıp kantine koşmaya başladı.

"LAN KAPLAN" diye bağırdı, herkesin ona bakmasını umursamadan. Soonyoung sinirle arkasını döndü.

"Ne var amına koyayım, bebeğime kek alıcam"

"Bırak keki, nur yüzlümle konuştum" kaplan çocuğun kolundan tutup sıradan çıkardı. "Anneni sikeyim Mingyu, ben kaç dakikadır bekliyorum biliyor musun?"

"Ben alırım yengemee" bir süre etrafına bakındı. "JUN GEL LAN" Jun adını duyduğu gibi hızlıca ikilinin yanına geldi. "Ne var lan, yine ne istiyosun?"

"Bize üç.." parmaklarıyla gösterdi. "tane vişneli browni" Jun gözlerini devirdi. "Hadi koçum yaparsın" sırtına vurup çocuğu gönderdi.

"Anlat çabuk"

"Bana yavru köpek dediii" Kaplan çocuk gözlerini devirdi. "Bende diyorum ne var?"

"Ama nur yüzlüm soyledii.. birde başımı okşadı"

"Gerçekten köpeksin Gyu"
-